7

236 28 27
                                    

Bu gün konsept deniz temasıydı, o yüzden mavi ve beyaz renkleri yoğunluktaydı, biz yine hazırlanmıştık, bu sefer saçlarımın aralarında mavi renkler parlıyordu ama hoseok saçlarına dokunulmasını istemediği için sadece taramışlardı.

Kameraman,ismi jiyan mış, neyse.

Jiyan yüzünden düşürmediği gülümsemesi ile yine bize komut veriyordu, üstümde mavi bir crop t-shirt ve altımda ise beyaz kısa pantolon vardı.

Hoseok beyaz t-shirt, altına mavi bir şort giymişti, jiyan 'a döndüm.

"Hoseok örtüye uzan, yoongi sende hoseok'un yanına uzanıyorsun, kafanı eline yasla, bir bacağın hoseok'un bacağının üstünde olsun, yüzüne yaklaş, parmağın dudaklarında olsa daha güzel bir görüntü yakalayabiliriz"

Jiyang'ın söylediklerini yaparak uzandık, dudaklarımda kırmızı ama bana yakışan bir ruj vardı, parmağımı dudaklarıma koyarak hoseok'a baktığımda gözleri dudaklarıma kaydı, dudaklarını oynatmama ya dikkat ederek konuştu.

"Çok öpülesi duruyorsun"

Yanaklarım kızarırken gözlerimi kırpıştırdım, elini belime koyduğunda jiyan ciyakladı.

"Mükkemmel poz, siz bu işten anlıyorsunuz cidden"

Bir kaç fotoğraf daha çektiğinde hemen konuştu.

"Şimdi hiç bozmadan devam ediyoruz, yoongi uzanıyorsun ve hoseok üstüne çıkarak ona yukarıdan bakıyorsun"

Hoseok kaşlarını çatarak jiyan'a baktı.

"Siz fotoğraf çektiğinize emin misiniz?"

Jiyan gülerek kafasını salladı.

"Evet hoseok,işim bu, hadi oyalanmayalım, bu ekibin enerjisi mükemmel"

Pozu aldıktan sonra ellerimi hoseok'un ensesine sardım, jiyan yine ciyaklıyordu, jimin hemen telefonu na sarılıp bizi çekiyordu ki jungkook da telefona eğilmiş kıs kıs gülüyordu.

Bacaklarımı hoseok'un beline sararak güldüm, gözleri beni her an avlayacakmış gibi bakıyordu.

Çekim bittiğinde ayrıldık, kabinlere doğru gittik ve sandalyelere oturduk, dinlenme zamanı olduğu için herkes kenarıda kendi halindelerdi.

Hoseok bana yaklaştı.

"O hareketler de neydi?"

Geri yaslanarak güldüm.

"İşimi yapıyorum"

"Sadece iş yani?"

Sandalyenin ucuna kayarak ona yaklaştım.

"Daha sı da olabilir"

"Dahasını sana yalnız olduğumuzda göstereceğim Bay Min"

"Görmeyi çok isterim Jung"

Kenarıda ki örtüyü alarak bacaklarıma koydu, jimin ve jungkook'a baktı ve içecek istediğinde başka bir personel hemen getirmişti, sarı içeği alarak bana uzattı, kendisine de mavi yi aldı.

İçeceği içtiğimde mago tadını almıştım, onun ki ise Blue Curacao olması gerekiyordu, içeceğimi kenarı bıraktığımda kendinkini uzattı.

Gülerek bir yudum aldım, bir şeyler içmeyi yemekten daha çok seviyordum ve o bunu biliyordu.

(Bangtan - yemek ve içecekler>>>)

Jiyan yanımıza geldi ve bize baktı.

"Yoongi artık tek çekim yapacağız"

Kafamı sallayarak onayladım.

"Tamam, beş dakikaya hazırlanıyorum"

"Acele etme"

Gittiğinde yüzümü asmıştım.

"Yaa ama ben eğleniyordum senin ile"

Hoseok gülerek kalktı ve elini uzattı.

"Hadi kıyafet seçelim"

Elini tutarak kalktım, taehyung kıyafetleri bizim seçebileceğimizi söylemişti.

Hoseok sarı kot şort üstüne gri crop vermişti, alarak hemen giyindim ve kabinden çıktım.

Hoseok crop'u düzelterek kot şortu biraz aşşağı indirdi, bende biraz yukarı çıkarttım.

"Rahatsız ediyor öyle"

"Kalçaların zaten büyük,şort üstüne yapışıyor, biraz indir"

Yeniden aşşağı indirdiğinde yanaklarım kızarmıştı ama bir şey söylemedim, saçlarımı tarayıp biraz dağıttığında yandaki gloss'u alarak uzattı, alarak sürdüm ve geri ona verdim.

Makgözlerden daha iyiydi, sete geçtik, yapay bir ağaç vardı, hoseok yanımda durmaya devam ettiğinde jiyan konuştu.

"Yoongi ağaca yaslanarak pozlar ver, yaratıcı olacağın eminim"

Kafamı salladığımda hoseok kabinlere doğru gitti, galiba üstünü değiştiricekti, ellerime baktığımda kaşlarımı çattım, makgözün taktığı tırnaklardan bir tanesi düşmüştü.

Jiyan'a baktım.

"Tırnaklarımdan biri düşmüş"

Makgöz koşarak geldiğinde hoseok da kabinden çıktı, kol düğmesini bağlarken ona dalmıştım, kadın geri çekildiğinde aynı tırnaktan takmıştı.

Ağaca yaslanarak sağ elimin parmağımı kemer tutacağına koyup sol bacağımı kırıp ağaca dayadım ve ileri baktım, sonra poz değiştirip ağaca döndüm ve elimi gövdeye koyarak kafamı dayadım.

Yeniden sırtımı ağaca dayayıp sağ elimi yüzüme getirdim, avucumu onlara döndürüp parmaklarımı açtım ve ağızımı kapayıp yine sağ gözümü kırptım.

Jiyan gülerek kafasını salladı.

"Mükemmelsin yoongi"

Gülümsediğimde namjoon geldi yanımıza.

"Pekala bu gün erken bırakıyoruz, hepinize azminiz için teşekkür ederim"

Rica ettik ve üstümüzü değiştirmeye gittik, bu gün mükemmel geçmişti.

sope : glosHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin