Attıkları konuma geldiğimde beni büyük bir villa karşıladı.Arabadan inip anahtarı görevliye verdim. Eve doğru ilerleyip kapıyı çaldım ve beklemeye başladım. Birkaç saniye sonra kapıyı yirmilerinde bir kız açtı.
"Hoşgeldiniz Eylem hanım. Buyrun aile üyeleri salonda. Size eşlik edeyim." Dediğinde teşekkür edip onu takip ettim. Salona geldiğimizde o yanımdan ayrıldı ve bende kapıda içeri girdim.
Beni farkeden Meryem hanım yanıma gelip sarıldı. Bende ona karşılık verdim. Bir süre sonra ayrılıp konuştu.
"Hoşgeldin kızım. Gel otur şöyle." Dediğinde onaylayıp tekli koltuklardan birine oturdum. Karşımda abilerim olduğunu düşündüğüm 3 adam, babam ve annem oturuyordu. Evet anne baba dedim. Çünkü artık bey veya hanım demek sıkmaya başladı.
Annem konuştu. "Kızım seni abilerinle tanıştırayım. En büyük abin Asil, ortanca abin Savaş ve en küçük abin Barış. Zaten onunla tanışmıştın. Birde kardeşin var Deren. Ama o şu an uyuyor. Uyanınca tanışırsınız. "
"Memnun oldum." Dediğimde büyük boy bana sorgular bi biçimde bakıyordu. Sanki onlara karşı bir tehdit oluşturup oluşturmadığımı ölçmeye çalışıyordu.
Orta boy ise saf nefret ile bakıyordu. Nedenini anlamadım ama belindeki silah dikkatimi çekti. Dikkatli bakılmadığı sürece anlaşılması epey güçtü.
Küçük boy ise hala öfkeliydi. Ama bakışlarında alay vardı. Beni küçük görüyor gibiydi. Bende aynı bakışları ona iade ettim. Bir süre sonrada bakışlarını çekti.
O sırada içeri az önce beni karşılayan kız girdi. "Efendim sofra hazır." Dediğinde babam bizi oraya yönlendirdi.
Sofraya oturduğumda yanımda annem oturuyordu. Tabağıma baktığımda sarı-turuncu renkli bir çorba vardı.
"Bu ne çorbası acaba?" Siye sorduğumda annem beni yanıtladı.
"Havuç. Neden?"
"Anladım. Sadece-" dediğimde Barış konuştu.
"Birde sana çorba mı beğendireceğiz? Oldu paşam başka?!" Bu dediğini umursamadan lafıma devam ettim.
"Sadece havuca alerjim var. O yüzden yiyemiyorum." Dediğimde annem
"Ahh öylemi? Bilmiyordum, özür dilerim."dedi
"Özüre gerek yok. Dediğiniz gibi, bilmiyordumuz." Dedim. Annem çorbayı önümden aldırınca bende tabağıma başka şeyler koymaya başladım. O sırada merdivenden sesler geldi.
"Annee!" Diyerek bir çocuk geldi yanınıza.
"Gel oğlum."diyerek aldı annem onu kucağına. "Bak seni kiminle tanıştıracağım." Dediğinde bana döndüler. "Bu senin ablan Eylem. Ablası bu da evimizin miniği Deren."dediğinde Derene doğru eğilip konuştum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Rütbesiz Asker
Genç KurguGörevine göre rütbesi değişen, aynı zamanda babası yerine koyduğu adamdan kalan şirketleri yöneten özel bir asker. İşkence gördüğü ailenin gerçek ailesi olmadığını öğreniyor. Eylem Gurur artık Eylem Erdem oluyor...