16. Bölüm

648 53 224
                                    

Önce vote sonra hikaye okunma sayısı ile oy verenler arasında çok fark var lütfen alttaki yıldızı parlatalım vote sınırı dolunca bölüm gelecektir bilginize... Şimdiden keyifli okumalar dilerim 🥰

Vote:100

...Emin: Songül!

Songül: Sana soruyorum neyden haberim olmayacakmış benim? Ne saklıyorsun benden?

Emin: Şey.. Songül ben sana söyleyecektim aslında ama önce herşey kesinleşsin istedim. Gel otur anlatıcam.

Songül: Burda dinliyorum seni anlat ne kesinleşecekmiş?

Emin: Onur denen şerefsizin yeri başsavcı ile peşindeydik ama bir türlü bulamayınca izini bulmak için birilerini özel olarak görevlendirdim bende bir an önce yakalamak için.

Songül: Sonuç peki bulundu mu?

Emin: Birini yakalamışlar emniyete getireceklermiş sorgu için bende gidip kontrol edicem.

Songül: Nasıl saklarsın bunu benden Emin bulsan napıcaktın adama?

Emin: Adalete teslim edecektim tabi Songül. Şuan olduğu gibi adam zaten emniyete götürüldü.

Songül: Tamam bende gelicem bekle hazırlanıyorum hemen

Emin: Songül gelmene gerek yok bak ben halledicem hepsini tamam mı sen bekle burda.

Songül: O şerefsiz oradayken benim burda oturup seni bekleyeceğime inanıyor musun gerçekten?

Emin: Hayır ama kalmak zorundasın Songül o adamla karşılaşmanı istemiyorum o yüzden sakladım zaten.

Songül: Emin geliyorum dedim lütfen hadi gidelim.

Emin: İnatsın inat. Tamam yürü hadi gidelim.

***

EMNİYET

Sorgu odasına doğru yürürken adımlarım geri geri gidiyordu. Emin'in elimi tutmasıyla bakışlarımı yerden kaldırmış onun maviliklerine bırakmıştım. Biran önce herşey bitsin istiyordum kapının önüne geldiğimizde yavaşça araladım kapıyı adım atacağım sırada Emin'in sesi durdurmuştu beni;

İstersen girme içeri Songül ben hallederim. Senin o adamla karşılaşmanı istemiyorum.

Hayır giricem eğer bir hesap sorulacaksa bunu yapmak benim hakkım Emin. Sen diğer odada bekle lütfen.

Ama..

Emin lütfen hemen girip çıkıcam zaten.

Peki Songül bunada peki.

Ben içeri girdiğimde Emin'de diğer odada camın arkasından beni izliyordu her ne kadar görmesemde hissedebiliyordum. Hissedemediğim şey ise bir zamanlar neredeyse evliliğe kadar ilerlediğim adamın şuan karşımda hiç pişmanlık duymadan bana gözlerini dikip öylece bakmasıydı. Önceden hayatımı nasıl mahfettiyse simdide hiçbir şey olmamış gibi karşıma çıkıp beni neredeyse ölüme sürükleyecekti ama başaramadı. Şuan karşısında oturmays bile iğreniyordum o pişkin suratını görmek... Derin bir nefes alıp tüm gücümü toplayarak karşısına oturdum daha tek kelime etmeden onun sesini duymak ona olan nefretimi bir kat daha arttırmaktan başka bir şeye yaramıyordu.

O- Hala yaşıyor olman beni üzdü.

S: Maalesef başaramadın beni öldürmeyi beni kaçırırken senin amacın neydi bilmiyorum ama şunu bil benim tek amacım seni o hücreye tıkmak olacak anladın mı beni!

O: O biraz zor be gülüm benim arkam hala sağlam biliyorsun yani boşuna hayal kurma.

S: Kim sana arka çıkar bu saatten sonra kendi ailen bile bıktı senden bak çevrene kimse var mı? Bir Allah'ın kulu var mı senin için üzülecek? Ben cevap vereyim yok neden biliyor musun çünkü sen hiç kimsenin sevgisini haketmiyorsun.

Aşkın DevrimiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin