Π⁵

3.6K 401 289
                                    


Okuyup yorum yapmayıp oylamayanları bulup dövüyorum. İyi okumalar 🤗🥰

Gecenin ilerleyen saatlerinde, Hyunjin söylediği gibi odaya çıkmış, Felix'i bekliyordu. Bir süre sonra umudunu kaybetmişti. Belki de Chan doğru söylüyordu. Felix çok korkmuştu, böyle saçma bir davete uymayacaktı. Ama sorun değildi, bu sefer onu gerçekten bulmuştu ve onu kendisinin yapana kadar pes etmeye niyeti yoktu. Ama yine de, bekliyordu işte.

Belki bir, belki iki saat geçmişti aradan. Heyecandan uyuyamayacağını bildiğinden, ne kadar umudunu kesse de beklemekten başka yapacak bir şeyi yoktu. Bir şişe şarabı öylece tek başına bitirmek üzereydi.

Manzaralı camın önündeki koltukta, sadece önündeki sehpada duran küçük lambanın loş ışığının aydınlattığı karanlık odada oturup dışarıyı izliyor, şarap içiyordu. Sonunda kapısı tıklatıldığında, elindeki kadehi sehpaya bıraktı ve ayağa kalktı. "Gir." Dedi.

Kapı, yavaşça aralandığında, kapının ardından o yüzü gördüğünde, içine serin sular serpildi. Felix gerçekten gelmişti. "Geç kaldın." Dedi Hyunjin.

"Ancak evden çıkabildim..."

"Gir içeri."

Felix, çekingen bir kapıya içeri girip arkasından kapıyı kapattığında, Hyunjin gerçekten şaşkındı. Eğer o olduğundan bu kadar emin olmasaydı, gerçekten farklı birisinin olduğunu düşünürdü.

Sakince kapının hemen karşısında kalan büyük yatağa oturdu. Bir bacağını öbür bacağının üstüne attıktan sonra kolunu biraz gerisine koyarak eline yaslandı. "Benim tanıştığım adama hiç benzemiyorsun."

"Ben de onu diyecektim efendim. Sanıyorum ki beni birisiyle karıştırıyorsunuz."

"Yok, karıştırmıyorum. Eminim sen olduğundan."

"Ben, sizi hatırlamıyorum."

"Hatırlamıyor musun?" Hyunjin bacaklarını biraz açıp öne doğru eğildi. Ellerini dizlerinin üzerine koyup önünde birleştirdi. "Gecenin sonunda çok sarhoş olduğun için hatırlamaman normal diye düşünüyorum. Ama başını hatırladığına eminim."

"Başını?" Felix, kafasını kaldırmadan, ellerini önünde birleştirmiş, öylece kapının girişinde bekliyordu.

"Gece klübüme girişini, yer olmayınca ortalığı ayağa kaldırışını..." Hyunjin oturduğu yerden kalkıp çok yavaş adımlarla Felix'e yaklaşmaya başladı. "...sonunda içmek için kucağıma oturuşunu-"

"Tamam!" Felix, başı hala önde, bir elini durması için Hyunjin'e uzattı. "Hatırlıyorum. Hatırlıyorum ama özür dilerim efendim. O olayın üzerinden çok uzun zaman geçti."

"İki yıl, dört ay. Evet, epey bir zaman geçti. O kadar uzun bir zaman ki sen çoktan unutmuşsun."

Felix, kıpkırmızı olmuştu. Hyunjin'in anlatmaya başlamasına kadar olan zamanda şüpheleniyordu ama bu adamın gerçekten o adam olmasını ve hala hatırlamasını pek mümkün görmüyordu. Ama sonunda, işte buradalardı.

"O gece... Çok sarhoştum. Zaten çok silik anılarım vardı, zamanla hepsi yok oldu. Siz söyleyene kadar da hatırlayamadığım için üzgünüm-"

"Hay sikeyim, kimsin sen? Benim tanıştığım Felix nerede?"

"Ne?" Felix, başını kaldırıp Hyunjin'e baktığında, Hyunjin'in tahmin ettiğinden daha yakın olduğunu gördü ve biraz irkildi.

"O gece tanıştığım adamla hiç alakan yok."

NIGHT CLUB | Hyunlix ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin