Lisa's pov
Yirmi dört saatin ardından Jennie'nin durumu iyileşince, vakit kaybetmeksizin müşahede odasına aldılar.
Doktor bey bize Jennie'nin on saat içinde bilincinin yerine gelebileceğini ve üç gün içinde taburcu edileceğini, uyanmaz ise durumunu kontrol edeceklerini söylemişti...
~
Aradan üç saat geçmişti ve biz, sabırsızca koridordaki bekleme alanında Jennie'min uyanmasını bekliyorduk...
Js: Jennie'ye temiz kıyafet getirmemiz gerekiyor. Bizzat çantasını hazırlamak istiyorum ama bir yandan da, uyanınca onu ilk ben görmek istiyorum...
Gergince dizini sallarken, tereddütle elimi dizine attım. Göz göze geldiğimizdeyse yutkundum;
L: İstersen ben getirebilirim ?
Elimi dizinden çektiğimde, Rosé'ye baktı. Rosé gözleriyle onayladı. O sırada Jisoo, derin bir iç çekip bana döndü;
Js: Sana gerçekten kızgınım, elbette kavganızda Jennie'nin de hatası var ama...
Ardından gergince yüzünü sıvazlayarak ofladı;
Js: Off şimdi sırası değil !
Sonra ellerini yüzünden çekip yorgunca yüzüme baktı;
Js: Her neyse... Jennie uyanıp iyileşsin de, elbet barışırsınız. O yüzden fikrimi değiştirmeden...
Çantasını karıştırdı ve içinden bir anahtar çıkarıp elime tutuşturdu;
Js: Git ve Jennie'mize birkaç temiz iç çamaşırıyla pijama getir. Hadi aslanım !
Diyerek buruk bir tebessüm etti. Hemen başımı kaldırıp Rosé'ye baktım; o da aynı şekilde burukça tebessüm edip başını salladı.
Heyecanlı bir şekilde ben de tebessüm ettim ve ayaklandım;
L: Teşekkür ederim...
...
Jisoo'nun evine geldiğimde, Jennie'nin önceden kaldığı odaya girdim. Beraber yaşamaya başladığımızda Jisoo, Jennie'nin bazı eşyalarını onda istediği zaman rahatça kalabilsin diye vermemişti. O yüzden zorlanmadan ona ait gerekli eşyaları çantaya doldurmaya başladım...
İşim bittiğinde, yatağının kenarındaki komodinin üzerinde ikimizin bir fotoğrafıyla karşılaştım. Fakat çerçevenin camı çatlamıştı...
Burukça gülümserken, fotoğrafımızı okşadım. Gözyaşım çerçeveye düşerken hızlıca temizleyip onu da yanıma aldım ve hastaneye dönmek üzere evden ayrıldım.
Arabaya biner binmez, yeniletmek için kırık çerçeveyi torpidoya attım...
~
Hastaneye giriş yaparken bileğimdeki saate baktım; Jennie 6 saattir uyuyordu...
Odasının bulunduğu kata çıktığımda, Rosé beni görür görmez heyecanla yanıma koşturdu;
R: Koş çabuk, Jennie uyandı !
Büyük bir mutlulukla gözlerimi büyütüp koştum. Rosé de arkamdan gelirken, odaya ilk giren doktor ve Jisoo oldu.
Camın önüne geldiğimde, ayaklarım birden beni durdurdu. Rosé ise elini omuzma koyup sordu;
R: İçeri girmeyecek misin ?
Ona gözükmemek için camın kenarından usulca güzel yüzünü izledim. Doktor, yatağını hafifçe doğrultmuş, miniğimle muhtemelen durumu hakkında konuşuyordu. Jisoo da yanıbaşında, elini tutmuş ve duygulu gözlerle arkadaşına bakıyordu...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Do Not Connect +18 (Jenlisa G!P) ✓tamamlandı✓
Fanfiction"L: İstediğimiz zaman sevişeceğiz. Birbirimizin seks partneri olacağız. Aynı mekânda olmasak bile birbirimizi arayıp, bir şekilde buluşup yatacağız. Ama... J: Ama ? L: Asla bağlanmak yok..." !! UYARI !! Lisa'nın pipisi var teşekkürler.