Parti Düşmanı | Texting

2.9

SELAMLAAAR ÇOK GÜZEL VE UZUN BİR BÖLÜMLE GELDİM.

Medya; Deniz ve Miraç

Bölüm sınırı; 30 oy 60 yorum
(Sınır dolmadan yeni bölüm gelmeyecek.)

Keyifli okumalar ❤️‍🩹

•••••••••

"Onunla aynı arabada gitmeyi kabul ettiğime inanamıyorum gerçekten." saçımı düzleştirirken hâlâ söyleniyordum.

"Söylenmeyi kes artık Sumru." dedi Yazgı sinirle. Evet belki uzunca bir süredir söylenip duruyor olabilirdim ama içim içimi yerken susup oturamıyordum işte. Gerginlik çeneme vuruyordu, ne yapabilirdim ki?

"Tabi sana söylemesi kolay, onunla yan yanayken dünyanın en saçma insanı olduğumu bilmiyorsun. Tam bir fiyaskoyum Yazgı." dedim gergince.

Aslında Han bana beraber gitmeyi teklif ettiğinde reddedip Yazgı'nın arabasıyla geleceğimi söyleyecektim. Ancak ben daha mesajı yazmadan Yazgı elimden telefonu kapıp teklifi kabul etmişti. Bu yaptığına gerekçe olarak ise onunla vakit geçirmeden aşık olduğunu anlayamazsın demişti.

Belki birazcık mantıklı olabilirdi. Çok az.

Ama bunun olmayacağına oldukça emindim. Hanla kavga etmeden yan yana bir saniye bile geçiremiyorduk ve bu yine benim yüzümdendi.

"O zaman fiyasko olmamayı dene Sumru kuş. Sakinleş ve akışına bırak, Han seni yemeyecek. Arabada bir kaç dakika yalnız kalmanız sorun değil." dedi telkin edici bir sesle Deniz.

Lunapark planına dahil olduktan sonra Denizle beraber Yazgı'nın evinden ayrılmıştık. Eve gelip hızlıca bir duş alıp hazırlanmaya başlamıştım.

Üzerime siyah uzun kollu bir bluz giymiştim, tam olarak göğüslerimin biraz aşağısında bitiyordu. Altına ise koyu yeşil bir paraşüt pantolon giymiştim. Lunapark için gayet şık gözüküyordum. Makyajı çok abartmak istememiştim bu yüzden günlük makyajımı yapıp hazırlığımı bitirmiştim.

Şimdi ise hali hazırda zaten düz olan saçlarımın üstünden daha düz olması için düzleştirici geçiyordum. Bir yandan da kızlarla telefonda konuşuyorduk. Çok gergin olduğum için onları aramıştım ama beni daha da germekten başka bir şey yapmamışlardı.

"Tamam çok sakin olacağım, durduk yere kavga çıkarmayacağım, ona karşı nazik ve sevimli olacağım." kendi kendime sayıklanıp duruyordum.

"Durduk yere kavga çıkarmayacağın konusunda hem fikir miyiz?" dedi Yazgı.

"Şüpheli." dedi ona karşılık Deniz.

"Sizle niye arkadaşım ki ben ya?"

"Bayılıyorsun bize de ondan Sumru kuşum." dedi Deniz sevimli bir sesle, göz devirdim.

"Acaba konuşacağım konuları elime falan mı yazsaydım? Sohbet etmek daha kolay olurdu." Düzleştiricinin fişini çekip telefonu makyaj masamın üzerinden alıp yatağa oturdum.

"Bayıl bir de Feriha. Çok abartıyorsun Sumru, sakin ol ve konuş. İki kelimeyi bir araya getirebileceğini düşünüyorum canım arkadaşım." Yazgı'nın sinirli sesi kulağımı doldurdu.

İki kelimeyi bile bir araya getiremeyeceğimden asla haberi yoktu...

Tam Yazgıya cevap vereceğim sırada telefon kulağımda titredi. Gelen bildirimi tahmin etmek pek zor değildi. Telefonu indirip bildirime baktım, tahmin ettiğim gibi mesaj Han'dandı.

Üst komşu: Tatlı komşum hazır mıdır acaba?

Yazdığı mesaja sesli şekilde kıkırdarken buldum kendimi. Şimdide bir mesajıyla gülmeye mi başlamıştım? Ben bitmiştim. Öldün Sumru çık.