KİMYACI // MİNSUNG

Hocam ayıp oluyor ha!

Şuanda birbirlerine sarılan Jisung hoca ve Lia teyzem yüzünden neden olduğunu bilmediğim bir şekilde kalbim ağrımaya başlamıştı. Neden bu kadar yakınlardı? İkisi sarılmayı bıraktığında annem "Siz tanışıyor musunuz?" diye sormuştu. Lia teyzem Jisung hocanın omuzunu patpatlayarak "Tabi tanışıyoruz. Jisung benim liseden arkadaşımdı." dedi. Söylediğine Jisung hocada gülümsediğinde annem ağzını kocaman açmıştı. "Ahh seni nereden tanıdığımı hatırladım Jisung. Seni bir kaç kere Lia'nın yanında görmüştüm." demişti. Jisung hocada başını sallayarak "Ahh evet efendim bende hatırladım şimdi."demişti. Annem ellerini iki yana sallayarak "Bana efendim demene gerek yok Jisung. İstersen Jisoo abla diyebilirsin." demişti. Jisung hoca gülümseyerek "Peki efendi- yani Jisoo abla."demişti.

Teyzem ve Jisung hoca birbirleriyle hasret giderirken diğerleride aşağı inmiş ve benim gibi ufak çaplı bir şok yaşamışlardı. Ardından hepsi teyzemle sarıldıktan sonra Jisung hoca artık ders çalışmamız gerektiğini söylemiş ve hepimizi tekrar odaya çıkarmıştı. Şuan ise hepimiz kimya testi çözüyorduk. Jisung hoca herkesi bir testten geçirip herkesin seviyesini kontrol etmek istediğini söylemişti. Bir nevi sınav sayılırdı hatta. Testleri çözmemiz için verilen süre dolduğunda Jisung hoca kağıtları toplamış ve kontrol etmeye başlamıştı. Hızlıca kontrol etmiş ve hepimize kendisine odaklanmamız gerektiğini söylemişti. Grupça büyük masanın etrafına oturunca Jisung hoca sonuçları okumaya başlamıştı.

"Kim Seungmin." Seungmin adını duymasıyla ayağa kalkmıştı. "En yüksek puanı sen aldın 80. Eksiklerin var ama daha yolun başındayız hallederiz bu durumu." demiş ve oturmasını söylemişti. "Lee Felix 65. Seninde eksiklerin var ama bunlar halledilebilecek eksiklikler. Oturabilirsin." "Christopher Bang 75 Puanın gayet iyi fakat seninde eksiklerin var. Oturabilirsin." "Seo Changbin 50. Bazı sorularda kıl payı kaçırmışsın ama yinede iyi." "Yang Jeongin 55. Sende bazı sorularda kıl payı kaçırmışsın ama bu bir sorun değil halledilir." Jisung hoca yanımda oturan Hyunjin'e dönmüş ve "Yüceler yücesi kral Hwang Hyunjin" demişti. Hocanın kendisine seslenmesiyle narin bir edayla ayağa kalkmıştı. Hoca Hyunjin'in hareketlerine sabır çekerken "Keşke bu mükemmel isimleri bulmaya çalışırken azıcıkta ders çalıssaydın be Hyunjin." demişti.

Hyunjin kaşlarını çatarak "Hocam ayıp oluyor ha! Ben dersimi de çalışıyorum siz şimdi niye kötülüyorsunuz ki beni? Ayıp ya öğrencinin emeğine hiç saygı kalmamış."diyerek söylendi. Jisung hoca derin bir nefes alıp tekrar sabır dilendikten sonra "30 aldın Hyunjin otur lütfen." demişti. Hyunjin notunu duyunca büyük bir hayal kırıklığı yaşamış ve zor zekat sandalyesine oturmuştu. Ensesine vurarak "Ha gerizekalıya bak. Bende sanardım ki en kötü not benim. Salak 30 almış. Gerizekalı. Sıksam senden daha çok alırım yemin ederim bak." dedim. Ben Hyunjin'le dalga geçerken Jisung hoca yanıma gelmiş ve önüme bir kağıt bırakmıştı. "Keşke sıksaydın Minho. En azından daha fazla puan alırdın." dedi. Cümlesiyle beraber önümde ki kağıda bakmam bir oldu. Gördüğüm rakamla -hayır sayı değil rakam- gözlerim fal taşı gibi açılmıştı.

Hızla kafamı kaldırıp Jisung hocaya baktığımda kağıdı göstererek "Hocam bu bir şaka değil mi? 05 almış olamam bu bir şaka değil mi? Hayır yani bunun tek açıklaması bu. Hocam lütfen şaka deyin. Valla şuracıkta oturur hüngür hüngür ağlarım." Sona doğru sesim ağlamaklı çıkmıştı. "Ne kadar ağlasanda boş Minho. Çünkü evet 05 aldın. Bu sene kimyanı düzeltmeliyiz. Bundan sonra okulda öğle aralarıda yanıma geliyorsun ve seni fazladan 1 saat daha çalıştırıyorum. Tamam mı?" Cevap bekleyerek bana bakmaya başlamıştı. Dudaklarımı büzerek başımı salladım ve "Peki hocam."dedim. Benim ardımdan Hyunjin'e dönmüş ve "Sana da her gün test vereceğim ve onları yapıp tekrardan bana getireceksin. Tamam mı?"demişti. Hyunjin pek memnun olmayan bir yüz ifadesiyle "Tamam hocam." demişti.
Önümde ki kağıdı alarak eski yerenine döndü ve sandalyesine oturdu. "Gençler kitapları çıkarın bakalım. Biraz da ders işleyelim. Lütfen hepiniz 58. sayfayı açın." dedi. Zaten hazırda olan kitabımı önüme çekerek söylenilen sayfayı açtım.