YORGUN(FREENBECKY)

6

Yanaklarında ki ellerimin üzerine ellerini getirip tuttu ve yavaşça ellerimi indirdi. Bir adım geriye adımladığında yanlış yaptığımın farkındaydım.

"Bunu yapma"

"Freen-"

"En büyük engelim olma"

"Senin için bir engel miyim?"

"Becky, benden uzak dur. Kafandaki düşüncelerden vazgeç seni incitmek istemiyorum."

"Beni şuanda daha çok incitiyorsun"

"Bu konuyu kapatacağız ve bu bu konuda ki son uyarım olacak. Hayatını yaşa ve önümden çekil. Kafamda seninle ilgili bir planım yok bana sadece ayak bağı oluyorsun. Benim için üvey kardeşten daha fazlası olamazsın. Eğer zorlarsan senin için sonu iyi olmaz"

"Sen hayatımda gördüğüm en iğrenç insansın!"

"Bende bu olmak istiyorum. Benim hakkımda hep böyle düşün"

"Kafanda ne plan var bilmiyorum ama eğer aileme zarar verirsen, seni bitiririm Freen."

Gülmeye başladığında aynı bir psikopat gibiydi. Bir adım attığında iki elini omuzlarıma koydu.

"Ailemize zarar vermeye niyetim yok küçük kardeşim"

Ailemizi derken imalı bir şekilde söylemişti. Giderek şizofreni mi oluyorum bilmiyorum ama Freen'in bu tavırları bana mantıklı gelmiyordu. Kesinlikle birşey planlıyordu.

"Bu saatten sonra asla ve asla yakınında göremeyeceksin beni Freen. Sen gelecekte olabilecek bütün güzel ihtimalleri kendi elinle yok ettin."

Bu sefer onu beklemeyecektim kendi başının çaresine bakacak kadar büyüktü çünkü. Sanırım hayatım boyunca ilk defa birinden bu kadar etkilenmiştim. Daha önce flörtlerim olmuştu ama ilişki boyutuna hicbir zaman gecmemisti.

Bu gece yakın arkadaşım Irin'in evine gitmeye karar vermiştim. Ona mesaj attıktan sonra bizimkilere de mesaj atmıstım. İlk başta sorgulasalar da sonrasında birsey dememişlerdi.

Irin'in yalnız kaldığı villasına geldiğimde kapıda bekliyordu. Üstüme atladığında onu taşıyamadığım için yere düştük.

"Sözde boks yapıyorsun ama taşıyamıyorsun beni"

"Ya ne alakası var aniden atlanır mı öyle"

"Hastalıkta sağlıkta ağırlıkta zayıflıkta kan kardeşiz biz"

Irin'in saçmalığına göz devirip içeri girdim.

"Bir dakika bir dakika bana bir dönsene sen"

Irin'e döndüğümde elleriyle yüzümü incelemeye başladi.

"Sen ağladin mı?"

"Yoo nereden çıktı?"

"Ben anlarım otur ve ne olduğunu anlat hemen"

"Birşey yok Irin"

"Şeyi hatırlıyor musun Dosdos'u?"

"Tamam tamam anlatıyorum"

Dosdos Irin'in büyük sopasıydı şaka yapmıyorum kullanması gerektiği yerde mükemmel şekilde kullanıyordu.

"Biliyorsun eve Bay Lee'nin Taylanddaki öz kızı yerleşti."

"Seksi Freen Sarocha Chankimha'mı?"

"Seksi kısmını çıkarırsak evet"

"Senin dilin yanmış ne oldu anlat"

"Biz 2 kere öpüştük"

"Ne!!! Nasıl? Nerede? Seviştiniz mi?"

"Sakin ol bir dinle lütfen"