Pencereyi açmaya çalışırken zorlandım. Sonunda açabildiğimde Metin'in sesini duydum.
- Fazla mı zayıfsın? Ve bu yüzden güçsüz?
Haklıydı, bu iki haftada kilo vermiş olabilirdim. Uyanık olmadığım için sıvıyla beslenmiş olmam muhtemeldi. Ama ben Aslı Lahza'ydım ve cevap vermeden duramazdım. Ama keşke bu sefer cevap vermeseydim.
- Sen de fazla beyaz tenlisin. Ruhsuz falan mısın? Ya da vampir?
- Ruhsuz?
Sorduğu soruyla kurduğum cümlenin varabileceği yeri fark ettiğimde içimden kendime küfrettim.
- Hayır, yani o anlamda demedim, yanlış anlama..
- Yok, sorun değil Aslı.
Ama sorun olduğu belliydi, fazla ciddileşmişti..
- Metin, bak ben cidden köt-
- Sorun değil dedim ya Aslı!
Bu sefer sesi daha yüksek çıkmıştı. İncindiğini fark etmiştim ama üzerine gitmek istemedim.
Birkaç dakikalık sessizliğin ardından görevli olduğunu tahmin ettiğim bir kadın elinde faraş ve süpürgeyle geldi. Cam kırıklarını topladı, başka acil bir şey olup olmadığını sordu ve çıktı. Bu süre zarfında tek konuşan bendim. Geldiğinden beri espriler yapıp sürekli konuşan Metin şuan susuyordu. Ve açıkçası bu kendimi suçlu hissetmeme neden oluyordu.
- Metin?
- Hm?
- Özür dilerim..
- Aslı, özür dilemene gerek yok. Bak ben ciddiyim, kırılmadım sana.. Sadece fazla rahat davrandım hepsi bu. Ve o kelimeyi ciddi anlamda da kullanmadığını biliyorum. Aklımda şuan yapmam gereken işler var, onları sıraya diziyorum. Ve..
Tek solukta konuştuktan sonra biraz duraksadı. Devam etmesini isteme gereği duydum.
- Ve?
- Hâlâ orada durmaya devam edecek misin? Onu soracaktım.
Hâlâ pencere kenarında durduğumu onun uyarısıyla fark etmiştim.
- Haa! Hâlâ buradayım. Eee cezam bitti mi?
- Bitti, bitti. Gel ilacını al ve uyu. Belinay ve Kayra gelince ben de eve geçeceğim.
- Tamam. Teşekkür ederim. Ziyaret için yani.
- Rica ederim. Bir şey sorabilir miyim?
- Tabii?
- Kerem'le nereden tanışıyorsunuz?
- Aslı ve Kerem aşkı birine daha anlatılıyor anlaşılan. Ben Yanar Döner, yani Aslı ve Belinay öyle diyor.
Yaner'in kapıda olduğunu o an fark etmiştim. Söyledikleriyle geçirdiğim ufak çaplı şoktan sonra tam ağzımı açacaktım ki Metin ona cevap verdi.
- Ben de Ruhsuz sanırım, Aslı öyle söyledi az önce.
- Yaner hani o hipopotamla ilgili söylediğin bir fiil vardı ya, heh o cidden olur umarım.
- Ne hipopotamı? Ne fiili?
Metin'in yönelttiği soruya anında cevap verdim.- Bence o anladı. Değil mi Bay Yanar Döner?
Yaner bana gergince sırıttı ve Metin'in yanına geldi. Elini uzattı ve el sıkıştılar.
- Yaner ben.
- Metin. Memnun oldum.
- Ben de memnun oldum kardeşim. Aslı, beni Belinay yolladı yemek alıp öyle geleceklermiş. Eğer Metin gidecekse sen başında dur dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Güçsüz Kalpler & Ruhsuz Bedenler
Novela Juvenil"Ağlama.." dedi hafiften yükselen bir sesle, "Gücün yok farkındayım, ayakta duramayacak kadar kötüsün ama ağlama.. Yorgun olabilirsin, bunu gözyaşlarına vurma.. Çünkü insanlar, ağlayan insanları güçsüz görecek kadar düşmüştür bu zamanda.." diye tese...