-Flashback-
"Anne? Anne! Neden ağlıyorsun? Abim nerede?"
"Oğlum..."
Annemin kolları arasında hiçbir şeye anlam veremeyerek ona baktım.
"Ne oldu anne? Abim bana söz vermişti; beni arkadaşlarıyla futbol oynadığı sahaya götürecekti."
"Abin... Gitmiş."
"Ne demek gitmiş?"
"Gitmiş işte. Bırakmış bizi."
Gözlerim öfkeyle doldu. Dudaklarımı sımsıkı kenetledim birbirine. Ardından mırıldandım.
"Onu asla affetmeyeceğim. Asla."
-Şuan-
İkimiz yatağımda uzanarak lise yıllığıma bakmaya devam ediyorduk. Ben başımı onun göğsüne yaslamıştım. Oysa bir kolunu sırtımdan geçirmiş, yıllığı tutuyordu.
O sayfaları çevirirken çıkan öğrenciler hakkındaki her şeyi anlatıyordum. O da gülerek dinliyordu hepsini.
Sıradaki sayfayı çevirdi. Gördüğüm yüzle donakaldım.
Zorbaların başı, Cha Yeolsu.
Hiçbir şey söylemedim. Aklıma bana yaptıkları geliyordu. Yeniden ağlayasım geldi.
"Cha Yeolsu... Yüzü çok tanıdık geliyor." Dedi Christopher.
"Hmm." Diye mırıldandım.
Tek istediğim bir an önce sayfayı çevirmesiydi.
"Bu kim?" Dedi.
"Bana zorbalık yapan ekibin başı gibi bir şeydi. Zorbalığı o başlattı."
"Yani baş suçlu o."
Onaylarcasına başımı salladım.
Biraz daha düşündükten sonra hemen telefonunu aldı eline. Birini aradı ve konuştu.
"Sekreter Bae, şirkette Cha Yeolsu adında bir çalışan var mı?"
Durup dinledi. Yeolsu onun şirketinde çalışıyor olamazdı, değil mi?
"Kov onu."
"Ne yapıyorsun? Sakın." Diye fısıldadım.
"Neden?"
"Kişisel bir mesele için onu işinden kovmamalısın. Belki değişmiştir."
"Ya da durun, kovmayın. Yarın şirkette konuşacağız. Tamam mı?"
Gözlerini kısıp telefonu kapattı.
"Değişip değişmediğini öğrenmek için yarın beni görmek için şirkete gel. İlla ki onu da görürsün. Değiştiğini sanmıyorum ama, içine sinmesi için test edeceğiz. Tamam mı?"
"Tamam."
Daha sonra birden ona baktım.
"Bir şey konuşmamız gerek."
"Nedir?"
"Sözleşmenin 'temas yok' kuralını üç kez ihlal ettik."
"Ee?"
"Sorumluluk almamız gerekmiyor mu?"
"Şuan hala ihlal etmeye devam ediyoruz."
Boğazımı temizledim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAVALYEM OLUR MUSUN? | CHRISTOPHER BANG
ChickLitMinah, mezuniyet balosuna yalnız gitmemek için bir yabancıdan kavalyesi olmasını istedi. Ancak bu yabancının da karşılık olarak ondan tuhaf bir isteği vardı. Balo gününe kadar onun kız arkadaşı olmalıydı. Minah, başlarda bu işin ne kadar kolay olduğ...