Kütüphaneden uzaklaşmış harrylerin yanına doğru ilerliyordum.Karşımdan kütüphaneye doğru giden draco, blaise ve oliveri gördüm normalde beraber takılmazlardı, noldu ki birden?
Hermione: Hoşgeldiniz Diana hanım
Diana: hoşbulduk hoşbuldukHarrylere tüm olan biteni anlatmıştım.Ron alttan alttan sırıtıyordu.
Diana:ne gülüyon be!
Ron: gülmüyorum abla kızma
Diana:eferimmmHarrylerle biraz sohbet edip.Bahçeye çıkmıştım.Ben bahçede iken çoğu kişi büyük salonda veya ortak salonlardaydı nerdwyse bahçe bom boştu.
Bahçeye oliverin iki kolununda alçı ile girdiğini gördüm.Hizla ayaklanip oliverin yanına doğru geçtim.
Diana: Oliver geçmiş olsun kollarına ne oldu?
Oliver sessiz kalmış dianaya birşey diyememisti.Diananın bakışları daha sorgulayıcı bir hal alıp cümlesini bastırarak tekrar etti.
Diana:Oliver sana kollarına ne oldu dedim.
Şüphelenmisti,oliveri en son dracolarla görmüştü.
Oliver: Olmadı birşey Diana, izninle geçicem.
Diana:Kolların kendi kendine kırılmadığına birşey olmuş gibi ha?
Oliveri:neden umursuyorsun?
Diana:merak ediyorum ve öğrenicem.Soyle Oliver yoksa kendim öğrenirsem daha kötü olur.Oliver çekinerek konuşuyordu "Mattheo,draco ve blaise kütüphanede yaptı" dedi.Diananın hey beyleri tepesine çıkmıştı, dişlerini sıkarak konuşuyordu."Neden yaptılar Oliver?"
Oliver:Sana o gün karşılık verdigim için yaklaştığım için yaptılar, draco ve blaise tuttu mattheo kollarimi böyle yaptı işte.
Diananın duydukları karşısında birkaç saniye şoku atlatmaya çalışır sonrasında ortak salona doğru ilerler.
Mattheo ortak salonda kanepede dracolarla oturuyordu.Diananın geldiğini görünce o güzel gözleri ile ilk dianayı süzüp sonrasında dianaya odaklanır.
Diana: naptığını sanıyorsun sen?
Mattheo: napmışım
Diana:mattheo bilmemezlikten gelme
Mattheo:gelmiyorum çünkü bilmiyorum.Mattheo ayağa kalkar artık dianaın karşısında ayakta duruyordur. (Dianaya göre uzun gibi düşününnn)
Mattheo:evet Diana napmışım söylesene
Diana: OLİVERİN KOLLARINI KİRMİSSİN BANA DOKUNDU DİYE, YA SEN PSİKOPAT MISIN?
Mattheo:senin psikopatınım.
Diana:ruh hastası bana ve çevremdeki kimseye karışma artık duydun mu? Uzak dur bizden oliverdanda uzak dur.Mattheo kulağıma doğru eğilip fısıldamaya başladı.
Mattheo:Sana aşk anlamında yakın olan herkesin belasıyım,ve bu böylede devam edicek Diana, istesende değişmicek güzelim.
Mattheoyu göğsünden ittirip kendimden uzaklaştırdım. "İşine bak riddle" o işe sadece sırıtmakla kalmıştı.
...
Mattheolarin tüm ekip dracolarin odasından toplanmış konuşuyorlardı.
Tom:Siz Olivera naptınız?
Blaise: kütüphanede tutup kollarını ki-Mattheo blaise'nin ağzını kapatmış gülümseyerek toma bakmaya başlamıştır.
Mattheo:ohm ohm hicbirsey abicim sadece arkadaşça konuştuk demi draco
Draco:aynen ya yoksa kol kırmakmış tehtid etmekmış hiiiç bizlik şeyler değil, demi?
Blaise:evet evet alakamız yok
Mattheo:evet ya biz serseri miyiz nc ncTom'un yüzü ciddiyete dönmüştü.Tom saf değil aksi şekilde en zekileriydi, en kurnazları, en sinsileri idi sonuçta bir riddledı, normaldi.
Tom: Olivera yaptığınız şeyin gerçek olduğunu biliyorum sizi aptallar, iki gramlık beyniniz ile beni kandırmaya çalışmayın sakın ve böyle birşeyi yaptığınızı dumbledore öğrenecek.Lucius,Bayan zabini ve voldemortta ogrenicek şimdiden alacağınız cezayı ve yiceginiz azarı düşünün.
Mattheo:siktir
Draco:ne olmaz hayır
Blaise:sikim böyle işi
Pansy:soğğn pişmanlıkkk neye yarar, herşeyin bir bedeli vaaar.Tom pansye gülmüştü.
...
Severus Snape:mattheo, blaise,draco dumbledoreın odasına derhal.
Severus "limon şerbeti" diyerek fısıldamisti kapılar açılmış bir merdiven önümüze inmişti.
Dumbledore yanına gittiğimizde Dumbledore,McGonagall bizleri karşılamıştı.Hepimiz korkuyorduk alacağımız cezadan değil ailemizin öğrenmesinden çünkü hepimizin aile hayatı igrencti.
Dumbledore:Olivera kütüphanede yaptığınız o saygısızlığı maalesef ki bizlerde öğrendik çocuklar şimdi ailenize haber vermeden önce derhal bir açıklama yapın!
Üçümüz de birbirimize bakmıştık.Pansy haklıydı son pişmanlık bir sike yaramazdı ama tek sorun ben pişman değil aksine iyi ki yapmışım diyordum sadece biraz daha isi ciddiye alarak yapmalıydim.Yasak ormanda veya farklı bir yerde kollarını kırmalı hatta dilini söküp gözlerinin önünde şahgagaya vermeliydim.
****
Aradan 2 hafta geçmiş.Ve dumbledore iki günlük hogwarst tatili vermişti.Herkes eşyalarını toplamış arkadaşları ile hogwarst expressine geçmişti.Mattheolar ve dianalar farklı kompartmanlara geçmiş oturuyordu.
dianaların kompartman kapısı yavaşça açıldı.Bu Oliverdı, tüm kompartmanlarin dolu olduğunu izin verirseniz sizinle gelebilir miyim diye izin istemeye gelmişti, dianalar buna olumlu karşıladıklar.Oliver kompartman da diananın yanına oturmuş harryler ile gülerek konuşmaya başlamıştı...
Diana: Oliver kolun acıyor mu??
Oliver:ah hayır zaten diğerinin sargisini çıkardılar biraz bu ağrıyor onun dışında iyiyimm
Diana:tamam o zamannn...
Mattheo: Şş draco kalkta bana su al la.
Draco:az yede kendine hizmetçi tutt.
Mattheo: blaise sen?
Blaise:nc nc
Mattheo:pansy? Tom ?İkisindende olumsuz bakışlar alınca kendi suyumu kendim almam gerektiğini anladım.Kompartmanimizdan çıkıp görevlinin yanına doğru ilerlerken dianaların kompartının önünde olduğumu anladım.O güzel sesi buraya kadar geliyordu ama tek onun değil diğerlerininde ve birinin daha ama bunu kestirememiştim.Kulagimi kompart kapısına dayayıp içeriye dinlemeye çalıştım.
Oliver: tabi sonra ben şok napcagimi anlamadım suç benim üstüme kaldı bildiğin.
Diana: SJSLXMLSMDKDHSİDNXKNX ay ay Oliver dur karnıma ağrılar girdi.
Harry: BDOSNXLD la güldürmeyin şunu gülmekten ağlıyor bu manyak
Hermione:onu herkes biliyordur canım skdndkskdkmxMattheo sessizce fısıldamisti "Oliver" oydu içerde ki, başını kaldırmayıp içeriyi biraz daha dinlemeye devam etti.
Oliver: söylemeden edemicem, Diana çok güzel gülüyorsun aaa
Diana: teşekkür ederimm..Mattheo yumruğunu sıkmış bakışları kararmıştı.Riddle ailesinde ki en sinirli kişi mattheoydu öfkesi onu güçlü yapan şeydi abisi veya babası gibi iyi bir büyücü değildi ama iyi bir dövüşçüydu.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
MATTHEO RİDDLE <3
FanficZorbama mı aşık olmuştum? Hayır Black kendine gel, Mattheo'ya aşık olamazsın o sadece fazla çekici ve yakışıklı.