hyunjin ile benim yatak odamdan gizlice çıkıp banyoya girdik. hyunjin'i yıkıyordum. cidden saçları çok güzeldi yumuşacık pamuk şeker gibi.hyunjin'i ve kendimi yıkadıktan sonra hyunjin'i havluya sardım. banyodan çıkıp heri odama geldik.
"otur karşıma saçını kurutıyım"
hyunjin utancından konuşamadığı için kafa sallamakla yetindi. önüme oturunca fön makinesi ile saçlarını kurutmaya başladım.
"saat kaç?"
hyunjin'in sorusu ile birlikte kolumdaki saate baktım.
"vay canına saat 4"
"mahvettin beni"
yandan sırıttım.
"ama zevk aldın"
bir şey diyemediği için omzundaki havlu ile yüzünü kapattı.
tatlıydı
"tatlısın"
bu söylediğime daha çok utanmıştı. cidden bu çocuğu yiyesim var.
saçı bitince üstünümüzü giyinip bir şeyler atıştırmak için aşağı salona gittik.
salonda jeongin ve jisung oturmuş kendilerini sorguluyorlardı.
hyunjin tabi dayanamadı ve sordu.
"jeongin? jisung? iyi misiniz transa geçmiş gibisiniz"
jeongin parmağı ile beni gösterdiğinde kaşlarımı kaldırıp ben ne alaka dermişcesine kendimi gösterdim.
"o cidden istediğini alıyor"
anlamaz şekilde jeongine baktık. jisung hemen ağlicak bir ses tonu ile
"minho güzel sikiyormuş"
hyunjin jisung'un tepesine atlayınca tartışmaya başladılar. jeongin ayırmaya çalışırken ben hyunjin kazansın diye tezahürat ediyordum.
"HYUNJİN BIRAKSANA AH SAÇIM! SAÇIMI BIRAK!"
bağırışmalar yüzünden ev halkı ayağa kalkmıştı. herkes aşağı inmişti bile. chan elini alnına vurdu.
"hey hey! ayrılın bakalım"
chan ikisini ayırınca morelim bozulmuştu. cidden hyunjinim kazanıyodu niye ayırdıki?
-bir süre sonra-
chan hyunjin ve jisung'u karşısına almış azarlıyordu.
"bunca kişi sizin tartışmanıza uyandı. neden tartıştınız?"
"ama chan hyung ben doğruyu söyledim hyunjinda tepeme atladı!"
"sinirimi bozuyosun han jisung!"
jisung hyunjine dil çıkardı. hyunjin tam yine dalıcakken onu tutdum. yani kabul kavga istiyordum ama hyunjinimin sinir hücreleri zarar görüyor kıyamam.
changbin tek kaşını kaldırıp chan'ı dürttü.
"chan hyung sorsana ne gerçeği diye"
"jisung ne gerçeği?"
jisung heycanla anlatmaya başladı. amma meraklıymış buda.
"minho hyunjin'i siktide"
"ne?"
herkes bir ağızdan ne diye bağırmıştı. tabi Jeongin ve jisung hariç. jeongin ordan atıldı.
"ne yani sesleri duymadınız mı? minho hyung benim adımda minho ise hyunjin'i miyavlatırım demişti."
"ben ortamı terk ediyorum ya"
hyunjin ayağa kalkıp odasına gitmek için merdivene yöneldi. merdeivenlerden çıkarken jisung arkadan bağırdı.
"ee hyunjin ikinci tur ne zaman!"
hyunjin yavaşça merdivenden geri inip jisung'un karşısına geçtip gülümsedi. jisung böyle bişey beklemediği için şaşırmıştı.
"jisungcum elimde kaldın."
"AA CHAN HYUNG!"