Canlı bomba

221 20 6
                                    

Az önce kavuştuğum adam gidiyordu hemde ne olacağını bilmeden bir haber bile alamadan yüzünü bile belki daha göremeyeceğimi bildiğim adam gidiyordu ama vatanıma canım fedaydı eğer Allah bana böyle bir sınav verdiyse dayanaktım her ne olursa olsun dayanacaktım
***
Biz sarılırken Yusuf Burak ve Yavuz geldi Yusuf endişeli bir şekilde
" ne oldu bu haliniz ne "
Aras
" batırın şimdi hadi size gidelim "
İkimizinde gözleri kıpkırmızıydı o kendini zor tutuyor ben ise kendimi bırakmıştım ardından Yusuf yukarıda olduğunu üstümü değiştirdikten sonra oraya gelmemi söyledi üstümü değiştirip annemin yanına gittim
" anne "
" kızım ne oldu sana "
" bir şey olmadı ben Arasla olucam merak etme"
" bir şey olmadığına eminmisin"
" evet sadece bir arkadaşa üzüldüm "
" tamam yavrum görüşürüz "
Eğer annem gile söyleseydim nişanı atamamı isterlerdi çünkü Benim bu acıyı kaldıramayacağımı düşünüyorlardı ama söylemeyecektim ben bu acıya razıydım hemen üst kata çıktım kapıyı Yavuz açtı bende arasın yanına oturmuştum Yusuf
" bizde gelelim ne oluyorsak hep beraber olalım Zaten hep öyle olmadımı "
" olmaz kardeşim albay belirli kişleri seçmiş "
Yusuf çok üzgündü hayatımda onları böyle görmüştüm Burak elini yüzünü yıkamaya gitmişti yavuzunda gözleri kan çanağı olmuştu Aras birden
" olum böyle yapmayın gelirim belki başarırım"
Yusuf
" aynen ya niye hemen karalar bağladık "
Yavuz
" He ya bu gün büyük gün "
Burak
" ne yapalım hadi "
Benim kafamı dağıtmaya çalışıyorlardı ama nafileydi arasa dönüp
" ne zamana gideceksin "
" 4 saat sonra "
Ardından ortamı yine bir sessizlik sarmıştı Yusuf
" olum daha siz evleneceksiniz daha sonra çocuk olucak kirvesi ben olucam "
Yavuz
" olum ne kirvesi sensin kirvesi benim "
Burak
" hele Yavuz sende bir karar ver lan nikah şahidimi kirvemi "
Yusuf
" o zaman anlaşma yapalım ben Sadıç ım Yavuz sen nikah şahidi Burak sende kirvesi anlaşıldımı "
Hepimiz sonra gülmüştük Yusuf hep kafa dağıtmaya çalışıyordu 1 saat kadar oturduktan sonra kafam arasın göğsündeydi öyle dalmıştım
Arasın anlatımıyla
Nazlı yavaş yavaş gözlerini kapatmıştı Yusuf gidip ona pike getirmişti kıpırdayamıyordum çok sıkı sarılmıştı ardından Yavuz
" olum ne yapıcaksın "
" beyler durum bu ne olacağım belli değil size sadece şunu söylemek istiyorum ben eğer şeh-"
Burak
" sakın lan öyle bir şey olayım deme "
" olum dur lafımı bitireyim yonca abimin yanında abim ona bir şey çaktırmaz diyorumki eğer bana bir şey olursa şehit olursam nazlıya göz bebeğiniz gibi bakacaksınız onun üzülmesine asla izin vermiyiceksiniz eğer olurda nişanı atarsa ona saygı duyacaksınız hep yanında olucaksınız "
Burak.
" olum eğer öyle bir şey olursa Allah korusun Asena öyle bir şey yapmaz bunu hepimiz biliyoruz "
Yusuf
" gözüm arkada kalmasın kardeşim emanetin emanetimizdir kardeşimize gözümüz gibi bakıcağız "
Ardından hepsi sarıldı bana sonra onları odalarına gönderdim nazlıya sarıldım kokusunu içime çektim ama artık vakit gelmişti gitmem gerekiyordu yavaşça doğruldum sonra kalktı
" gidiyormusun "
Kafamı salladım artık onunla konuşamıyordum Yanıma gelerek bana sıkıca sarıldı sonra bana
" seni şehit olana kadar bekleyeceğim "
" seni çok seviyorum güzelim bunu bil ve hiç bir zamanda seni bırakmayacam "
Anlına bir öpücük kondurduktan sonra kapıya yöneldim Burak Yusuf ve yavuzdu onlarla vedalaşıp çıktım
***
Gözlerimi ağır ağır açtığımda kanepe de uyuyakalmışım tım dün ne mi olmuştu Aras gittikten sonra dördümüz sıkıca sarıldık sonra ben ağlamaya başlamıştım onlar bana teselli veriyorlardı öylece uyuyup kalmıştım kanepeden doğrulur doğrulmaz arası aradım açmamıştı ardından kanepeye oturdum Yusuf yanıma gelip
" bak Asena sen bizim canımız kardeşimizsin sen üzülme diye herşeyi yaparım yaparız yüzünü asma görevdeyken açamaz telefonu gönlün rahat olsun sana söz verdiyse geri dönecektir hadi toparlan "
Kafamla onu onayladım daha sonrasında kendi evime sesizce girdim çünkü annem gil uyanabilirlerdi kendi odamın kapısını açtım güllerle doluydu ve hepsini kokladım ardından arazın getirdiğini suya koyup kırmızının Yanyana baş ucuma koydum solmamışlardı hemen üzerimi giyip annem gile not yazdım karargaha gittiğime dair sonra Yusuf gil ile birlikte oraya doğru ilerliyorduk
" ben bir karar aldım "
Yavuz
" ne kararı "
Hepsi bana soran gözlerle baktı
" Artık hayatıma yüzü kapalı devam edicem "
Yusuf
" nasıl yani "
" yani yüzümü sizden başkası artık görmeyecek"
Burak
" niye bir şey mi oldu "
" bu yüz en son arasa güldü ve en sonda ona gülecek "
Dedim hepsi bir anda durup bana sarıldılar
Burak
" Asena sen bizim komutanım değil canımız kanımız herşeyimizsin "
Ardından hep beraber karargaha gittik yarbayın kapısını çalıp içeri girdim baş selamı verdikten sonra bana rahat emri verdi
" e oldu yüzbaşım "
" komutanım ben yüzümü açmamak istiyorum size sorun olmazsa "
" olmaz kızım ama gizli görevler "
" Yusuf üsteğmenim Burak üsteğmenim ve Yavuz üsteğemenim hariç kimseye açmam "
" tamam kızım sen bilirsin çıkabilirsin "
Dedikten sonra odadan çıktım üniforma mı giyip dışarı çıktım sadece gözüm görünüyordu ve ben bundan mutluydum ardından Yusuf ve Yavuz geldi yanıma
" işte komutanımız "
" Burak nerde "
" yarbay çağırdı onu "
" tamam hadi gidin giyinin bu arada maraz gil nerde selim Kemal nişanda da yoklardı "
" komutanım asenam çok aradık ama açmadılar "
" ben bir yarbayla konuşayım "
Tam giderken Burak yanımıza geldi
" komutanım Asenam nereye "
" yarbaya marazgili sorucam "
" ben öğrendim nerdelermiş "
" nerdelermiş "
Yavuz
" lan söylesene burda kendimizi yırttık "
" başka time acil sevkiyatla gönderilmişler hemen gönderildikleri içinde haber vermemişler "
Yusuf
" e komutanım Asenam ne olucak şimdi "
" bize bir bir tane yüzbaşı hariç 6 asker gönderirler bu gün yarın gelirler "
" gelsinler gelsinler "
Yavuz
" komutanım Asenam biz üniformaları giyip gelelim bir geziye çıkarız "
" olur 5 dakikaya burdasınız "
Onlar üniformalarını giymeye girmişlerdi tim dağılmıştı ama pes etmiyecektim toparlanacaktım elime baktığımda alyansımı gördüm normalde takılmazdı ama ben takmıştım ve hiç bir zamanda çıkarmayacaktım
Ardından yusufgil gelmişlerdi ve bir geziye çıktık arada bir bu şekilde çarşıyı gezerdik ve yürümeye başladık herkes bize bakıyordu Yavuz
" olum bu millette bir değişik burak lan bir bak hele maskem kaymış mı "
Burak arkasını dönüp baktıktan sonra Yavuz a yok anlamında başını salladı ardından bir kız ona çarptı 1 70 boylarında saçı kat kat kesilmiş çilli gözleri yemyeşil saçları açık kahveydi
Burak
" önüne baksana "
" ben mi önüme bakayım siz çarptınız bana siz önünüze bakmalıydınız "
" kızım sen çarptın bir de üste çıkıyorsun "
" kızım mı sen kim oluyorsun bana kızım diyorsun düzgün konuş "
" ismini bilmediğim için diyor olabilirmiyim acaba "
" yolda çarptığım her insana ismimi mi vereyim neyse sakinim sakinim sen kibar ol "
Kız derin bir nefes alarak
" ben uzman psikolog Asel nur ofisim hemen şu aşşağıda ihtiyacınız olduğu için sizi oraya davet ediyorum buyurun bu da kartım "
Dedikten sonra asel gitti Burak öylece kalmıştı bana döndüğünde
" benden size tavsiye kızlara kızım demeyin "
Yusuf
" oğlum asel bacım sana iyi koydu ha "
Burak
" olum hemen senin bacın mı oldu "
Yavuz
" masken açık olsaydı salyan akacaktı kardeşim"
Burak
" saçmalamayın lan sadece öyle bir tepki beklemiyordum "
Yusuf he he der gibi kafasını salladı ve yürümeye devam ettik ve bir kadın koşmaya başlamıştı üzerinde ise canlı bomba vardı

TEK KURŞUNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin