Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Merdivenleri hızlıca çıkmaya başladı genç kadın.Elinde telefonunu sımsıkı tutuyor,gelecek herhangi bir aramaya anında cevap vermek istiyordu.İhmalkarlığından kaynaklabilecek bir hataya izin vermek istemiyordu.
Ulaştığı kata geldiğinde başını sağa sola çevirmişti birileri var mı diye.Kimse ortalıkta yoktu etrafı gereksiz bir sessizlik bürümüştü.Genelde bu koridor Yotsuba'nın işlerini yapmak yerine aylaklık yapan bir ton adamla dolu olurdu ama herkes çil yavrusu gibi dağılmıştı.Lisa'nın aklına geln ilk benzetme bu olmuştu.
Az da olsa hissettiği enerji ile adımları duraksamıştı.Bu tanıdık hissin ne olduğunu çözmeye çalışıyordu.Mutlu hissetmiyordu ama içi karamsarlıkla da dolmamıştı.Gri bir ince çizginin üzerinde yürüyormuşçasına adımlarına dikkat etmiş hedefindeki odanın önüne geldiğinde kapı kolunu sıkıca kavramış ve büyük bir kuvvetle açmıştı.
Kahverengi gözleri ilk olarak sandalyesinde oturan Yotsuba'yı bulmuştu.Şişman adam karşısındaki gördüğü genç kadınla sinirlenmiş,elini masaya vurarak ayağa kalkmıştı.Eliyle Lisa'yı işaret ediyor,ağza alınmayacak hakaretler ediyordu ama genç kadın bunları umursamamıştı.Çünkü bakışlarını Yotsuba'dan çekmiş,odadaki diğer iki adama şaşkınlıkla bakıyordu.Bakışları birinden diğerine gidip gelirken onların burada ne aradığını düşünüyordu ama aklı çalışmıyordu.Beyninden vurulmuşçasına boş bakışlarını ikisinin üzerinde geziniyordu.
"Lisa-chan"
İpek gibi olan sesi tüm odaya yayılmış,genç kadının ürpermesine sebep olmuştu.Bunu farkeden adam ise oldukça keyiflenmişti.Suguru Geto'nun çekik gözleri Lisa'nın şaşkınlıktan bembeyaz olmuş suratında ardından üzerinde ona bol gelen siyah tişörtte gezinmişti.Burnuna gelen tanıdık koku,eskiden olan tatlı anıları aklına getirmişti.
"Siz tanışıyor musunuz?"
Yotsuba konuşmasına bu soruyla ara vermişti.Geto düşünür gibi yapmış ardından olumlu bir şekilde soruyu cevaplamıştı.Detaya girmemiş ya da Lisa için af dilememişti.Olanlar umrunda değildi,onun kaderini Yotsuba'ya bırakmıştı.
"Sen ne cüretle karşıma çıkarsın?!Ölmek için mi buraya geldin!" diye kükredi Yotsuba.Lisa'nın ayağına kadar geleceğini tahmin edememişti.Lee ve onu bir yerlerde saklandığını düşünmüştü.
'Başarısız' görevlerinden sonra müşterileri olan Bay Tatsuki'nin belediye adaylığı düşmüş bu durumda Yotsuba'yı da tehdit ederek onu da yanında götüreceğini söylüyordu.Yotsuba,bütün belgelerin ima edildiğini söylese de adam ona inanmamıştı ödediği tüm parayı geri istiyordu.İşin en komi tarafı,paranın göz ardı edilemeyecek bir kısmını Lee almıştı.
"Lee'nin nerede olduğunu ben de bilmiyorum." dedi Lisa.Cümleleri ezberlemiş,nerede ne söyleyeceğini biliyordu.Buraya gelmeden önce Lee ile detaylıca konuşmuşlardı.Lisa kendini ortaya atarak dikkat çekmeye çalışıyordu, bu sayede genç adam tüm planını yapmada zorlanmayacaktı.Onun için zaman kazanmak gerekiyorsa,Lisa bunu yapmaya hazırdı.
