SELAMLAAARR BEN GELDİMM
Yeni gelmedik geri geldik arkadaşlar JDNDMDNDMCNDKD
Bölüm sınırı 10 oy 20 yorum
Sizleri çok tutmayım buyrun bölüme geçin.
Keyifli okumalar ❤️🩹
•••••••••
Bana günlük hayatında kendinden çok kimi görüyorsun diye sorsalar şu an tam karşımda saçma sapan konular hakkında tartışan iki kızı gösterirdim. Yazgı'yı ve Deniz'i.
Gün 24 saat ise 7 saat uyku, 3 saatte yeme içme desek kalan 14 saatini bu iki deliyle geçiriyordum.
Sömestr tatilimiz başladı başlayalı sürekli yan yanaydık. Şimdiyse Yazgı "Hadi gelin kahve içelim, size fal bakacağım." deyip bizi evine davet etmişti.
Deniz zaten tam bir fal aşığıdır. Hatta bu aşkı size şöyle anlatayım, falcılara harcadığı parayı biriktirmek zorunda kalsaydı şimdiye 3 senedir değiştirmek istediği telefonu çoktan değiştirmiş olurdu. Falı bu kadar sevip de bu davete hayır demezdi asla.
Ben ise faldan hiç ama hiç hoşlanmazdım. Ama bedava kahveye hayır diyemeyeceğim için bende kabul etmiştim.
Normalde çok sık Yazgı'ya gelemezdik hatta hiç gelemezdik çünkü Yazgı 4 kızla aynı evi paylaşıyordu. Kira parası azalsın diye ilan veren bir daireye 4. kız olarak taşınmıştı. O yüzden ben tek yaşadığım için genelde hep bana gelirlerdi.
Ama Yazgı'nın ev arkadaşları sömestr için memleketlerine dönünce o da bizi eve atmaya karar vermiş, öyle söyledi. Şimdiyse Yazgı'nın minik mutfağında karşılıklı oturmuş içtiğimiz falların soğumasını bekliyorduk.
"Peki 100.000 lira verseler çırılçıplak balkonda 1 saat bekler miydiniz?" dedi Deniz.
"Hmmmm." dedi Yazgı, ciddi ciddi oturup bunu düşünmeye başladı. "Sanırım yapmazdım zatüre falan olurum kesin ben bu soğukta." diye devam etti. Verdiği cevaba gülerek göz devirdim.
"Tek sorun hasta olabilme ihtimalin mi Yazgı? Ayrıca ciddi ciddi düşündün mü sen bu soruyu? 100.000 liraya hayatta yapmam öyle bir şey." dedim ona karşı. Deniz tekrar konuştu.
"Peki 1.000.000'a yapar mıydınız? Sanırım ben yapardım"
"He bak o zaman belki bende yapardım." dedim. 1 milyon az para değildi sonuçta.
"Kızım zatüre olursan o paranın tümü hastane masraflarına gider. Zatüre olduğunla kalırsın valla" diye tekrarladı lafını Yazgı.
"Felaket tellalı mısın Yazgı? Bizde kışın yapmayız olur biter." dedim mantıklı bir şekilde. Sanki konuştuğumuz şey normal bir şeymiş gibi birde oturup 40 saat bu saçma konulara tartışıyorduk.
O 14 saat nasıl geçiyor sanıyordunuz siz?
"Of kahveler hâlâ soğumamış mıdır ya?" dedi Deniz. Bende ne zaman isyan edecek diye bekliyordum zaten.
"Soğumuştur." dedi Yazgıda. Ardından oturduğu sandalyede dikleşti. Deniz ise olduğu yerde heyecanla el çırpıp kendi fincanını Yazgı'nın önüne doğru itti.
"Hiç boşuna heyecanlanma Deniz Hanım. O iddiayı kazandın diye çok hava attın bana, her şeyin bir karması vardır." Kaşlarım çatıldı bana hâlâ o iddianın neyle ilgili olduğunu anlatmamışlardı. Deniz, Yazgı'nın bu söylediğine yüksek sesle homurdandı.
"Oyun bozansın, şerefsiz Yazgı." Yazgıysa sessizce kıkırdadı. Bu iddia şeyini öğrenmek istiyordum artık.
"Şu olayı bana da mı anlatsanız artık?" dedim bıkkın bir sesle. Benden bir şeyler gizlediklerini biliyordum ve ben saklanan şeylerden nefret ederdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Parti Düşmanı | Texting
Roman pour AdolescentsSiz: Ya bir insan nasıl her gün ses yapabilir ya? Siz: Nasıl her gün farklı parti verebilir? Siz: Senin yüzünden kaç aydır ne düzgün uyku uyuyabildim, ne evimde huzurla vakit geçirebildim Siz: 2 hafta önce yine partiliyordunuz yukarıda, benimde sına...