4. Bölüm

6 2 1
                                    

Keyifli okumalar...

"Kızım ne gerek vardı Allah aşkına? Bir iki sıyrık, pansuman yapardık evde."

Annemin elinden tutmuş onu zorla da olsa hastaneye getirmeyi başarabilmiştim. Hastaneye geleli çok olmuştu, hatta yaralarına tedavi dahi yapılmıştı. Ama bit türlü susmak bilmiyordu. Ben ise ona cevap vermek yerine göz deviriyordum. Bu hareketim onu daha çok kudurtuyor ve konuşmaya itiyordu.


"Hanım efendinin tedavisi bitti. Dilediğiniz zaman taburcu olabilirsiniz. Geçmiş olsun."

Sarı saçlı, ortalama boyda olan hemşire bayan bize taburcu olabileceğimizi söylediğinde annem vakit kaybetmeden ayağa kalktı. Ona hayretler içinde bakarken bir yandanda yardım etmeye çalıştım. "Gören de sanki eziyet etmeye getirdik sanır."

Annem ayağa kalkıp çantasını aldıktan sonra bana baktı. "Hastane kokusu mu eziyet deseler, eziyeti seçerdim!". Ben onun bu sözüne hayretler içinde gülerken o, hızlı bir şekilde çıkışa ilerlemeye başlamıştı. Bende fazla beklemeden ona yetişmek adına adımlarımı hızlandırdım.


Bu kadın beni hep şaşırtıyordu.

Özellikle bugün...


Arabaya bindikten ve on beş dakikalık bir yolculuğun ardından evime ulaşmıştık. Saat gece biri gösteriyordu. Hayretle duvarda ki saate bakakalmıştım. Hala uykum yoktu?

Sanırım bugünkü korku uykumu kaçırmıştı.

"Anne, açsın dimi?"

"Sadece uyumak istiyorum kızım."

İşte o, olmazdı.

"Olmaz, uyuyamazsın."

Annem bir şey anlamamış bakışlarını bana çevirdi. Şuan gerçekten anlamıyor mu yoksa anlamazlıktan mı geliyor, anlamak için uzun bir süre yüzünü izledim. Yeşil gözlerimi onun koyu kahve harelerine diktim.

Pekala, unutmuş olmalıydı.

Hadi ama, nasıl unutabilir?!

"Anne, bugün ki adamlar için açıklama yapacaksın, değil mi?!"

Annem kurduğum cümleden sonra yutkundu. Gözlerini sağa sola çevirdi. Ellerini nereye koyacağını bilemedi. Ve eminim ki şuan söyleyecek bir yalan arıyordu. Ama ben yemezdim.

Impavido(Tanış)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin