- Bir Kaçış Meselesi- 2

209 20 1
                                    

Merdivenleri tırmanmayı bitirip karşı tarafa ilk geçen Melis'di. Ardından ben de atladım ve Eda sona kaldı. Duvarın diğer tarafında beklerken kaçıp onu burada bırakmak aklımdan geçmedi değil. Sonuçta herşeyi bok etmişti ve sayesinde yanımızda bir aç mide daha olucaktı eminim ki bu kız hırsızlık da yapamazdı.

Oh valla biz ona bakıcılık yapalım şimdi teallam ya bi de başımıza bu çıktı.

"Eda senin için duvarın bu tarafında kamp kurmamıza gerek kalmaz inşallah kaç saate gelmeyi düşünüyorsun acaba ?"

Eda hanım hiç cevap vermeden daha da yavaş bi şekilde inmeye başlamıştı. Benim yerimde başkası olsa büyük ihtimalle söylenirdi ama onun bu taraftaki merdivene geçmesine bile mutlu olmuştum.

Bir süre sonra yanımıza gelmişti zaten o geldiğinde birbirimize bakışlar attık. Melis telefonunu çıkarıp birinin numarasını tuşladı ve bizden ayrılıp telefondakiyle kısa bir konuşma yaptı. Yanımıza geldiğinde ona sorgulayıcı gözlerle bakıyordum. O da bunu anlamış olucak ki açıklama yapmak için derin bir nefes aldı.

"Kızlar kızlar kızlar evet şimdi öncelikle ilk olarak" dedi ve hafifçe sıraladığı kelimelere güldü ardından devam etti.

"Az önce söylediklerimi unutun ve ciddileşelim çünkü durumumuz vahim. Sedefin ve çetesinin acil bir işi çıkmış ve bu gün öğle saatlerinde şehirden ayrılmışlar çok önemli bir şey olucak ki bize haber vermeyi unutmuş malum arkadaş." Derken iğnelemede bulundu. En azından bana öyle geldi. Ne de olsa Melisten önce o vardı ve bunu biliyordu. Sanki beni bu sorumsuzla bir tutma der gibi baktı.

" Siz konuşmadan cevap veriyim bu demek oluyor ki yarın öğleye kadar tek başımızayız. Şimdi o güzel kafaları çalıştırma vakti hadi bakalım motoru yağlayın."

Melisin motorla ilgili benzetmesi midemi bulandırırken asıl derdimin bu olmaması gerektiğini düşündüm ve şimdi ne yapmamız gerektiğine kafa yordum. Bu konularda hiçbirimizin tecrübesi olmadığını var sayarak kimse fark etmeden yurda geri dönmeyi ve yarın kaçmayı teklif edicektim ki Eda bir şeyler söylemeye başladı.

" Seveniniz varmış ben sizden yararlanmayı düşünüyordum ama duruma bakıcak olursak siz benden yararlanıcaksınız gibi görünüyor öncelikle dudağımdaki patlağı halletmemiz lazım bunun için de şu çevredeki tek eczaneyi kullanmamız gerekecek tahminime göre nöbetçidir ve açıktır çünkü söylediğim gibi bu ilçede pek insan yok dolayısıyla eczane de bir tane neyse açıklamayla vakit harcamayalım bi oraya gidelim de sonrasını konuşuruz benden yararlandınız işte harita olarak ahaahahhaha."

"Mira bana uyar sence."
Dedi Melis ve kolunu omzuma koydu.

"Bilmiyorum sanırım şu durumda en mantıklısı."

Geri dönme fikrinin çok saçma olduğunu kabul etmeliyim. Ve şu halimize bakarsak Edanın söylediklerini reddedemezdim, ki zaten beni dinlemezlerdi.

Melis onayımı alınca Eda'ya döndü;

" E o zaman be bekliyoruz yolu sen bildiğine göre buyur önden Eda'cım."

Dedi ve eliyle önünü işaret etti. Eda göz devirerek öne geçti ve yürümeye başladı biz de onu takip ettik yol boyunca konuşmamıştık. Ben arada geçen arabalardan ürktüğüm için ikide bi sıçrıyordum. Melis ise sanki her zaman sokakta dolaşıyormuş gibi cool cool yürüyordu.

Yaklaşık yarım saat sonra bir eczanenin önünde durduk be birbirimizde döndük.
İlk konuşan Eda oldu.

" Evet şimdi kızlar siz bekliyorsunuz ben gereken malzemeleri alıp geliyorum ve tam şu kaldırıma oturuyoruz." Derken karşıdaki kaldırım taşını işaret etti.

BAYAN HIRSIZ ve BAY MAFYAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin