hadi bakalim ins tutar amin.
(hic nanamin kurgusu kalmadigi icin bi de hayalimdeki erkegi yasatmak icin yaziyorum caktirmayin.)
hsdaldkskdj keyifli okumalar <3...
Yaşadığın ve işlettiğin bu küçük dükkan, şehrin en işlek olmayan yerlerinden biriydi. Babandan kala kala böyle bir yer miras kalmıştı ve ailenin tek çocuğu olduğun için doğal olarak senin üzerineydi. Annen istememişti yaşından dolayı. Dükkanın üstü de senindi ancak orayı kullanmak yerine dükkanının bir odasını kullanıyordun. Üst katın balkonunda bir kiralık ilanı asılıydı ve belki de aylardır orada duruyordu, hatırlayamadın.
Dükkanın tatlı bir kafeydi aslında. Minik turta ve pastalar yapan, kahvesi tüm şehirin dilinde dolaşan küçük bir kafe. Öyle ki, bu sessiz yere sırf merak için gelenler ve de turistler olmasa tek kuruş kazanamazdın. Tabii devamlı müşterilerin de vardı, inkâr edemezdin. Yine de herkesin imrendiği zengin ve büyük bir kafe işletmek için nelerini vermezdin..
Kafeyi işletmek zordu, sonuçta tek çalışan sen değildin. Seninle birlikte annen ve yakın arkadaşın Shoko da kafede çalışıyordu. Aslında Shoko sadece part-time çalışıyordu ve ona her ne kadar istemese de iyi bir maaş veriyordunuz. Günün büyük bölümünde görevleri sen ve annen üstleniyordunuz. Ancak annen gittikçe yaşlı bir kadına dönüştüğü için elbette tüm yük sendeydi. Üstelik her gün kendi evine gelip gitmekte çokça yoruluyordu.
Kafeye kış aylarında olduğu gibi yaz aylarında da büyük ilgi vardı. Kahve yerine soğuk içecekleri tercih ediyordu müşteriler, şikayetçi değildiniz. Bir de senin yaptığın makaronlar ve turtalar çok satılıyordu. Bazen yapmaya yetişemiyordun, neyse ki Shoko büyük yardımcı oluyordu. Üniversiteden beri beraber olduğun arkadaşına hep minnettardın. Şimdi evden çalıştığı için gün içinde meşgul da olmak istediğinden bir buçuk yıldır sizinle çalışıyordu.
Zaten kafeniz de yeni sayılırdı. İki yıl önce açtığınız bu sevimli dükkan hayatınızı yönetiyordu adeta. Şu üzerinizdeki daire de kiraya verilse mükemmel bir gelir kaynağı olurdu, çoğu zaman masrafları düşünmezdiniz. Fakat bu izbe yerde yaşamak isteyen tabii ki olmazdı, güzel bir deniz manzarası olmasına rağmen. İnsanlar merkez ve merkeze yakın yerleri tercih ediyorlardı.
Bugün yaptığın son makaronlarını güzelce tezgahına dizerken içerideki son müşteri de hesap için kasaya yaklaşmıştı, Shoko onunla ilgilenip uğurladıktan sonra kendini sandalyelerden birine attı. "Tanrım! Bugün çok yorucuydu. Bir an önce eve gitmek istiyorum." diye yakındı.
Gülümseyerek "Bugün gerçekten çok çalıştın, hadi sen eve git. Temizliği ben hallederim." dedin. Kafasını omzuna yasladı ama işaret parmağını sana doğrultup "Sen tüm gün yatmışsın gibi konuşuyorsun! Yardım edeceğim tabii ki." dedi.
Elindeki eldivenleri çıkararak tezgaha bıraktın ve arkadaşının çantasını alarak kucağına bıraktın. "Bugün git, sabah tüm keklerin harcını yapmana izin veriyorum." Sırıttın. Temizlik, para, garsonluk falan onun işiydi ama aşçılıkla alakası yoktu.
Çantasını alarak ayağa kalktı. Önündeki önlüğü güzelce katlayıp masaya bıraktı. "Tamam, ay sonunda faturaları nasıl öderiz diye tartışmayız. Ne de olsa müşteriler zehirlenip ölmüş olacaklar."
Kıkırdadın "Görüşürüz bebeğim." diyerek el salladın kapıdan çıkmak üzere olan arkadaşına. Öpücük attı ve sonra gözden kayboldu. Annen bir saat önce eve gitmişti ve şimdi sadece sen kalmıştın. Kafeyi temizleyip kendini duşa atacaktın. Sandalyeleri masaların üzerine devirdin önce. Yeni eldivenlerini giyinerek asıl işe koyulacaktın ki kapının üzerindeki ziller çınladı. Yorgun bakışlarını kapıya çevirdin.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Step Mom
FanficBolca yorgunluk ve dert, bunları kolayca yok eden sarışın bir adam. Bir de pamuk şeker saçlı minik oğlu. *Nanami Kento x Kadın Okuyucu *Cinsellik içerir. *Animeden bağımsız, modern au.