Kötü Kadın Mı? Ben Mi? Katiyen Yalan!

Bölüm 42: Zaferin Şafağı

İyi Okumalar:)

...

Bu bölüm Sally'nin ağzından anlatılıyor;

...

Aaron ile Experia'nın dağlarına kurulmuş Vestine üssüne ışınlandık. Ordu savaş pozisyonu almıştı. Helena ise savaşa komuta eden birinci komutan olmuştu. Birlikte ana çadırda toplantı yaptık:

( Helena) " Experia'nın komutanına teslim olmaları karşılığı canlarını bağışlayacağımı söyledim ama kabul etmediler!"

" Onca cana yazık olacak ama elimizden bir şey gelmez."

( Aaron) " ordularını gözlemek için birlik gönderdiniz mi?"

( Helena) " evet, yaklaşık 8500000 süvari, 90000 okçu ve 5000000 asker."

Yuhh!!!!!

( Aaron) " bizimkinin yaklaşık iki katı kadar. Bu yüzden kendinelerine bu kadar çok güveniyorlar."

( Sally) " aklıma bir fikir geldi. Ben ve Aaron, elçi olarak Sona'nın üzerinde oraya uçalım. Ne dersiniz?"

( Helena) " bu intihardan farksız!!"

( Sally) " sıkıysa saldırsınlar!! İçlerinden geçeriz!"

( Helena) " kendine güvenmek iyidir ama savaş alanında pervasızca davranamayız."

( Sally) " hadi ama Helena! Tüm eğlenceyi kendine mi saklıyorsun?"

( Helena) " bence bunu yapmak isteyen sizsiniz prenses."

( Sally) " yani izin vermiyor musun?"

( Helena) " beni de götürürseniz izin verebilirim."

( Sally) " kabul!"

( Aaron) " o hâlde gidelim mi? Yarın şafakta savaş başlayacak!"

Ben, Aaron ve Helena Sona'nın sırtına çıkıp düşman üssüne doğru uçtuk. Sona devasa bir saray boyutlarındaydı.

Her kanat çırpışında ağaçlar savruluyordu. Biz ise kalkan büyüsüyle üzerinde zar zor duruyorduk.

Sonunda ordunun üzerinden uçup üslerine ulaşmıştık. Komutanlar dışarıda şaşkın şaşkın bize bakıyordu:

( 1. Komutan) " m-merhaba efendilerim. B-ben birinci k-ko-komutan!"

Bu adamdan daha kötü bir durumda olduğum için konuşma işini Helena'ya bıraktım. O sırada Sona bana 'özür dilerim' bakışları atıyordu. Sanırım kusacağım!!!

( Helena) " size son bir şans vermek için geldik! Ya teslim olursunuz ya da ölürsünüz! Seçim sizin! Yarın şafağa kadar zamanınız var!"

( 2. Komutan) " buraya gelerek cesurca davrandığınızı mı sanıyorsunuz sizi aptallar! Hah! Vestine'nin kraliçesi ve Vestine'nin prensesi. İkinizi de şimdi öldürüp Vestine'yi feth edebiliriz!"

( Sally) " gücün yetiyorsa buyur gel komutan!"

Komutan dişlerini gıcırdatıp kılıcını çekti. Aaron'da kılıcını çekip savaş pozisyonu aldı.

Bense istediğini alan bir çocuk gibi gülümsüyordum:

( Sally) " o hâlde bizden günah gitti! Sona!! Baal! Lux! Nyks! Gücünüzü istiyorum!"

Sona, yükselerek bize doğru gelen askerleri yakıyordu. Nyks kocaman bir kalkan oluşturarak bizi okçulardan korudu. Lux bana ışık kılıcını verdi. Baal ise iblisleriyle bizimle savaştı.