Senin Gibi Öğretmenin Ben! Minsung

Yarım kalan iş

SEELLLLAAAAM KIZLAR SİKİM SIZZLAAAAARRRRRR EVET EN SON NE ZAMAN YB ATTIM BİLMİYORUM AMA NAPALIM KADER GEÇ YB ATMAMI İSTİYO
.....

"Geççek,geççek elbet buda geççek."

"Siktir git Jeongin! Tarkan sevdanı bi kenara bırak."

Ne oluyor derseniz hemen söyleyeyim, geziye gitmek için sınava girmek gerekiyordu. Sınavdan 90 altı puan alırsanız, geziye gidemiyordunuz. Tabi çocuklarda bunu son gün öğrenmişti. Bu yüzden sövüp, ağlıyorlardı.

"İlk defa bu kadar heyecanlanmıştım. Hevesimin içine kuru fasulye pilav yemiş gibi, sıçtılar amına koyayım! "

"Jisung sana bir şey diyeceğim. "

"Zıkkım."

"Fizikçi geziye gitmiyormuş."

"Nasıl lan!"

"Bildiğin, kızlardan duydum."

"Allah'ım sonunda dualarımı kabul ettin."

"Yazık. Aşk böyleymiş galiba."

"Görücez senide Seungmin paşa."

"Kes be."

"Onu bunu boşverin de, biriniz bana su alsın amına koyayım. Ölüyorum susuzluktan."

"Nah alırım ben."

Felix zıplayıp, bağırarak konuştu. "Ben alırım! Belki giderken kısmetimi bulurum."

"Buda başladı aşka, yarabbim sana geliyorum!"

Jisung elinde ki parayı Felix'e uzatıp, diğerlerine döndü.

"Kızmayın tavuk kanadıma. Biz ikimiz zengin koca bulup, hayatımızı kurtarıcaz! "

"Ay götüm! "

"Siktir git be, koduğumun tilkisi."

Felix göz devirip, arkadaşlarının yanından ayrılmıştı. Tabikide gidip Jisung'a şu almayacaktı. Ellerini cebine koyup, kafasını eğerek kantine ilerliyordu. Adımlarını hızlandırmıştı fakat birden bi bedene çarpmıştı.

"Ya sende bir siktir git amına koyayım!"

Felix kafasını kaldırdığında, Minho'nun arkadaş grubunda olan Hyunjin'i görmüştü. Ağlıyor gibiydi, ama ağlamıyordu. Kısaca rol yapıyordu.

"Tüm şanssızlıklarda bana gelir zaten! Ana, sen şu civcive benzeyen çirkef çocuk değil misin!"

Felix yerden kalkıp, kıçını silkeledi. Sinirlenmiş bir şekilde,
"Çirkef ne alaka oğlum! Üstelik sen neden ağlıyorsun? " Dedi.

Hyunjin tekrar ağlarmış gibi yapıp, konuşmaya başladı.

"Hiç sorma be civciv, geziye katılamıyorum. Neymiş, düşük puan almışım sınavdan."

Felix içinden, drama queen diye geçirip, cebinde ki paraya baktı.

"Üzülme bende katılamıyorum. Gel çay ısmarlıyayım sana."

Hyunjin yerinde zıplamıştı. Felix korkmuştu açıkçası.

"Bir sakin ol lan! Alt tarafı çay ısmarlayacağım."

"Çay çok önemlidir civciv. Bana bu iyiliğini unutmayacağım."

Felix gülüp, kolunu Hyunjin'in omzuna attı ve kantine ilerlemeye başladılar.

.....

"Hyunjin nerde lan?"

"Bir yerlerde bayılma taklidi yapıyordur. Boşver."