Gizli asker ( hazırlık )

182 18 5
                                    


" menzil al "
Hepimiz bir bacağımızın üstünde durup kadını isabet almıştık ve tam alnının çatından vurmuştum
" Yavuz bir baksana şu bombaya "
" emredersiniz komutanım "
Bizde milleti uzaklaştırmaya çalışıyorduk etraftaki insanlar hep bağırıyordu ve bir adam daha konuşarak gelmeye başlattı hemen yavuzu tutup koşmaya başladım ve bombayı patlattı ortalık yangın yeriydi millet koşturuyordu ve yerde bir tane bebek gördüm hemen onu aldım annesinin başı kanıyordu ve kolu kopmuştu
" iyimisiniz Yavuz Burak Yusuf "
" iyiyiz sen iyimisin "
" iyiyim hemen yardım çağırın "
Birbirimizi göremiyorduk sadece Yavuz'u karşıya attığımı görmüştüm bebek elimde ağlıyordu onu kolumda sallamıştım kulağım hala çınlıyordu ardından üç kişi gördüm koşarak gelip bana sarıldılar Yusuf
" iyimisin "
Burak
" bizi çok korkuttun "
Yavuz
" bir şeyin varmı "
" yok iyiyim "
Yusuf
" bebek "
Annesini gösterdim hepsi dağılmıştı ortalık yangın yeriydi bebeği Yusuf'a verdim
" hastaneye götür "
Ardından biz insanları kontrol ettik ve başka terörist varmı diye baktık etraf darma dumandı hemen etraftaki çocukları bir tarafa topladım bir tane çocuk vardı yukarıya bakıyordu elindeki uçup giden balonlara ve bir adam iki kolundan silahla koşmaya başladı hemen çocuğun önüne koşmaya başlamıştım ama yetişmemiştim hemen silahımı çıkarıp sıkmaya başladım ve çocuğa ulaştığımda başımda bir kurşun yerde sayıklıyordu
" anne bende melek olmaya geliyorum "
Çocuk aynı arasa benziyordu yüzü ve kendimi tutamayıp çocuğun başını kucağıma aldım ve ağlamaya başladım ve bir amca gelip omzuma dokundu bağırarak
" kalk kalk ülkemin aseanası kalk ta bozkurtluğunu göster kalk ta yer titresin kalk onlara boy eğme onları mutlu etme kalk "
Ve hemen toparlanıp ayağa kalktım amcaya baş selamı verip silahımı alıp aşşağı doğru yürümeye başladım bizim böyle milletimiz varken bize bir şey olmazdı ardından Yusuf telsizle
" iyimisiniz "
" iyiyiz ambulanslar nerde "
" geliyorlar sen nerdesin "
" aşağı iniyorum "
" tamam geliyoruz "
Aşağı indiğimde gelen timi gördüm ve onlara
" yüzbaşı Asena nazlı Akay "
" yüzbaşı Murat Aslan "
" Aslan aşağıya bir ekip gönder etrafta hala olabilirler sağlıkçı varmı burda "
" teğmen Melih asır Yozgat komutanım "
" asır yukarıda çok yaralı var sağlık ekipleri gecikebilir git yardım et "
" emredersiniz komutanım "
" aslan ben aşağı iniyorum burası sizde "
Ardından aşağı kontrol etmek için gittim yanımda Burak Yusuf ve Yavuz vardı
" komutanım Asenam iyimisin "
" iyiyim Yavuz "
" iyi hissetmiyorsan oturalım su iç "
" su olur "
Ardından suyu verip önüme geçtiler bende suyu içerken yüzbaşı Aslan geldi
" çekilin "
Yusuf
" olmaz komutanım yarbayın emri yüzünü göremezsiniz "
" siz görüyorsunuz ben mi göremiyicem lan çıkın "
Maskemi kapatıp önlerine geçtim
" ne oluyor "
" yüzünü kimse göremezmiş ama bu lavuklar görebiliyor "
" aynen Aslan görüyor sen kimsinde sana yüzümü göstereyim rütbe olarak büyük olabilirsin onlarda senden akılla öndeler benim askerlerime kelimelerini seçerek konuşacaksın tek onlar görebilir anladın yoksa anlatırız hadi barut "
Ardından bombanın patladığı yere doğru yürüdük ben önde onlar arkada yürüyordu Yusuf
" sen girmeseydin ben halledecektim "
" boş ver ben varım canım canınıza canınız canıma emanet "
Maskenin arkasında sırıtıyorlardı aradan olay yerine gittik ve bir tane kadın doktorun başı döndü ve hemen Yusuf tuttu
" iyimisiniz "
" iyiyim teşekkür ederim tansiyonum düştü galiba "
Ardından ben
" Yusuf su ver "
Kadın benim sesimi duyduktan sonra
" siz kadınsınız "
" evet "
" ne gurur verici ülkemizde böyle insanlar görmek yardımın için teşekkür ederim "
" Estağfirullah sizin gibi insanlarda gurur verici böyle sağlıkçılar görmek çok güzel "
" isminiz ne acaba "
" Asena nazlı sizin "
" bence sizi bırakmalıyız bende yazgı burda numaram bir şey olursa ararsın "
" tabiki yazgı şurdaki amcaya baktınmı "
" evet elimden geldiğince hızlı olmaya çalışıyorum "
Başımı sallayıp diğer insanlarla ilgilendik herkes darma dumandı herkesin kalbi sızlıyordu o gün Aras hiç aklımdan çıkmamıştı kötü bir şeyler olmuş gibi hissediyordum 2 saate yakın oradakilere yardım ettik ardından bir bağırma sesi geldi
" yardıma gelin "
Hemen Yusuf'la ben koştuk bu yazgıydı
" ne oldu "
" kadın hamile ve ambulansların hepsi gitti doğurmak üzere "
" ne yapıcaz "
" mecbur burda doğurtucam "
" yapabilirmisin "
" yapmak zorundayım bana sıcak su ve bez bulmanız lazım "
" Yusuf hadi "
Yusuf bir hızla koştu bende ordaki kadınları topladım hepsinin onların başına yuvarlak bir şekilde dizdirdim kimse görmemeliydi ardından Yusuf bağırdı
" komutanım"
Çemberin içinden çıkıp
" tam zamanında "
Eşyaları yazgıya götürdüm ve kadın bağırmaya başladı ıkın diyordu yazgı . kadın çok can çekişmişti ve sonunda bir ağlama sesi geldi yazgı bebeği kucağıma verdi ve aniden bağırmaya devam etti
" çok kan kaybediyor hemen kana ihtiyacımız var ambulans gelmedimi hala "
" yok "
" annesi ölücek "
" bir şeyler yapamamız lazım "
" kan vericez "
Hemen koşarak çemberin içinden çıktı ve yerde duran cam parçasını eliyle kırdı eline alarak kanları sordu 4 kişinin kanını alıp ve kadının kanını alıp birleştirdi ve sonunda bulmuştu
" sıfır Eranş negatif kana ihtiyacımız var kimsenin yok mu "
" komutanım benim kanım "
" yazgı Yusuf'a gidelim "
Ardından Yusuf pür dikkat yazgıyı izliyordu yazgı hızlı hızlı serumu takıp kan aldı ardından serumu kadına taktı bebek ise hala benim kucağımdaydı gözlerini bana doğru hafif açtığında masmavi iki çift göz gördüm bebeği yüzümü doğru tutup kokusunu çektim derler ya cennet kokusu öyle bir kokuydu ardından yazgı yanıma geldi
" ambulans geldi bebeği götürmeleri lazım "
Ardından bebeği yazgıya verdim sonra etrafı kolaçan etmeye başladım
Yusuf'un ağzından
Biz nasıl can kurtarıyorsak oda kurtarıyordu hemde hiç pes etmeden hırslı bir o kadarda naifti kolumdaki pamuğu attıktan sonra yazgı yanıma geldi
" al bunları iç tansiyonun düşebilir ayrıca teşekkür ederim sana artık iki borcum var "
" gerek yok ne borcu "
" başım dönerken tutun beni eğer düşseydim kafama darbe alabilirdim diğeri ise eğer senin kanın olmasıydı bu bebek hayatına hep öksüz hemde yetim olarak devam ederdi "
" ben sadece görevimi yaptım bir karşılık beklemeden "
" yeniden tanışmak isterim ben yazgı sel "
" Yusuf "
" bak Yusuf eğer bunları yemessen bende kendimi kötü hissederim "
Ardından elime verip gitmişti bana ne oluyordu toparlan lan kendine gel ardından Yavuz yanıma geldi
" Yusuf Yusuf hişşt"
" ne var lan "
" Asena'yı bulamıyoruz "
" ney "
" Burak'ta yok ortalıkta "
" beraber olmasınlar "
" telsizde cevap yok "
" hadi bir aşağı bakalım "
" elindekilerlemi "
Birden elime baktığımda bir tane çilekli kek bir de meyve suyu vardı onları arkamdaki çantama atıp devam ettik

TEK KURŞUNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin