Beni kolumdan tutup kapıya doğru çıkartmıştı
"Daha fazla dayanamayacağım sana çık git başka kapıya acındır kendini!"
Beni evden atmıştı.Soobin'den
Yeonjun onu ilk gördüğüm dakikalardan sonra bir daha gelmemişti. Açıkcası onun için emdişelendim. Bunu kendime açıklamak zor ama öyle. Gözüm bütün derslerde onu arıyor,kulaklarım onun sesini bekliyor,beynim ise onu düşünmekten alıkoymuyordu.
Sanırım yaraları olduğu için endişelendim yada ne bileyim hasta veya yaralanan birine karşı çok hassasımdır belki.Sonuçta daha oniki yaşında gözlerinin önünde annesi vurulan bendim. Zaten o günden bu yana annem için ne kadar üzülsemde içime kapanmış,bir daha eskisi gibi anne oğul olamamıştık.~~~~~~~
Son ders zili çaldığında okuldan çıktım ve sahile doğru yürümeye başladım.
Sahile vardığımda güneş batıyordu uzaktan yere oturup bacaklarnı kendine çekmiş birini gördüm .Sanki yeonjun'a benziyordu anlamak için yanına adımladım. Gerçektende oydu bu çocuk dayak yemesine rağmen okulu aksatmazken şimdi neden buradaydı?Biraz daha yaklaştıktan sonra yanına oturdum. Ve onu süzdüm. Dikişleri hasar görmüş,dudakları ise kemirdiği için kanamaya başlamıştı ama buna rağmen hâla kemirmeye devam ediyor ve öne arkaya doğru sallanıyordu. Konuşmalımıydım emin değildim dolmuş ve her an taşıcakmış gibi görünüyordu ama kendime engel olamadım.
"Okula neden gelmedin?"
Cevap yoktu."Yaraların seni çokmu zorladı?"
Yine yoktu."Ama sabah okuldaydın? Asla gelmemezlik yapmazdın?"
Ve yine..Boğazı düğümlenmişti sanki. Büyük bir sessizliğin ardından yutkundu. konuşmaya çalışıyordu ama konuşsa ağlamadan edemeyeceğine ben bile emindim gözleri şimdiden doluydu.
Ama zorda olsa konuştu.
"Bbabam"
Derin bir iç çekti ve devam etti"Kaydımı sildirmiş"
Cümlesinin noktası akan bir damla gözyaşı oldu."Kimsem yok demiştim?"
Sakince sormuştum çünkü bunu sormaya belki hakkım yoktu,belki fazla derine inecekmişim gibi hissediyordum."Bak belkide bunu sormaya hakkım yok belkide bunu sorarak üstüne geliyorum gerçekten cevap verm-"
Sözümü kesip titrek sesiyle konuşmaya başladı."Onu benim yakınım olarak bile görmüyorum."
Korkak gözlerle bana baktı saki yalvarıyordu bana 'lütfen beni dinle, lütfen bana bir çare bul' diye."Bana anlatabilirsin"
Sıcak bir gülümseme sundum"Ben choi soobin ve seni sonuna kadar dinleyeceğime söz veriyorum!"
Biraz gülümsesin diye yapmıştım.Ahh tanrım ne yapıyorum ben.Gözlerine dayanamıyorum bileYine bir iç çekti fakat bu seferki biraz rahatlamış gibiydi ve anlatmaya başladı.
"Herşey babamın eve içerek gelmesiyle başladı ve bunun ardı sürekli geldi.Anneme acımadan vurdu beni öldüresiye dövdü, her gece-"
Niye durmuştu? Anlatmaya gücü yok gibi görünüyordu aklına gelen şey ile elleri titreme başlamıştı ve yine dudaklarını kemirip kanatmaya.Baş parmağım ile dudağından akan kanın birazını sildim ve gözlerimi gözlerine kenetledim
"Anlatmak zorunda değilsin biliyorsun değilmi?"
"Ne zaman anlatmak istersen seni dinleyeceğim"
"Hayır anlatmak istiyorum. Daha fazla bununla yaşayamıyorum artık her gün bana, uykularıma yaşamıma zarar veriyor dayanamıyorum."
Ağlamaya başladı. Kahretsin onu böyle görmek yine beni mahvetmeye başlamıştı..Başını alıp omzuma koydum ve ona baktım. Gözlerini kapatıp anlatmaya başlamaya hazır duruyordu.
"Her gece yatağıma girdi."
Gözlerim kocaman olmuştu.Ne yani hangi herif bunu evladına yapardı?Anladığımı düşünüp devam etti.
"Bende bu yüzden yemek yemez,konuşmaz ve tepki göztermez oldum annemin dayak yediği saniyeler hariç o zaman köşeye sıkışıp çaresizce ağlıyordum. E annen bilmiyormuydu diyiceksin? Tabiki biliyordu ama ne yapabilirki sadece kendini yiğip bitiriyordu. Ben ise onun her gün tonlarca dayak yemesine çıtımı dahi çıkarmıyordum. Tabi annem buna dayanamadı.."Hıçkırarak ağlamaya başladı ama yinede anlatıyordu
"İntihar etti. Son mektubunda ise 'Güzel oğlum daha ne kadar dayanabilirdim bilmiyorum. Bir anne evladının her gece böylesine acı çekmesine nasıl dayanırki. Belki hep beni suçladın anne neden engel olmadın neden benide alıp gitmedin diyeceksin bana büyüdüğünde ama yapamazdım.. Senden tek istediğim bir şey var güzelce oku ve mesleğini al Anneciğim seni çok seviyorum.' tabi babamada yazmış bundan bu gün haberim oldu ama şaşırmadım yine benimkine benzerdi yani ikiside de benim yüzümden dayanamadığı ortadaydı işte kendime kızdığım bir nokta daha okuldan geldim yine sessizce annemin yanına gidiyorum belki babam yokken beni biraz sever diye ama cansız bedeni yatakta öylece yatıyordu"
Ona sarıldım ve sırtını sıvazladım ağlaması fazlasıyla artmıştı ona her dahada ağlayışında kollarımı dahada sıktımki kendini güvende hissetsin..
"Engel olamadım soobin"
Göğüsümü yumrukluyordu ben ise onu sakinleştirmeye çalışıyordum."Senin bir suçun yok yeonjun tek suçun aile bireylerini seçememek o da senin elinde değil"
Ona huzur vermek için sakince konuşmaya çalışmıştım."Bu evrende ne işe yarıyorum ben!! Hiçbir şeye sesim çıkmıyor susup kalıyorum oysaki annem en çok buna dayanamazdı"
Selam oy verip fikirlerinizi belirtmeye ne dersinizzz.
Bu seferde yazım kurallarına bakmadım hatta bütününü bile okuyamadım bence duygusal bir bölüm peki ya sizcee💖
ŞİMDİ OKUDUĞUN
My Boy | Yeonbin
Teen FictionGece olmuş ve yeonjun uyumuştu. Soobin ise bu sefer onu izliyordu. Neden yaptığını bilmiyordu ama oğlandan ayıramıyordu gözlerini artık emindi ona acımıyordu. İşte iş burda karışıyordu ona karşı ne hissediyordu yada ne hissetmeliydi. Soobin ne sevi...