Baran güzel bir parti düzenledi ama toplaması yine biz kızlara düştü. Gece 2 de herkes gidince paşa paşa bos bir şiselerini , cips posetlerini ve aklınıza gelebilecek her şeyi topladık. Yorgunluktan gece 3 de Gamze koltukta , Canan iki minderin üstünde yerde , Yaren benim yatağımda bende annemlerin odasında sızıp kalmışım. Alarmın sesiyle yataktan fırlayıp odama koştum. Rafet Bey son uyarısını yapmıştı. Bir daha geç kalırsam artik tost yağlamak gibi bir işim de kalmayacaktı. Odamda hızlıca beyaz kazak siyah pantolonu giydim , yüzümü bile yıkayamadan evden koşarak indim. Kızların yorgunluktan ruhu bile duymadı.
- Kaç yaşına gelmişsin , evlilik çağında bir kizsın. Hadi üniversite okumadın anan baban da mi sorumluluk sahibi olmayı öğretemedi! Benim senin gibi temellerle işim yok , defol git İrem Hanım
- Başını kadınlardan kaldıramayan adama da bak sen. Benim aileme laf söylemek sana mı düştü bey amcacım. Saçına beyaz düşmüş benim gibi kızların peşindesin. Ne var biliyor musun ? Ucuz yağlarını kullanmaktan bıktım tazminat falan da istemiyorum.
- Benim o ucuz yağlarımı parfüm niyetine kullandın işte. Daha ne istiyorsun beleşe geçiniyorsun.
- Bence o yağları ilk önce sen üzerine sür , ter kokun geçer. Tezek gibi kokuyorsun !
Sinirden montumu almaya hızlı hızlı gittim. O terbiyesiz de ter mi kokuyorum diye çaktırmamaya çalışarak kendini kokladı.Sefam olsun bana iş mi yok edasıyla kapıyı çarpıp eve doğru gitmeye başladım. Evin sokağına döndüğüm zaman bir polis arabası ve kalabalık evimin önünde duruyordu. Adımlarımı biraz daha hızlandırdım. Kapının önünde ağlayan arkadaşlarımi görünce başımdan aşağı kaynar sular döküldü. Koşarak yanlarına gittim. Pısırık genç bir polis "siz İrem Yüce misiniz ? "
- Buyrun benim ne oldu ?
- Bakın... Şey sizin...
Adam konuşamayınca yanındaki orta yaşlı babacan bir polis araya girdi
- Anne babanız ve kardeşinizin ailesi araba kazası geçirdi. Arabaları anayolda sarhoş bir sürücü yüzünden iki takla attı. Doktorlar ne kadar uğraşsa da kurtarilamadılar.
- Ne ! Ama bu nasıl olur ? Hayır olamaz böyle birsey ! Bir yanlışlık olmalı!Gamze sen söyle olamaz böyle birşey. Onlar benim ailem bırakmazlar beni !
- Sss bak biz yanındayız. İrem sakin ol
Canan omuzlarımdan tutup sımsıkı sarıldı
-Canım bak biz yanındayız. Yalnız değilsin.
Gözümu hastanede açtım. Doktor sinir krizi geçirdiğimi bu yüzden buraya geldiğimi söyledi ve baş sağlığı dileyip odadan çıktı. Serumları kolumdan söktüm yalpalayarak odadan çıkmaya çalıştım. Ama Yaren ve Gamze beni bırakmadılar.
- Beni rahat bırakın. Nolur. Bırakın da acımı yaşayayım. Eve gelmeyin sadece yalnız kalmak istiyorum.
Gece 12'de beyaz kazak ve siyah pantalonumla sokakta yavaş yavaş yürüdüm. Montum yoktu ama üşümüyordum. Çünkü burnumda annemin kokusu sanki omuzlarımda babamın kolları vardı. Ablam sıcacık gülümsemesiyle bana bakıyordu sanki. İçim ısınıyordu. Soğuk değildi hava. Kışın ortasında içim yanıyordu. Yalnızdım. Bu koca dünyada yapayalnız kalmıştım. Bu büyük yerde dayanacağım bir ailem yoksa ben ne yapacağım? Kapıyı açtım. Kendimi annemle babamın yatağında buldum. İçimde daha önce hiç hissetmediğim bir acı vardı. Gözlerimi sımsıkı kapayıp yastıklarına sarıldım.
Cenaze işleriyle komşularım ilgilendi. Ben başsağlığı dileyen insanlara kafamı sallamakla yetindim. Sadece kafamı sallayıp içimdeki o acıyla baş başa kaldım.
