Bu gün rahat ama şık eşofman takımı mı giyindim, ismi yeni yeni ünlü olan bir moda şirketi anlaşma için beni aramıştı ve bende kabul etmiştim.
Kahvaltımı yaptım ve maskemi alarak dışarı çıktım, hoseok kapının önünde bekliyordu,her zaman ki gibi.
Maskemi taktığımda ilerledik, arabanın kapısını açtığında geçtim, koltuğun üstünde en sevdiğim çikolata duruyordu, maskemi indirdim, öne uzanarak hoseok'un yanağına dudaklarımı bastırdım.
"Teşekkür ederim hoseok"
"Rica ederim"
Geri çekilerek çikolatayı açarak yedim, sabahları çikolata yemeyi çok seviyordum ama fiziğimi korumak için artık çikolatadan vazgeçmiştim, hoseok arada böyle küçük süprizler yaparak beni neşelendiriyordu.
Kapı açıldı, bu gün jimin bize eşlik edecekti anlaşılan, gülümsedi.
"Günaydın her kese"
"Günaydın jimin"
Lokmamı yutarak konuştuğumda gülüşü büyüdü, hoseok baş selamı verip arabayı çalıştırdı, evden çıktık.
Jimin yine konuşunca onu dinledim, neşeli ve eğlenceli biriydi.
"Jungkook ile bu gece randevuya çıkıyoruz,tanrım çok heyecanlıyım"
"Tebrik ederim jim"
"Teşekkür ederim bay min, umarım onu etkilerim"
"Senden etkilenmeseydi randevuya çıkartmazdı"
"Haklısınız, bu gece giyeceğim kombini düşünmeliyim, off çok iş var"
"İstersen öğleden sonra gidip hazırlanmaya başla"
"Ama mesai"
"Ben izin veriyorum değil mi? Hem hoseok var"
"Teşekkür ederim bay min"
"Rica ederim"
Cam dan baktığımda şirkete gelmiştik, 'Ropsly' yazıyordu, arabayı hoseok park ettiğinde indik, hoseok yanımda yerini aldığında jimin de bir adım arkamdaydı.
Şirkete girdik, resepsiyona giderek durduk, hoseok ciddiyet ile konuştuğunda ne kadar seksi göründüğüne baktım.
"Bay min geldi, yolu gösterin"
Resepsiyonist bana baktı ve kalkarak ilerledi, arkasından da biz, asansöre geldiğimizde kapı zaten açıktı,içeri geçtik, hoseok önümde durmuştu,jimin de yanımda, kadın en köşedeydi.
Elimi hoseok'un omuzuna koydum.
"Hoseok rahat mı olsan acaba diyorum"
"Bir sorun mu var?"
"Fazla sertsin"
"İşimi yapıyorum"
"Ah neyse"
Hoseok önüne döndüğünde elimi koluna sardım ve inmeyi bekledim, ona temas ettiğimde rahatlıyordum ve onunda bir şikayeti yok tu.
Asansör durdu ve indik, kadın bir odanın önünde durup kapıyı açtığında girdik, genç bir adam kalktı, 30 lu yaşlarındaydı sanırsam.
Karşımda durdu ve elini uzattı, tutarak sıktığımda elimi öptü, teması sevmezdim ve bu hareket midemi bulandırmıştı.
Elimi geri çektiğimde hoseok nereden bulduğunu bilmediğim ıslak mendil ile elimi tutarak üstünü sildi, yutkundum.
"Temas sevmiyorum da, o bu konulara biraz sert bakar,kusura bakmayın"
Adam kafasını salladı.
"Sorun değil, oturun lütfen"
Hoseok elimi bıraktığında minnet ile gözlerine baktım ve adamın gösterdiği yere oturdum, jimin kapının yanında durmuşken hoseok arkamdaydı.
Adam gülümsedi ve dosyayı önüme uzattı, konuştuğunda ona baktım.
"Bu modellik kıyafet üzerine olucak ama biz sizin ile iç çamaşarı vs. İle çalışmak istiyoruz, çekiciliğiniz ile iyi satış yapabiliriz"
"Üzgünüm ama ben sadece kıyafet üzerine anlaşmaları kabul ediyorum"
Kalktığımda adam da kalktı, bana yaklaşıcak iken hoseok önüme geçti.
"Mesafenizi koruyun bayım"
Sesi her an 'geri çekil, öldürmeyeyim' diye bağırıyordu, adam geri çekilince hoseok da geri çekilip yanıma geçti, adam konuşunca ona döndüm.
"Lütfen kabul edin, sizin ile çalışmayı çok istiyoruz"
"Dediğim gibi, lütfen zorlamayın"
"Ah,pekâlâ,iyi günler bay min"
Kafamı salladım, odadan çıktık, asansöre geçtik, jimin düğmeye bastığında hoseok'a yaklaştım, kollarını etrafıma sardığında rahatlamıştım.
"İyimisin?"
"Hı hım"
Bir elini saçlarıma getirip okşadı, asansör durduğunda geri çekildim, maskemi çenemin altından çıkartıp burnuma yerleştirdi.
Güldüğümde o'da hafif tebessüm etti, asansörden çıkarak bina dan da çıktık, arabaya geçtiğimizde jimin konuştu.
"Adam hiç araştırma yapmamış anlaşılan, aptal, bay min bir toplantınız daha var"
"Gidelim"
Araba hareket ettiğinde gözlerimi kapattım, nedenini bilmediğim bir yorgunluk üstüme çökmüştü, gözlerimi kapadım.
Araba durduğunda gözlerimi açtım.
"Geldik mi?"
"Hayır"
Jimin ve hoseok arabadan indiğinde gözlerimi yeniden kapattım, kapılar açılıp kapandığında yanımda ağırlık hissettim, gözlerimi açarak yanıma baktım.
Hoseok yanıma oturdu.
"Uzan"
Dediğini yaparak bacaklarına uzandım, eli saçlarıma karıştı ve okşadı.
"Çok mu yorgunsun?"
"Evet"
"Jimin bay kim'i ara ve yoongi'nin rahatsız olduğunu söyle, iki gün sonra müsait olur"
"Tamam"
Gözlerim ağırlaşmaya başladı ve sesim kısıldı.
"Ama hoseok"
"Uyuyun lütfen"
Ses çıkartmadım ve uykuya yenik düştüm, galiba hasta olucaktım.