10

2.1K 87 5
                                    

10.BÖLÜM

Hastanede Aşir ağanın evinin hepsi ve birkaç aile dostu Zümra'nın ameliyattan çıkmasını bekliyorlardı.

Hastanenin en iyi doktorlarının ameliyata girmesinin yanı sıra Zümra'nın şansının çok az olduğunu söylüyorlardı.

Boran delirmiş ve çıldırmış halde duvara yaslanmış ayakta bekliyordu. Kafasındaki düşünceleri susturmak için kafasını her iki yana doğru sallıyordu.

Berfu Boran'a doğru giderek abisinin elini tuttu ve ''abi güçlü olman gerek'' dedi ve elindeki suyu göstererek ''otur ve bu suyu iç'' dedi.

Boran elinin tersi ile suyu iterek ''Zümra'nın ailesine haber verdiniz mi?" diye sordu kardeşi ise suyu yere bırakarak ''Nujin yenge haber verdi büyük ihtimalle yoldadırlar'' dedi.

Boran kafasını salladığında Berfu abisinin elini bırakarak olduğu yere annesinin yanına doğru gitti.

Hastanede sessizce ameliyathanenin önünde bekliyorlardı kimisi ayakta kimisi oturmuş.

Boran hala aynı yere gözlerini dikmiş hastane fayanslarını inceliyordu.

Onun kafasını yerden kaldıran ses Zümra'nın annesinin sesi oldu. ''Zümramm nerdesin yavrum'' dedi ve direkt Nujin'nin yanına ilerledi.

Nujin ise kadına sarılarak ''Zilan teyze sakin ol ameliyatta ve sağ salim çıkacak inşaallah'' dedi. Sesi sonlara doğru fısıltı gibi çıkmıştı.

Zümra'nın annesi ise sesini çıkarmadan ağlamaya devam ediyordu. Aram ile Zana sessizce Berfu ile Baran'ın yanına giderken babası ise Aşir ağanın yanına gitmişti.

Nujin karşısında ağlayan kadını alarak kayınvalidesinin (Şilan) yanına oturtmuştu.

Şilan sessiz bir şekilde beklerken elini yavaş yavaş kaldırıp kardeşinin (Zilan) omuzuna attı. Zilan buna şaşırmış olsa da belli etmeden ağlamaya devam etti.

Aradan bir saat geçmesine rağmen Zümra hakkında hiç bir bilgi alınmamıştı.

Boran ise yere çökmüş şekilde düşünüyordu. Aklına gelen belirsiz soruyla ayağa kalktı ve ameliyatanenin kapısına doğru gitti.

Kapı şifrelerini bildiği için şifreyi girdi ve kapı açıldı. Boran tam içeri girecekken içeriden gelen hemşire Boran'ı durdurarak ''Boran bey ne yapıyorsunuz buraya girmeniz yasak biliyorsunuz ayrıca üzerinizde de uygun kıyafetler yok.'' dediğinde Boran istediğini alamadığı için ''burası benim hastanem değil mi niye giremiyorum'' dediğinde hemşire keskin gözleriyle baktı.

Boran bir cevap alamadığı icin içeri tekrar girmeye çalıştı ama her iki kolundan Baran ve Aram tarafından tutulunca hiç birşey yapamadı.

Boran ''bırakın beni içeri gireceğim'' diye bağırınca hemşire elini onun karnına bastırıp ''şuan giremezsiniz ameliyathaneye ama söz veriyorum ameliyattan çıkınca görebileceksiniz" dedi ve Boran'ın durmasına neden oldu.

Boran soğuk duvarın önüne yaslanarak oturduğunda hemşire tekrardan içeri girdi.

İki saat sonra Boran'ın gözünden nihayet akan yaş ile ameliyathanenin kapısı açıldı. Boran ayağa kalkarak doktorun önüne geçti ve ''Burak yalvarıyorum bana iyi bir haber ver'' dedi ve Burak'ın kollarını tutarak bekledi.

Burak ise Boran'a bakarak ''Boran kurşun kalbinin hemen alt kısmına yerleştiği için çıkarmamız biraz zor oldu. Hatta kana bile ihtiyacı oldu hazır kan olduğu için hemen takviye ettik. Zümra güçlü olduğu için dayandı. Şimdi yoğun bakıma alacağız ve yarın bu saate kadar uyutacağız. Eğer yaşamak için umudu varsa gözlerini açar ama eğer yoksa maalesef pekte şansı olmaz'' dedi.

MAHRAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin