"minho cidden seungmine ufacık bile acımadın mı?"
minho seungmin e yandan bakıp göz devirdi.
"bak hyunjin gördünmü hiç acımamış"
minho seungmin e ölümcül bakışlarından yollayıp susturmuştu.
"ya hyunjin ben öyle birisimiyim tabiki acıdım"
"O ZAMAN NİYE AÇMADIN ŞEREFSİZ"
bizi izleyen changbin, jeongin, jisung ve felix bir oo çekti. seungmin'in bağırması üzerine minho'nun seungmin e saldırcağını anladığımdan hemen seungmin'i arkama aldım.
"hehe anlıyorum seungmin sen chan'ın yanına çık istersen"
seungmin hızla yukarı chan hyungun yanına çıkmıştı. herkes zaten bizi izliyordu sadece chan hyung alıştığı için yukarda sakince yatıyordu.
parmağımı minho ya uzatıp azlarlar biçimde aşağı yukarı salladım.
"uykum senin yüzünden bölündü lee minho. bir daha böyle bir şey yapma"
herkes yine oo çekti. oo çekme nedenleri genelde minho ya karşılık verenlerinin sonunun kötü olmasıydı.
"özür dilerim bölmek istemezdim ama seungmin'in hala altına yapıp rezil olmasını isterdim."
herkes şaşkınca minho ya bakıyordu. bense iç çektim.
"geri uyucam rahatsız edeni döverim"
"tamam"
odama çıkıp kendimi yatağa attım.
-minho-
"lan minho iyi misin sen"
changbin elini anlıma götürüp ateşime bakıyomuş gibi yaptı.
elini ittirip iğrenmiş bir ifade ile changbine baktım.
"iyiyim çek o kokuşmuş kirli elini"
jisung yanıma koşarak geldi.
"bu jest sadece hyunjine geçerli biz caminin imanının çocuğuyuz"
jeongin koşarak jisung'un tepesine atladı.
"aman bunun sevgisine ihtiyacımız yok bizim sevgimiz ikimize yeter jisungumm"
göz devirdim.
"iğrençsiniz uzaklaşın benden"
jisung'un endişe ile felixe döndüğünü ve felix'in ölümcül bakışlarını gördüm. bunun üzerine büyük bir kahkaha attım.
herkes bana döndü.
"neyse salın beni ya"
beni tutan ellerden kurtuldum.
sıkılıyorum💋
