Star Lovers

★24★

(2 gün sonra)

"Jisung herşeye alınıyorsun yeter ya!"

Durdum. Hastaneden eve dönmemizin ertesi günüydü. Nedendir bilmem Minho'nun dediği gibi alıngan olmuştum iyice. Şaka yaptığında alınıp onu da kırıyordum. Az önce dediğinde de haklıydı zaten. İlk tartışmamız da değildi bu. Hep bir şeyleri fazla kafama takıp büyüttüğümden oluyordu. Kırılmaya da gram hakkım olamaz bu yüzden.

Bir şey demediğimde hava almak için dışarı çıkacaktım. O sırada kapı çaldı. Gidip açtığımda el ele tutuşmuş Felix ve Hyunjin ikilisini gördüm.

"Artık sevgiliyiz!"

Felix'in neşeyle söylediğine karşılık gülümsedim. Sevinmiştim tabii.

"Cidden çok sevindim sizin adınıza! Geç bile kalmıştınız. Gelsenize içeri"

İçeri girerken Hyunjin gülümsüyordu fakat Felix kaşlarını çatmıştı. Hyunjin salona ilerken Felix konuştu.

"Bir şey olmuş"

"Ne?"

"Noldu bilmiyorum ama anlatmalısın. Ayrıca Minho ile ayrı durmazsınız siz"

Kafamı eğdim.

"Anladım ben gel mutfağa geçelim"

Mutfağa ilerlerken Felix kolumdan tutup konuştu Minho ve Hyunjin'e.

"Biz geliyoruz 2 dakikaya"

Giderken Minho'nun üstümdeki bakışlarını hissettim. Mutfağa geçtiğimizde tekrar konuştu.

"Noldu? Neden tartıştınız, anlat"

"Ciddi bir şey değildi. Şakasına yaptığı şeye alınganlık yaptım. O da öyle yaptığımı söyledi haklıydı"

Bir süre sessiz kaldı.

"Bak Jisung, alıngan olman senin suçun değil. Evet, sen de farkındasın bazen alınganlık yapabiliyorsun. Özür dilerim ama öyle olabiliyor"

'Sorun değil' dercesine kafamı salladım.

"Ama bak böyle olmak senin elinde değil sonuçta. Zamanla atlatmayı deneyebilirsin"

"Deneyeceğim"

Dedim sadece. Sonrasında Felix ilerleyip salona doğru seslendi.

"Minho! Acil buraya gelmen gerekiyor!"

Sahte bir telaşla söylemişti. Neden yaptığını anlamazken anında Minho ve Hyunjin gelmişti bile.

"Noldu?"

Felix hiçbir şey demeden Hyunjin'in de kolundan tutup konuştu.

"Kusura bakmayın"

Demesiyle kapının kapanıp kilitlenmesi bir olmuştu.

"YA LEE FELİX! AÇ ŞU KAPIYI!"

"Özür dilerim Jisungcum. Ama oradan barışmadan çıkmıyorsunuz. Ayrıca bütün ismimle seslenmen bir şey değiştirmiyor"

Alnıma elimi vurduğumda Minho döndü bana.

"Felixle mi konuştun?"

Eğik kafamı kaldırmadan onayladım.

"Hyunjin de benimle konuştu"

Yanıma yaklaşıp hafif mesafe bırakarak benim gibi sırtını tezgaha yaslamıştı. Stresten dudaklarımı kemiriyordum resmen. Dayanamayıp konuştum.