19

653 49 11
                                    

3 gün sonra

jungkook × jaehyun

jungkook
lalisa ile konuşmaya gidiyorum
stres oldum

jaehyun
niye bu kadar bekledin?

jungkook
cesaret edemedim

jaehyun
hadi git konus
bol sans 🤜🏻🤛🏻

Boy aynasında kendine baktıktan sonra derin bir nefes verip karşı daireye gitmek için evinden çıktı. Çok stres olmuştu. Lalisa'nın tepkisinden, daha doğrusu fikrinin değişmemesinden onunla konuşmak istemediğini söyleyeceğinden, korkuyordu. Yine de bütün cesaretini toplamış şimdi Lalisa'nın kapısının önünde duruyordu. Saat çok geç değildi. Haberi yoktu ama evdedir diye düşündü.

Zile bastı. Bir süre çalan zili dinledi. Kapı açılmayınca tekrar bastı. Bekledi, bekledi, bekledi. İçeriden havlayan köpeğin sesini duydu. Köpek gittikçe kapıya yaklaşıyordu. Jungkook tekrar zile bastı fakat yine açan olmadı. Köpek kapının önünde durmak bilmeden havlıyordu. Jungkook'un göğsü daraldı. Kötü bir his oluştu içinde. Durduğu yerde huzursuzlandı.

"Lalisa lütfen açar mısın? Sadece konuşmak istiyorum, lütfen." diye seslendi. Ne içeriden Lalisa'nın cevabı geldi ne de kapının önündeki köpeğin havlaması kesildi.

Jungkook yaşadığı huzursuzluğa daha fazla dayanamayıp Lalisa'yı aramaya başladı. Telefonu kapalıydı. Başına kötü bir şey mi geldi diye düşündü. İyice telaşlandı. Rehberine girip Jaehyun'u aradı.

"Jaehyun, Lalisa kapıyı açmıyor. Köpeği içeride hayvan havlamaktan perişan oldu resmen. Telefonunu da aradım ama kapalıydı. Ne yapmam gerekiyor?"

Jaehyun arkadaşının telaşlı gelen sesini sakinleştirmeye çalıştı.

"Önce sakin ol istersen Jungkook. Kız evde değildir. Akşama gelir tekrar bakarsın."

"Yok olmaz. Çok huzursuz oldum. Başına bir şey gelmemiştir değil mi?"

"Evde olsa neden açmasın? Hem de evde ne olabilir? Boşuna panik yapıyorsun şu an."

"Ne bileyim Jaehyun. İnsanın nerde başına ne geleceği belli olmuyor. İçeri girmem gerek. Kapatıyorum şimdi. Çilingiri arayacağım gelsin açsın kapıyı."

"Jungkook saçmalama amınakoyim. Kızın evine hırsız gibi dalacak mısın?"

"Jaehyun çok huzursuz oldum diyorum. Ya yardıma ihtiyacı varsa?"

"Ne desem dinlemeyeceksin zaten. Tamam çağır. Umarım bide bunun yüzünden fırça yemezsin."

Jaehyun Jungkook'un burnunun dikine gitmesinden nefret ediyordu. Arkadaşına yol göstermeye çalışıyordu ama ne yaparsa yapsın Jungkook kendi bildiğinden vazgeçmiyordu. Yine aynı şey olmuştu. Jaehyun, Lalisa'nın Jungkook'u en azından biraz bile olsa bastırmasını, bazı hareketlerini domine etmesini umuyordu. Belki arkadaşı adam olurdu.

Jungkook dediği gibi yapıp çilingir çağırmıştı. Köpek önceki kadar havlamıyordu. Seslerden anladığı kadarıyla evin içinde koşturup tekrardan kapının önünde durup havlıyordu. Jungkook'u telaşlandıran şey de bu köpekti ya zaten. Hayvan belki de hiçbir şey yapamadığı için kapının arkasındaki adamdan yardım istiyordu. En azından Jungkook böyle düşünmüştü.

Yaklaşık 20 dakika sonra çilingir elinde alet çantasıyla asansörden indiğinde Jungkook hızla adamı çağırdı.

"Burası buyrun."

"Yalnız telefonda sizin daireniz olmadığını söylediniz. Bunu yapmam yasal değil. Başıma iş açılmasın sonra?" adam soru sorar gözlerle karşısındaki gence baktı.

"Yok ağabey gelmez başına bir şey, kız arkadaşımın evi. Kızın başına bir şey gelmiş olabilir lütfen acele et."

Çilingir daha fazla soru sormadan alet çantasından çıkardığı birkaç parça aletle kapının kilidiyle uğraşmaya başladı. Jungkook stresten durduğu yerde bacağını sallayıp dudaklarını yemeye başlamıştı.

Birazdan Lalisa'nın vereceği tepkiden haberi yoktu tabii.

Adam kapıyla uğraşmaya devam ederken katta duran asansörün sesi yankılandı. Yorgun argın evine gelip dinlenmeyi düşünen Lalisa kapısının önündeki iki adamı görünce sabır dilercesine gözlerini kapattı.

"Jeon Jungkook. Ne yaptığını sanıyorsun?" Lalisa'nın sert ve bir o kadar sinirli çıkan sesiyle Jungkook neye uğradığını şaşırdı.

Çocuğun az önceki stresi tamamen gitmiş karşısında Lalisa'yı sapasağlam gördüğü için rahatlamıştı. Kafasındaki şapka yüzünden yüzüne gölge düşen kızın kaşları çatıktı. Ne olduğunu anlamadan kendini Jungkook'un kollarının arasında bulunca daha da çatıldı.

Bu ani sarılma Lalisa'nın kalp atışının ritmini bozmaya yetmişti.

Jungkook bir elini kızın belinde tutarken diğer eliyle de arkasında kalan saçlarını okşuyordu. "Tanrı aşkına Lalisa! Neredesin sen? Ödüm koptu başına bir şey geldi diye." Kızı azarlar gibi konuştuğunda Lalisa kendini geri çekti.

"Sen napıyorsun ya? Neden kapımı açtırmaya çalışıyorsun?" Jungkook'un arkasında duran adama baktı. "Kusura bakmayın beyefendi evin sahibi benim siz gidebilirsiniz." Adamın karşısında 90 derece eğilip özür diledi. "Çok üzgünüm tekrardan kusura bakmayın." Jungkook yüzünden adama mahçup olmuştu.

Adam anlayışla başını salladıktan sonra aletlerini toplayıp iki gencin yanından geçip gitti.

"Lalisa lütfen konuşalım. Sadece 5 dakika."

"Jungkook sen iyi misin? Ne demek evime girmeye çalışmak sen kafayı mı yedin?" kız sinirle gözlerine baktı.

"Zile bastım kaç kere. Ayrıca aradım da telefonun kapalıydı. Köpeğin susmak bilmedi. O kadar çok havladı ki onun yerine ben yoruldum. Ben de başına bir sey geldi diye düşündüm. Sapık değilim tabii ki, evine girmeye çalışıyordum ama düşündüğün gibi değil."

"Şarjım bittiği için telefonum kapandı. Bir daha böyle bir şey yapma. Gözünün önünde yardıma ihtiyacım olsa bile senden yardım istemiyorum. Artık seni görmek istemiyorum Jungkook."

Konuşurken bir yandan da anahtarlarını arayan kız yine düşünmeden cümleler kuruyordu. Jungkook hayal kırıklığına uğramış gibi baktı.

"İzin ver bi kendimi açıklayayım sana. Yapma, böyle olmak istemiyorum. Ne dersen de kabulüm ama önce lütfen konuşmama izin ver. Eğer ikna olmazsan söz veriyorum seni rahat bırakacağım."

Lalisa çoktan anahtarlarını bulmuş az önce çilingirin açmak için uğraştığı kapıyı açıp Jungkook'a bakmadan içeri adımlamıştı. Jungkook öyle beklerken kız yüzünü çevirdi. "Biz neyiz ki bana açıklama yapmak istiyorsun? Karşı komşuların birbirinin üstüne bu kadar düşmesine gerek yok." diyip Jungkook'un ne diyeceğini beklemeden kapıyı suratına kapattı.

Jungkook keşke sana güvenebilseydim de kalbimi tamamen senin için açabilseydim. Gözlerindeki hayal kırıklığı için senden özür dilerim ama ya benim hayal kırıklığım ne olacak?

daire 501, liskookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin