KAVALYEM OLUR MUSUN? | CHRISTOPHER BANG

🌻

-Flashback-

"Senden hoşlanıyorum."

"Dalga geçme."

"Dalga geçmiyorum. Hiç olmadığım kadar ciddiyim."

Sessiz kaldım.

"Benimle çıkar mısın?"

"Hayır."

Şoka uğramıştı.

"Neden?"

"Bir zorba ile çıkmam."

"Değiştim ben. Konuştuk ya bunları?"

"Kalp değişmez Minwoo. Kalp değişmez."

-Şuan-

"Ağabeyimle aranızda ne var?"

"Neden bahsediyorsun?"

"Fark etmediğimi falan mı sanıyorsunuz? Cidden... Sinir bozucu."

Öfkeyle ona baktım.

"Beni ne ile suçladığının farkında mısın? Saçmalıyorsun. Öyle bir şey yok!"

"O zaman buraya neden beraber geldiniz?"

"Senin işin çıktığı için o beni almaya geldi."

"Neden şuan üzerinizde onun yaz koleksiyonunun özel yapım parçalarından biri var?"

İç çektim.

"Sana bunu açıklamak zorunda mıyım?"

"Evet."

"Çünkü giydiğim kıyafeti uygun bulmadı. Pikniğe gidip gitmediğimi sordu ve hemen bir elbise verdi bana."

"Uygun olup olmadığına o mu karar veriyor... Hadsiz." Diye mırıldandı.

Daha sonra bakışlarını bana çevirdi.

"Şoförüm dün sizi beraber otobüsten inerken görmüş."

"O bir tesadüftü."

"Ya masada sana olan bakışları?"

"Bilmiyorum! Bitti mi sorgunuz?"

"Midem bulandı resmen. Bana bakın... İlişkinize karışmak istemem ancak buna göz yumamam. Ondan uzaklaşın Bayan Kim."

"Ne demek istiyorsunuz? Açık olun!" İyice sinirlenmiştim. Bana inanmıyordu.

"Demek istediğim, aranızda en ufak bir romantik çekim gördüğüm anda sözleşmeyi yırtıp atarım. Sadece bununla da kalmam, emin olun."

"Beni tehdit mi ediyorsunuz?" Dedim şoke olmuş bir biçimde.

"Nasıl algıladıysanız o."

Masanın üzerinde duran iki tabak tatlıyı alıp beni dinlemeden mutfaktan çıktı.

Arkasından baktım öylece. O an Minwoo'nun beni aldattığını öğrendiğim gün gibi hissettim.

Aldatılmış, üzgün ve paramparça.

𖥸

Sabah okul için hazırlanırken bir yandan da kendi kendime söyleniyordum.