Büyülü Tavşan

824 56 24
                                    

  Odamda sessiz bir şekilde oturmuş, ailemin azarlarını dinledikten sonra kucağımda beni izleyen tavşanımın tüylerini okşayıp içerden gelen yüksek sesli bağırışlardan etkilenmemesi için kafasını boynuma yasladım. "Üzülme miniğim, lütfen öyle acı acı inleme" Kafamı yastığa koyup göğsümün üstünde yürüyen tavşanıma bakındım. "Gel bebeğim" Tüylerini okşayıp öptüm ve tavşan dişlerinin olduğu yere gözlerimi kapatıp bir öpücük koydum.

Gözlerimi açtığımda annen odaya sertçe girmişti ve bu da tavşanımı korkutmuştu. Annem bana bağırarak bir valiz fırlattı "Derhal bu evi terk et anladın mı sana daha fazla kaytlanamıyız Kim, arkadaşlarına söyle ve birinde kal. En azından bu gece"

"Şimdi boku bana mı atıcaksınız" Tavşanımı nazikçe yatağa bırakıp annemin karşısına dikildim "Çocukken hep dediğin gibi seni 21. yaş gününde evden atıcam diyodun, ben ise şaka yaptığını düşünmüştüm"

  Korku ile inleyen tavşanımı kucağıma aldım "Çık anne odadan ben ne yapıcağımı biliyorum" Annemi gönderdiğim gibi yere çöküp ağladığımda tavaşanıma daha sıkı sarılıp gözlerimi yumdum

  Bir anda bana sarılan iki kol hissettiğimde korku ile gözlerimi açtığımda karşımda tavşanımın olmasını beklerken bir anda yumuşak saçlı, beyaz tenli ve benle yaşıta benzeyen bir çocuk vardı "Sen kimsin be" Çığlık atarak birbirimizden uzaklaştık "Tavşanım nerde benim? "

  "Merhaba! Ben Jungkook. Senin minik kar tanenim" Gözlerimi ovuşturdum ve tekrar baktım "Delirdim iyice şimdi de hayal görüyorum ya" Çocuk bana yaklaştıkça geri gittim ama bana sıkıca sarıldı "Üzüldüğünü biliyorum Taehyung" N-ne adımı nerden biliyodu

"Ben gerçekten Kar Tanesiyim. Neden inanmıyosun? "

"Çünkü çok saçma"

"Bekle biraz? Sende olan şeylerden bende istiyorum"

  Kıyafetlerimi tutunca kendime gelmiştim. O gerçekti ve şuan ince vücudu çıplak bir şekilde karşımda oturuyodu "Gerçekten sensin" hızlıca kapıyı kapatıp yanına koştum "Adım Jungkook dedin değil mi? " Başını evet anlamında salladı "Sana kıyafet giydirmesi lazım" Dolaptan aldığım iki üç parça kıyafet ile geri döndüm "Bak şimdi senle şöyle yapıcaz, sen burda beni bekle ve yerinden kımıldama tamam mı ben sana havuç alıcam sonra gelince konuşucaz" Hızlıca mutfağa gidip kocaman havuç poşetini aldım ve sırt çantama koyup odamda ne kadar eşyam varsa valizlere doldurdum

"Sen şu camdan çıkıp beni bekle bende sana birkaç valiz vericem tamam mı" zemin katta olduğumuz için hızlıca dışarı atladı "al bunları ve sakın gitme tamam mı"  "Tamam ben burdayım" Hızlıca evden çıkıp yanına gittim

  "Hoseok'a gidicez değil mi" ona döndüm "sen Hoseok'u nerden biliyosun" meraklı gözlerle bana bakıp elimi tuttu "Arkadaşların senin odana geldiğinde Hoseok benim tüylerimi okşamıştı. Bana havuç versene"

"Şimdi değil" Çevirdiğim taksiye bindik ve valizleri yerleştirip adresi söyledim. Dikkatle yanımda oturan ve adının Jungkook olduğunu öğrendiğim çocuğu izliyodum. Havuç verdiğimde çok mutlu olmuştu. "O elinde duran şey ne" Telefona bakıyodu "Telefon bu, senin yok muydu" gözlerini bana dikti "Ben bir ta-" hızlıca ağzını kapattım "Tamam sus sakın konuşma " sesizce havucunu yemeye başladı

 "O elinde duran şey ne" Telefona bakıyodu "Telefon bu, senin yok muydu" gözlerini bana dikti "Ben bir ta-" hızlıca ağzını kapattım "Tamam sus sakın konuşma " sesizce havucunu yemeye başladı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
My Bunny ~ Taekook Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin