Fiziğin Güzelmiş Aslında -Hyunin

23- korkuyorum hyung elimde değil.

I am a queencard

10 oy

◆•___________________________________•◆

Hyunjin...

Jeongin'i kucağıma alıp bahçeden çıktım. Felix'e benimle gelmesi için seslendim.

Hyunjin
"Felix!"

Felix
"Buyrun bay Hwa-. Jeongin!"

Hyunjin
"Benimle hastaneye gel."

Felix ile beraber evden çıktık. Jeongin'i arka koltuğa yatırıp ön koltuğa oturdum. Felix arka koltuğa binip Jeongin'in başını bacağına koymuştu.

Arabayı çalıştırıp hızlıca hastaneye sürmeye başladım. Korktuğumdan o kadar hızlı suruyordum ki diğer sürücüleri de korkutuyordum.

Hastaneye vardığımızda arabayı durdurup hemen indim. Arka kapıyı açıp Jeongin'i kucağıma aldım, Felix'de hemen arkamızdan inip kapıyı kapatmıştı.

Arabadan inerken bizi görmüş olduğunu düşündüğüm bir kaç hemşire sedye ile yanımıza gelmişti. Jeongin'i hızlıca sedyeye yatırdım.

Hyunjin
"Bir anda bayıldı. Kendini iyi hissetmediğini söylemişti, o hamile!"

Sonda ki dediğim şeye hemşirelerin hepsi bana garip garip bakmış sonra da sedye ile hastaneye girmiş. Bir odaya almışlar bizim girmemizi engellemişlerdi. Koridorda buraya doğru koşarak gelen doktora baktım, Jeongin'in hamile olduğunu bize söyleyen doktordu.

Küçük bir baş selamı verip odaya girmişti. Yere çöküp duvara yaşlandım
dizlerimi kendime doğru çekip başımı oraya gömdüm.

Felix galiba telefon ile konuşuyordu, Jeongin'in arkadaşlarını arıyor olmalı. Telefon konuşması bittiğinde yanıma geldiğini hissetmiştim.

Başımı kaldırıp ona baktım önüme oturmuştu.

Felix
"O iyi olacak bay Hwang emin olabilirsiniz."

Hyunjin
"Ya olursa Felix! Ya ikisinede bir şey olursa?"

Felix
"Olmayacak bay Hwang! Lütfen kötüyü düşünmeyin."

Hyunjin
"Kendimi kötüyü düşünmekten alamıyorum."

Felix
"Lütfen derin bir nefes alın bay Hwang, geleceği düşünün üçünüzü kendinizi, bebeğinizi ve Jeongin'i."

Düşündüm Jeongin'i, bebeğimizi ve kendimi ayni kareye koydum çok güzel duruyordu. İstemsizce gülümsedim.

Düşünce mi dağıtan şey Felix'in telefonu olmuştu, gözlerimi yerden çekip Felix'e baktım.

Ayağa kalkıp telefonu açmıştı. 3. Katta olduğumuzu söylüyordu büyük ihtimalle Jeongin'in arkadaşları.

Felix telefonu kapatıp koltuğa oturmuştu.

Bir kaç dakika sonra Felix'in ismini söyleyen bir kaç ses duymuştum. Başımı dizlerimden kaldırıp sesin geldiği yere baktım. 4 kişi buraya geliyordu Changbin, Chan, Chan'ın burada ne işi var?

Felix oturduğu yerden kalkıp ağlayan 3 çocuğun yanına gitmişti, sincaba benzeyen çocuğa sarılmış saçlarını okşamıştı. Seungmin ve Changbin'e de sarılmış Chan'a elini uzatmıştı.

Gözlerimi onlardan ayırıp başımı kollarıma yaslayıp kapıya doğru bakmaya başladım. Niye kimse çıkıpta ikiside iyi demiyordu?

Gözlerimden tekrar yaşlar akarken. Koluma sildim.

Bir anda omzumda bir el hissedince irkilmiştim. Başımı oraya çevirdim Chan'dı.

Yerden kalkıp ona döndüm. Kollarını sırtıma dolayıp beni kendine çekmişti, onun sarılışına karşılık verip başımı omzuna gömdüm.

Ben ağlarken o saçlarımı okşuyordu.

Chan
"Ağlama ikiside iyi olacak."

Başımı omzundan kaldırıp burnumu çektim.

Hyunjin
"Korkuyorum hyung elimde değil."

◆•___________________________________•◆

Kısa oldu bölüm.