Kucağıma aldığım minik tavşanımı uyandırmadan Hoseok'un odasına geçip onun yatağına yatırdım. O sırada içeriye giren Yoongi sırtımı sıvazladı "İnanmak zor değil mi" dediğimde yavaşça kafasını olumlu anlamda salladı "Gerçekten aşık mısın sen bu tavşana" diye sorduğunda yavaşça inceledim onu "Evet, hemde hiç olmadığım kadar" elini sırtıma vururken konuşmaya başladı "Soobin'den bile mi" hemen ona döndüm "Ben Soobin'den hiç hoşlanmadım o zorla olan bir şeydi, ve evet ben tavşanıma ondan daha fazla aşığım"
Yavaşça ayağa kalktım "ben gidip havuç filan alıcam biraz ona yemek yapmam lazım" odadan çıkıp şişme montumu giyip siyah balıkçı şapkamı taktım "Minik tavşanıma muzlu süt de alayım" hemen ayakkabılarımı giydim ve çantamı alıp çıktım
Markete girince elime hemen bir sepet aldım ve manav reyonuna yürüdüm. Büyük paketlerin içinde kocaman 10-15 arası havuç olan paketlerden üç tane aldım ve ilerlemeye devam ettim. "Bunlar ne" şekilli sebze kesme bıçakları vardı. Hepsine bakarken gözüm tavşanlı olana kaydı ve hemen sepete attım daha sonra bir tanede yıldızlı alıp muzlu süt almak için reyona ilerledim ve üç tane altılı paket alıp kasaya ilerledim
"9.700 won yapıyo" dedi kasiyer, cüzdanda o kadar para yoktu ama bir anda Namjoon'nun not ile çantama bıraktığı karta baktım
"Tavşanına alışveriş yaparsan burdan al "
Hemen notun altında yavan şifreye bakarak kartı kasiyere uzattım ve şifreyi girdim "Buyrun" poşetleri uzattı "iyi günler" dedim ve kart ile fişi aldım daha sonra iki poşeti de tek elimde taşıyarak eve yürüdüm "Namjoon nerdesin" Hemen eve girdiğimde herkes salonda Jungkook'un başındaydı "Miniğim"
Hemen ayağa kalkıp bana sarıldo "nerdeydin" Gözünden yavaşça yaşlar akarken bir bebek gibi inleyip sıkıca sarıldı "sana havuç almaya gittim güzelim" saçlarını okşarken elimden duşurduğum poşete baktı "Cidden mi" parıldayan gözleri ile bana baktığında akan göz yaşlarını silip poşeti hemen açtım ve içinden havuçları alıp ona iki tane uzattım "Al bebeğim" yavaşça onları yerken aldığım muzlu sütlerini bir paketini Jin'e verdim "Özür dilerim abi" sıkıca gelip bana sarıldı
"Ne özrü bırak istediği gibi için" Gözlerim Namjoon'nu buldu "Abi sana da çok mahçup oldum valla o kart olmasa birşey alamazdım"
Bir anda herkes gelip sarılmaya başlayınca Jungkook yavaşça dizlerinin üstünde durup bize baktı "Ama o benim aşkımdı" herkes gülmeye başlayınca Jungkook kaşlarını çattı "Yalan değil o bana aşık bende ona aşığım değil mi Taehyung" herkes geri çekilince Jungkook'u kucağıma aldım "Evet bebeğim sen benim aşkımsın" hızlıca yediği havucu ağzından indirdi "size demiştim o benim aşkım"
Akşam yemekte hepimiz normal yemekler yerken Jungkook benden havuç ve salata istemişti "Aslında sen bu yemekleri yersin bebeğim ben yine yaparım sana da, yine de bir dene" yavaşça önünde duran paket noodle ile başladı. Çubuklara dolanmış bir şekilde ağzına attığı an yüz ifadesi değişti "Çok güzel" Kutuyu bizden kaçırıp sanki daha önce yemek yememiş gibi yemeye başladı. Bende sabah aldığım bıçaklar ile ona havuç kesip yeşillikler bir salatanın üstüne koydum "Al bebeğim"
...
Koltuğa oturduğum an kafasını dizime koyan Jungkook ile irkildim "Güzelim" ses vermeden uzanmaya devam etti "miniğim uykun mu geldi" nerdeyse tüm gün uyuyodu zaten ama şuan böyle yatıp birşey dememesi dikkatimi çekmişti.
"Birşey mi var miniğim" minik inilti sesleri geliyodu "bu sesler iyi değil" acı içinde minik iniltileri susmak bilmedi "Jungkook" telaşla kucağıma çektiğimde sinirle kucağımdan kalktı "Miniğim ne oldu" hızla odadan çıkıp bir yere saklandı "Jungkook bekle güzelim nereye" peşinden koştuğumda onu bulamadım "Tekrar tavşan olup saklandı mı"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
My Bunny ~ Taekook
FanficBeyaz ve ipeksi tüyleri olan küçük tavaşnımın aslında bir büyü ile tavşan olduğunu öğrendiğimde karşımda tatlı bir çocuk elindeki havucu ile oturuyodu... 🐰🐇 ~My Bunny~