22

372 55 5
                                    

Güzel bir mekanda Gemma ve Michal için toplanmışlardı. Resmi olarak artık evli ve aynı zamanda mühürlü bir çiftlerdi. İkisinin de gözleri mutlulukla parlıyordu. Öncelikle kısa bir yemek faslı yapmışlardı. Yakın arkadaşları, akrabaları ve aileleriyle mutluluklarını paylaşıyorlardı. Kısık sesli romantik bir müzik eşlik ediyordu ortamdaki sohbet seslerine.

Tatlılar masadaki yerlerini alırken Gemma konuşma yapmak üzere ayağa kalktı. Herkesin dikkatini çekmek için bıçağıyla kadehinin kenarına hafifçe vurdu. "Pardon, çok zamanınızı almayacağım. Aslında bu konuşmayı yapmak düşündüğüm kadar kolay değilmiş. Michal heyecandan konuşamayacağını söylerek üstüme yıktı resmen." deyince herkes güldü.

"Michal ile uzun zamandır birbirimizi tanıyoruz. Henüz çocuktuk tanıştığımızda ve birbirimizin hayatına güzellikler katan iki genç olduk. Güzel arkadaşlığımız zamanla aşka dönüştü. Ruh eşi olduğumuzu anladığımızda bir söz verdik. Birbirimiz için her zaman en iyisi olmaya çalışacağız, dedik. O günden sonra elbette iyi günlerimiz olduğu gibi kötü günlerimiz de oldu ama bir şekilde üstesinden geldik. Şimdi ise o kadar mutluyuz ki gerçekten yaşadığımız her şeye minnet duyuyoruz. Sizlere de bugün yanımızda olup, mutluluğumuza ortak olduğunuz için teşekkür ederiz." Alkışlar yükselirken gülümseyerek öne doğru eğilip küçük bir selam verdi.

Harry ablasının mutlu olduğunu gözlerinden bile anlıyordu. Onun artık evli bir kadın olduğunu bilmek tuhaf hissettirdiği gibi duygusal hissetmesine de neden oluyordu. Uzun zamandır ayrı evlerde yaşasalar da istediği her an dertleşebileceği tek kişiydi. Gözleri hafif ıslandığında yanında oturan Louis bunu fark ederek onun çene kemiğini öperek yanağını okşadı.

"İyi misin?" başını sallayarak onun alnını öptü.

"Sen yanımdayken kötü olmam mümkün değil." Louis gülümseyerek ona yaslandı. "Baban giderken seni de götürmek istemez değil mi?"

"Hayır, kalacağımı söyledim. Anlaşma yapıp geldim. Eğer beni erken çıkmaya zorlarsa hiç gelmeyeceğimi ve bunu sürekli hatırlatarak burnundan getireceğimi söyledim, ki bunu kesin yaparım."

"Asi omega mı oldun şimdi de?"

"Belki." dudağının kenarını öperek kollarını onun etrafına sardı. Louis piknik gününden sonra babasıyla uzun bir konuşma yapmıştı. Artık yetişkin biri olduğunu ve kendisini kısıtlamaktan vazgeçmesini istediğini açık bir şekilde belirtmişti. Babası ise içgüdüsel olarak onu korumak istediğini, bundan sonra dikkatli olacağını söylemişti konuşmalarının sonunda.

"Biraz sonra sadece gençler kalacak. Alkol kullanman sorun olur mu?"

"Sen içeceksen birimizin ayık kalması daha mantıklı olur gibi görünüyor."

"Neden fedakarlık yapan taraf sen olasın ki? Eğer içmek istiyorsan ben bir kadehle kafayı bulamayacağıma göre sorun olmaz. Hem sen benim sarhoş halimle nasıl uğraşmayı düşünüyorsun? Ama ben senin kafanın güzel olduğu haliyle ilgilenebilirim."

"Fedakarlık falan yapmıyorum Harry. Alkol pek umursadığım bir şey değil. Araba kullanacaksak birimizin daha ayık olması mantıklı olur."

"O zaman ben alkolü fazla kaçırırsam sen beni arabayla eve bırakırsın ve bende kalırsın."

"Seni eve bıraktıktan sonra babamı arayıp beni almasını istemek de bir seçenek."

"Ben pek hoşlanmadım bu seçenekten." diyerek burun kıvırdı. Louis buna gülerek onun yanağını öptü. "Bende mi kalacaksın?"

"Kör kütük sarhoş olayım deme sakın. Seni taşıyacak olan bana da biraz acı."

"Merak etme, hiç zorluk çıkarmam." deyip sırıtınca Louis ona gözlerini kısarak baktı.

Stubborn Omega | LarryHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin