Siki Tuttu! -21

5.7K 679 5K
                                    

Dünyanın en saçma ficinin en saçma bölümünün en saçma düz yazısına hoş geldiniz amk lütfen bölümü sorgularken yazarın mallığın yüze vurmayınız.

"Strestesin Minho, sakin ol. Sssh. Alt tarafı rol yapacaksın, ne bu korku yav salak mısın sen?" salonun ortasında dönüyordum. Jisung gelecekti birazdan hala hasta olduğum yalanını söylediğim için. Ilık suyla ıslattığım havluyu kullanıp atmışım gibi gözüksün diye rastgele odamdaki bir sandalyeye fırlattım. Tahmini 40 dakika falan geçmişti. Ardından zil sesini duydum.

"siki tuttum..." dudağımı ısırarak kapıya doğru ilerledim ve sessizce kendi kendime mırıldandım.

"sadece olayı açıklayacaktım niye böyle bir aksiyona girdim ya! Şu huyumdan nefret ediyorum." kedilerimden dori kapıya doğru yaklaştı.

"sssh, içeri git!" sessizce uyardım onu. O da kuyruğunu sallaya sallaya 3 diğer arkadaşının yanına gitti.

Delikten baktığımda Jisung olduğunu anladığım beden elinde beyaz, büyük bir çanta ile gelmişti. Cihazlarla muayene etmeyi düşünüyordu sanırsam... Ah be pipim.

Yüzümü ekşittim ve kendimi hafif burkarak kapıyı açtım. Jisung açılan kapıdan içeri girerek bana izin vermedi ve kapıyı kapattı, yüzümü inceledi.

"iyi misin?"

"hmm hmm..." canımın yandığını belli eder gibi davrandım ve ona odamı işaret ederek yamuk bir şekilde odama ilerledim. Arkamdan geldi ve çantasını hemen yere koyarak tabureyi dönen sandalyenin önüne çekti, beni de dönen sandalyeye oturttu hızlıca.

"havlu sardın değil mi?"

"hmm hmm... Aldı biraz acısını. Ama hala acıyor.." üzülmüş gibi yaptım. Daha doğrusu çaresiz. Ah be, eski anılarım geldi aklıma.

"tamam, bekle." çantasını açtı ve içinden eskiden de taktığı şeffaf kağıt tarzı şeyi çıkardı.

"hassasiyet konusunda dikkat et." kağıt tarzı şeyi pipimin üstüne bıraktı, şeffaf şey gelin tülü gibi kaplamıştı haşmetlimi. Soğuk hissettiriyordu. Buz gibi.

Canımın acıdığını belli etmek için kafamı sağa sola çevirdim ve yumruklarımı sıktım. Ardından parmaklarını şeffaf şeyi tam oturtmak adına penisimin üstünde gezdirdi.

"ahh.. Şey, çok acıyor!" acı çekiyordum evet, ama bu yüzden değildi.

Herhangi bir acı hissetmezken, uzun süredir kimsenin dokunmadığı penisime hoşlandığım kişi dokununca -virüsten kıvranmazken- hafif yükselmiş olabilirim.

"sakin ol, geçecek." beni rahatlatmak adına penisimi kavradı ve şeffaf kağıdı çevresinde çevirdi. Yutkunduğunu da gözden kaçırmamak gerek.

Ağzıma ani gelen soluklanmayı tuttum. Derin bir nefes çektim sadece. O da elini çekti ardından.

"ne zamandır acıyor?"

"b-bu sabahtan beri!"

"bu sabah kendine dokundun mu?" anlamayarak suratına baktığımda 'ne var?' der gibi sallamıştı kafasını. Ben de 'hayır' anlamında kafamı çevirdim.

"kendini rahatlatman gerekiyor o zaman." Şeffaf şeyi kaldırdı ve taburesini önünden çekerek beni kışkışladı.

Ağzım aralıklı kalmıştı sadece. "ah! Onu yapabilecek güçte değilim, atlayalım lütfen..." açık penisime hava üflemek ister gibi elimle yel yaptım. Paşam da maşallah dimdik kalkmıştı. Eskiden pisa kulesi gibi yan kalkıyordu.

Acı Çeken Pipiler //MinsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin