Şûrîde - Yalı Çapkını

5. Bölüm 𓃰

FERİT:
Amerika'da babamla yaşadığımız evde çok mutsuzdum. Yanlız kalmak istediğimi ne kadar söylesemde beni dinlemiyordu.
Eskisi gibi barlara filan gitmiyorum, aklımda da gönlümde de seyran var.
Sonradan anladım onun değerini, meğersem benim hayatım ondan ibaretmiş, ona karıcım demeyi o kadar çok özledim ki. Fotoğraflarına bakıp adını sayıklıyorum hep...

Amerika'ya geldiğimden beri eve postacı gelip duruyordu. Babam gelen şeyi benim almami istemiyordu, gelen şey neyse hep alır saklardı.
Bugün yine postacı geldi, babam evde olmadığı için ben aldım.
Postanın üstünde Seyran Korhan'dan yazıyordu.

Hemen odama gidip zarfı açtım, mektubu çıkarıp okumaya başladım...

Ne yani Seyran bunca zamandır bana mektup gönderiyordu ve mektupları babam saklıyor muydu?
Mektubun devamını okuyunca göz yaşlarıma engel olamadım.
Seyran neler çekmişti böyle, telefonumu çıkarıp eski hattimi taktim.
Seyran'dan 1789 tane mesaj, 489 arama vardı.
Seyran'ı aradım çok geçmeden açtı.
Duyuyodum seyranin sesi titriyordu.

Seyran: Ferit sensin dimi?
Ferit: Benim Seyran
Seyran: Ferit..
Ferit: Çok özledim seni aşkım, çok özledim seni sevgilim.
Seyran: Ferit kavuşmak istiyorum, beni daha fazla sensiz bırakma nolur.
Ferit: Gelicem seyran bekle en yakın zamanda eski hayatımıza dönücez.
Seyran: Ferit kapatmam gerek babam geliyor, seni seviyorum..
Kapatır.

Anahtar sesi duydum babam gelmişti, şimdi hesaplaşma vaktiydi.
Babam salona geçmiş oturuyordu yanına gidip oturdum.

Orhan: Oğlum nasılsın iyi misin?
Ferit: Seyran'la konuştum daha iyi oldum, sen?
Orhan: Seyran mı??
Ferit: Noldu baba karımla konuşmam garibine mi gitti.
Orhan: Yok oğlumda yani-
Ferit: Öğrenmicem mi sandın lan! Karımın bana gönderdiği mektupları sakladığını öğrenmicem mi sandın?!
Orhan: Oğlum bağırma.
Ferit: Sen ne biçim bir babasın ya, insan neden oğlunun evliliğini yıkmak ister ki?
Orhan: Ferit senin iyiliğin için yaptım.
Ferit: Ya sen benim iyiliğim için bir şey yapma, Seyranı benden sonra sattıkları adam karıma tecavüz etmeye çalışmış, Seyran zar zor kaçmış adamın elinden.
Ve sen bunu bilip sustun öylemi. Sen nasıl babasın ya.
Orhan: Yeter!! Bir de bana babalık dersimi veriyorsun?
Ferit: Keşke! Keşke sana o dersi verebilseydim de sende gelini satmalarına razı olmasaydın. İyi bir baba olsaydın ben sana bu konuşmayı yapıyor olmazdım baba.

Daha fazla dayanamiyarak odama gittim, valizimi çıkarıp eşyalarımı toplamaya başladım, valizim hazır olunca odadan çıktım.

Orhan: Ferit oğlum o valiz ne öyle, nereye gidiyorsun?
Ferit: Karımın yanına gidiyorum görüşürüz baba.
Orhan: Ferit oğlum!

Dinlemeden arkamı dönüp çıktım evden. Arabama binip hava alanına gittım. Yurt dışı hatlarına gidip istanbula bir bilet alıp beklemeye başladım. Uçuş saati geldi, uçağa binip yola çıktım.
9 saatlik uçuşun ardından indim uçaktan. Bi taksiye bindim ve abiyi aradim.

Ferit: Alo abi.
Abidin: Ferit oğlum nerelerdesin sen, herkes perişan.
Ferit: Biliyorum abi ben şu an İstanbul'dayım. Yalının oraya gelicem valizimi vericem sana, bir kaç adam ayarla Seyran'ı almaya gidicez.
Abidin: Peki peki.

Yalının orda durup abiye valizimi verdim, 10 dk içinde 15 tane takım elbiseli adamla geri döndü.

4 tane arabayla rezidansa gittik.
Kapıyı Esme anne açtı.
Esme: Ferit oğlum ne işin var senin burda.
Ferit: Karım nerde!

Adamlarla birlikte içeri girdik, kazım ağa gelip yakama yapışınca adamlar onu yere fırlattı.
Bende üst kata çıkıp Seyran'a seslenmeye başladım. En sonunda ablasıyla çıktılar.

Seyran: Ferit..
Koşup boynuma sarıldı, ellerimi beline sarıp kokusunu içime çektim.
Ferit: Gidiyoruz Seyran.
El ele tutuşup aşşağı indik. Kazım gözlerini pörtletmiş Seyran'a bakıyordu.
Kazım: Kız napiyin sen, sen babaya ataya karşımı çıkiyin. Çabuk geç içeri.
Seyran: Yeter baba yetmedimi hayatımızı kararttığın he yetmedi mi, şimdi de yuvamı yıkmaya mı çalışıyorsun.
Kazım bayılır

.
.
.
Sonunda kavuştularr ben bile rahatladım.

Sizce Halis ağa Seyran ve Feriti görünce  ne tepki vericek??

Yorumlarınızı bekliyorumm

Sizleri seviyorum

VOTE ATMAYANIN BOĞAZINA SU KAÇSIN👹👹🤗