five

542 63 35
                                    

✦✦✦

"Dökül bakalım, Park Sunghoon. Hayırdır, ne bu haller?"

Jay'in boğazıma sarılacağını biliyordum. Ona anlatana kadarda beni rahat bırakmayacaktı. "Sorun yok sadece bir kaç gündür olanlar kafamı fazla karıştırıyor."

Yalan değildi. Her şeyi anlatmaya da gerek yoktu zaten. O an aklıma bir şey vurdu. Sunoo, bizimkilerden sakladığım ilk karmaşamdı.

"Kim Sunoo bir kaç önce hayatımıza girip mahvetti. Şu çocuk." diye sinirli haliyle bardaktaki son vodkasını kafasına dikti Jay.

"Hayır, Sunoo değil bunu yapan." Heeseung dalgınca konuştu. Ağzına biraz bile alkol sürmemişti bugün. Dalgındı Jake ve Jungwon'u eve bıraktığınızdan beri.

"Niye savunuyorsun onu?"

"Savunmuyorum. Bunu görmemek için aptal olmak gerekmiyor. Biraz daha kavramlı ve geniş düşün Jay. Sadece Jungwon'nun gözünden bakma olaylara. Ona bakılırsa Jungwon bile kendisinden emin değil."

"Ağır konuşuyorsun." Araya girmem lazımdı. Birde bizim aramızda bir kavgaya hazır değildim. Şükürler olsun ki Jay umursamadı dediklerini. Başka bir noktaya odaklandı o.

"Ne demek Jungwon kendinden emin değil. Beyler, bir şeyler biliyorsanız dökülün. Kimsenin bize bir şey anlatacağı veya açıklayacağı yok gibi. Aralarında sürüklenip duracağız sadece. Sevgilim olsa bile birinin beni sürüklemesine müsade etmem."

Son lafında Heeseung'a baktı. Güldü Heeseung ve elini Jay'in saçlarına daldırıp karıştırdı. Başını onun başına yaslarken Jay'de güldü onunla. Uzaktan onlara bakan beni görünce öbür koluyla beni yaklaştırdı kendilerine. Kısaca durduktan sonra ayrıldık.

Aile.

Hissettiğim tek şey aileydi.

Ne olup geçerse başımızdan, yine birlikte kalacaktık. Bu üçlü yine Kuş Zehri yapacak, yine kantinde oturup etrafa kötü bakacak, ona buna sataşacaktı. Böyle kalacaktık biz.

"Şimdi dökülün." Jay yine eski moduna döndü.

"Sunoo ile Jungwon'nun ilişkisi zaten iyiydi bence. Jake'den daha yakın oldukları belliydi ve Jake sorun etmiyordu bunu. Üçü birlikte mutluydu aslında, yanlış mıyım kardeşim?" diye kendimi onaylatma ihtiyacı duydum. Onayladılar da zaten. Emindik bundan.

"Daha sonra Jake'in kendi sorunları çıktı."

"Takımda sorunlar yaşıyordu." Hemen tamamladı Heeseung'u Jay ve devam etti. "Takımda bir çocuğun onunla uğraştığını söylüyordu."

"Bizde boyunun ölçüsünü almaya gittik Niki Bey'in."

"Riki ismi ağır abim." diye düzelttim Heeseung'u. Gülmüştük kendimizce. Ajanlar gibiydik şuan.

"Başta çocuğun bizden küçük olduğunu söyleseydiniz geçirmezdim oğlum yumruğu çocuğa." dedi Heeseung koltuğa yayılırken. Locada, rahat koltuklardaydık. Eline biraz kuruyemiş aldı masadan ve devam etti.

"Çocuk bir sorun olmadığını söylediğinde ve Jake ağzımıza sıçtığında özür niyetli kantinde yemek ısmarladık. Sunoo'da vardı."

cinnamon boy, enhypen Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin