(4 yıl sonra)
"Hadi gel"
Kendinden sadece birkaç santim kısa sevgilisinin tuttu elinden. Deniz kenarına adımlarken ikisi de huzur doluydu. Minho tuttuğu elin sahibine baktı. Gülümsedi biricik aşkına. Jisung yavaş adımlarla gidiyordu çünkü gözleri bağlıydı. Minho ona bir sürpriz yapacağını söylemişti.
"Ya aşkım hadi!"
"Tamam gel bakalım"
Jisung'un arkasına geçip bağladığı kumaşı çıkardı gözünden. Jisung'un gözleri aydınlığa kavuştuğunda inanamadı gördüğüne. Denizin vuran rüzgarı saçlarını karıştırırken, büyük bir gülümseme verdi yanına gelen Minho'ya. Mutluluktan dolmuştu gözleri.
"Minho..."
"İlk tanıştığımızda, 'en çok yapmak istediğim şey sevgilim olursa onunla deniz kenarına gitmek' demiştin"
"Unutmamışsın..."
"Herşeyi unuturum, seni ve sözlerini unutmam"
Çok geçmeden karşısındaki bedeni sarmaladı Jisung. Doya doya kokusunu içine çekti Minho'nun. Hava gün batımında yakınken, esen hafif rüzgar kumların üstündeki örtüyü uçuşturuyordu. Kimine göre deniz kenarında hazırlanan bu piknik tarzı sürpriz basit gelirdi. Ama Jisung için öyle değildi. Minho'nun yaptığı küçücük şey mutlu ederdi Jisung'u. Asla gözü yükseklerde olmamıştı.
"Hadi otur bebeğim"
Beraber örtünün üstüne otururken Jisung'un aklına geldi geçen tüm seneler. Şuan kendisi 23, Minho 24 yaşındaydı. Gençliğinin en güzel yılları Minho ile geçmişti. Onunla büyümüş, onunla mutlu olmuş ve onunla ağlamıştı. Ne olduysa onunlaydı.
"Hayatımdaki en mükemmel an olabilir"
Dedi Jisung yere bağdaş kurarak otururken. Minho gülümsedi ona.
İki genç aşık kahkahalarla dolu sohbet ediyordu. Rüya gibi olan bu anda ikisi de en baştaki gibi, çok aşıklardı birbirlerine. Ne kavgaları, ne yaşadıkları, ne de zaman ayırabilmişti onları.
Birbirine bağlanan kalpler ve ruhları kainatta hiçbir güç ayıramazdı.
Han Jisung. Herşeye rağmen gülümsemesini yüzünden eksik etmeyen, neşe dolu, ama bir o kadar da kırılgan bir gençti. Hayatı boyunca inanmazken aşka Minho'yu bulmuştu. Ailesi hep eşcinselliğin büyük bir günah olduğunu söylerdi.
Ama birbirleri için yaratılmış iki gencin ilişkisini Tanrı neden haram kılardı ki?
Jisung asla ailesi gibi olmamıştı. Cezası ne olursa olsun Minho'ydu tek isteği. Cehennem onu bekliyor olsa bile Minho ona bu dünyada cenneti yaşatmıştı zaten.
"Şarkı dinleyelim"
Dedi Jisung.
"Dinleyelim sevgilim"
Minho onayladığında Jisung telefonunu ve kulaklığını çıkarttı. Bir ucunu Minho'ya verdikten sonra diğer ucunu da kendi kulağına taktı. Açacağı şarkıyı biliyordu.
Friends.
Tanıdık melodi ikisinin de kulaklarına dolarken Minho'nun aklına attığı mesaj geldi.
'Bu şarkının anlamı sana söylemek isteyip korktuğum şeyler Jisung'
Gülümsedi. Yıllar önce attığı mesajı silmeseydi ne olurdu acaba? Daha erken mi sevgili olurlardı? Yine de pişman değildi. Jisung'un duygularından emin olmadan yapamazdı.
