Hilalinden Doğan Yıldız

19)VAZGEÇİLMEZ...

Ahsen: "Gelinlik nerede??"
Alev: "A,burada,tamam ben giyineyim."der ve salondan ikinci kattaki odalarına çıkar.10-15 dakika geçtikten sonra Alev bir kuğ edasıyla iner ahşap merdivenlerden.

Ahsen,Neva,Aleda ve Elfin hayranlıkla onu izliyordu.Alev tam karşılarında durup heyecanla kızların yüzüne bakar.
Neva: "Allahım bu ne güzellikkkk"
Ahsen: "Kardeşim,gelinlerin en güzeli olmuş." der ve hepsi bir-birine sarılır.

O sırada dışarıda korna sesleri duyulur ve kapı çalar.Alev: "Ayy geldiler"diyerek heyecanla ellerini bir-birine çırpar.
Aleda: "Dur,kızz,daha heyecanlanacak bir şey yok.Biz buradayız.Sen bir de bizim olmadığımızı düşün.Hani böyle ikiniz baş-başa..."

Aledanın konuşmasıyla Alevin gözleri fal taşı gibi açılır.Ve yanakları kızarır.

Elfin: "Aleda!"diyerek uyarır onu.
Ahsen Aledaya göz-kaş işareti yaparak susmasını ister.Aleda ağzına hayali bir fermuar çekip "Ama gerçekler acıdır..."der.

Neva: "Bak hala konuşuyor,kız taramalı tüfek gibi ya!"diyerek göz devirir.Alev elleriyle yüzüne hava yaparak serinlemeye çalışır ve kapıya doğru yürür.Kızlar da arkasından onu izler.

Alev kapıyı açınca elinde bir demet çiçekle bekleyen Yankıyı görür.Yankı Alevin baştan aşağı hayranlıkla süzer.Elindeki çiçeği ona uzatıp koluna girmesi için uzatır kolunu.

Alev onun koluna girer ve kapıdan çıkarlar.Kızlar da sırasıyla evden çıkar ve düğün salonuna doğru yola çıkarlar.

~*~*~*~*~*~
Nikah memuru: "Siz Alev Baysal,Yankı Haliloğlunu hiç kimsenin baskısı altında kalmadan kendi hür iradenizle eşiniz olarak kabul ediyor musunuz?"

Alev gülümseyerek Yankıya bakar.Mikrofona uzanır ve "Evet!"der gür bir sesle.Her yerden alkış sesleri yükselince nikah memuru diğer soruya geçer:
"Siz Yankı Haliloğlu..."
        
                         ~~~~~~~~

Nikah kıyılır,her kes dans etmeleri için Yankı ve Alevi bekler.İkisi salonun tam ortasına gelince ışıklar kapanır.Etrafta sadece kızıl ve sarı tonlarında küçük,loş ışıklar açılır.

Hafiften çalan müziğin eşliğinde ikisi de bir yandan dans eder,bir yandan da sohbet ederler.Yankı alnını Alevin alnına yaslayıp fısıltıyla konuşur:
"Sen benim en büyük hayalimsin,Alev!"

Alev bakışlarını Yankının gözlerine kaldırıp kısık bir sesle: "Hayaller gerçek olmak için vardır"der göz kırparak.

Yankı Alevin kulağına yaklaşıp fısıldar: "Deme öyle yanarız."

Alev gülümseyerek bakışlarını yere indirir ve utanarak dudağını kemirmeye başlar.Yankı Alevin bu haline gülümser ve elini belinden çekip çenesine götürür.Başını nazikçe yukarı kaldırır göz-göze gelmeleri için.

Yankı: "Alevim,ben seninle yanmaya da,yakmaya da,dünyayı yıkmaya da varım.Başını hiç bir zaman eğme!Gözlerin huzur bulduğum ve güç aldığım tek yer."

Alev dolan gözlerinin ardından buğulu bakışlarla Yankıya bakar ve der: "Senin gökyüzün olduğum için çok şanslıyım.Seni seviyorum,Yankı Haliloğlu."

*********
Yankı arabalarından iner ve Alevin de kapısını açıp onun inmesi için yardım eder.Alev ve Yankı çok mutlu bir şekilde bir-birine bakarak el-ele eve girerler.Birlikte odaya çıkarlar.