Omega Jeon Jungkook, Noyan sürüsünden kaçarken kendini Delta Park Jimin'in lideri olduğu Park sürüsünde bulur.
"Ne işin var bu sürüde omega?"
"Sanane! Canım sıkıldı kaçtım, geldim."
Sememin
Ukekook
Mpreg
Omegaverse
DeltaxOmega
Fantastik
Önceki bölümlere de oy kullanmanızı rica ederim, lütfen.
Şimdi bu ficte Jimin, Jungkook'a göre daha iri yarı, bilginiz olsun 💗
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(Jungkook..)
"Ellerine sağlık Seul-ki anne."
Mia'nın herkesle kaynaşması ve çok samimi olması aptal kurdumu baskılamama sebep oluyordu. Çünkü aptal kurt sürekli kıskançlık yapıyor, vita'yı tehdit olarak görüyordu. Mia içinse durum farklıydı, kendisi beni çok sevmiş gibi duruyordu.
"Demek Jimin'in ruh eşi sensin Jungkook, sonunda eşini bulduğuna çok memnun oldum."
"Teşekkür ederim.."
Büyük bir samimiyetle konuşup bizim adımıza mutlu olduğunu söyleyen kadına karşı içimde huzursuzca kıpırdanan kurdumu bastırdım. Sadece bakışlarımı önüme indirip teşekkür etmiştim, Jimin'in ailesinin yanında ilk defa açık bir şekilde onun Omegası olduğum hakkında konuşuluyordu. Seul-ki anne ise çok mutluydu, benim damadı olacağımı öğrendiğinde çok samimi bir şekilde karşılamıştı.
"Evet.. Jungkook benim ruh eşim, omega'm."
Yanağımı okşayarak gururla konuşan delta'ma karşı yanaklarım kızarırken diğerleri mutlulukla tebessüm ettiler. Bir süre daha sohbet ederek yemeğimizi yemiş, sonra salona geçmiştik. Seul-ki anne ve Yeri hazırladıkları pastayı servis etmek için mutfağa giderlerken Jimin, benimle önemli bir konu hakkında konuşacağını söyleyip elimden tutarak evden çıkarmıştı bizi. Heyecandan yanaklarım kızarırken birleşik ellerimize bakıyordum.
"Nereye gidiyoruz?"
"Konuşmamız gereken konular var, o yüzden benim evime, yani evimize gidiyoruz."
"Peki.."
Şu anki Jungkook ben miydim? hırçın ve dik başlı Jungkook'dan çok daha farklıydım, delta'mın söylediği her cümleyi onaylıyor, kızaran yanaklarımla onu takip ediyordum. Yol boyu ellerimiz ayrılmadan yürümüş, karşımıza çıkan insanlara selam vererek evimize ulaşmıştık. Jimin'in açtığı kapıdan içeri girdiğimde vücudumu ürperti kaplamıştı, bu eve ilk ve son geldiğimde ilkimi delta'ma vermiştim.
Yada onun ilkini mi almıştım?
Yaşadıklarımız aklıma bir bir doluşurken nefes almaya çalışıyor, kurduma en güzel küfürlerimi sıralıyordum. Kapanan kapı sesiyle gerçekliğe döndüğümde arkadan belime sarılan kollar ile nefesimi tuttum. Güçsüzce kolları arasında durduğumda boynuma öpücükler konduruyor, kokumu içine çekiyordu.
"Çok özledim seni, omega'm.."
Öpücüklerini dizmeye devam ederken kolları arasında döndüm ve yüzüne baktım. Alnımızı bir birine yaslarken aldığı nefesler dudaklarıma çarpıyordu. Heyecandan dilimi dudaklarım üzerinde gezdirirken derin bir nefes aldım.
