thirteen

504 49 49
                                    

yukarıda her şeyi izleyen kuştan;

✦✦

"Demek öyle. " dedi Niki, Sunoo'nun yaptığı tatlıdan bir dilim daha aldı.

İkilinin anneleri nöbettelerdi ve gece boyunca hastahanede olacaklardı. Bu da demek oluyordu ki, beraber geçirilen bir gece olacaktı. Genelde Niki'lerin evinde takılırlardı çünkü Niki'nin yatağı büyüktü ve odasında televizyon vardı. Ama bu sefer Sunoo'nun evindelerdi.

Çünkü Sunoo meyveli pasta yapmıştı.

"Ne diyeceğimi bilmiyorum. Sadece gıcık oldum, fazlasıyla hemde." Niki yüzünü buruşturdu ve tabağını uzatarak bir dilim daha istedi.

Sunoo eve geldiğinden beri huzursuzdu. Çünkü kafası karışıktı.

Okula geldiği ilk günden beri flörtleştiği, ilgilendiği kişi, olan olaylar sonrasında garip davranıyordu. Değişken.

Özellikle iki gündür Heeseung'la yaşadıkları kafasını kurcalıyordu.

Sunghoon ve Heeseung en yakın arkadaşlardı!

Bu durumda Sunoo'nun düşeceği sıfat iyi değildi. Sunghoon'nun tavırlarını anlaması gerekiyordu. Onu çözmesi gerekiyordu. Her insan aynı değildi sonuçta, direkt tüm suçu Sunghoon'nun üstüne atamazdı. Tekrar bir şans vermesi en iyisiydi.

Heeseung'dan ise uzak durması gerekiyordu.

Akıl almak için olayları Niki'ye anlatmaya karar verdi. Heeseung'la arasında geçenler hariç tabii ki de.

"Ama seninde dediğin gibi Sunny, her insan aynı değil maalesef. Belki Sunghoon'la bunu konuşmalısın. Sana bir şeyler demesi gerekiyor. Sana güven vermeli."

"Sunny ne ya?"

"Jake, sana öyle söylemeye başladı."

"Bundan vazgeçmesi lazım o zaman." Ofladı Sunoo. Başı ağrıyordu. Düşünmemeliydi çok. Niki'nin çalan telefonu sessizliği bozdu.

"Jake arıyor." Niki telefonu açınca önündeki tabağı aldı ve yıkamaya koyuldu Sunoo. Masaya oturmuşlar, davlumbaz ışığının aydınlattığı mutfakta sohbetleri içlerini ısıtıyorlardı.

"Kapıdaymış, onu buraya davet edebilir miyim?" Niki çekinerek sordu çünkü gecenin bu saatinde Jake'i kapıda bırakmak asla istemezdi.

Ellerini kurulayan Sunoo, "Tabii ki de, sorman hata." dedi.

"Ve Sunoo," elleriyle hızlıca bir mesaj yolladı Niki. Jake'ydi. Ayağa kalkarak Sunoo'nun ellerini tuttu. "O biraz ailesiyle sorun yaşıyor. Bazen evde kalamıyor, bu yüzden bana geliyor. Yani-"

"Sorun yok. O iş bende." Sunoo onu anladığını belirtti. Niki onun saçlarını karıştırdı ve bir kaç teşekkür mırıldandı. Beraber kapıyı açmaya gittiler.

Kapıyı açtıkları da omuzları düşmüş mutsuz sarışın Jake ikisini de endişelendirmişti. Ayakkabılarını çıkarıp hemen içeri girdi ve başını Niki'nin göğsüne yasladı. İçli bir nefes çekince, Niki ellerini onun başına koydu. Bir kaç kere seslendi Jake'e ama cevap alamadı. Jake sadace ona daha da yaklaştı.

cinnamon boy, enhypen Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin