22

1.2K 67 1
                                    

22. BÖLÜM

Sabah uyandığımda sırtım acıdığı için sırt üstü uzanıp beklemeye başladım. Belki acısı geçer diye.

Boran'a baktığımda mışıl mışıl uyuyordu. Telefonumu alıp saate baktığımda şaşırmıştım çünkü bugün pazartesi idi ve Boran işe gitmemişti.

Boran'ı dürtüp "Boran" diye seslendiğimde kafasını yastığa gömerek "hıı" diye cevap verdi. Ona gülerek baktıktan sonra "niye işe gitmedin?" dedim.

Kafasını kaldırıp bana bakıp "hastasın ya ondan" dedi. Ben hasta değildim ki. Yatakta oturur pozisyona geldikten sonra "Boran ben hasta değilim ki" dedim.

Boran kollarını belime sarıp başını dizlerimin üstüne bıraktığında "dün gün boyu yataktan çıkmadın, Zümra. Ben anlamadım ki neyin inadı bu hastaneye de gitmiyorsun" dedi.

Ben gülerek kafasına bir öpücük bıraktıktan sonra "hastaneleri sevmiyorum Boran" dediğimde. Büyük bir kahkaha atıp "kızım sen ne biçim doktorsun?" dedi.

Yarın onun doğum günüydü o yüzden bir şeyler yapmak istiyordum. Yataktan kalkarak yalandan sinirlenmiş gibi yapıp "o biçim doktorum Boran. Beğenmediysen almasaydın." dedim.

Boran ise ayağa kalkıp yanıma geldikten sonra belime sarıldı ve "benim şişko karım, iyi ki de seni almışım" dedi.

Söylediği sözlerden sonra hızla ona döndüm ve "sensin şişko, ayrıca ben mal mıyım, almışım diyorsun" dedim.Çok mu sinirliydim ne!

Boran benden azıcık uzaklaştıktan sonra "tamam benim şirin karıcığım şişko benim, ayrıca ben senin malınım tamam mı?" diye sordu. Benim hanımcı kocam.

Ona sevecen bir bakış attım ve "tamam" diye cevap verdim. Ona şirin şirin bakmaya devam ederek "hadi sen duş al ve işine git, ben iyim," dedim.

Bana doğru bir adım yaklaştıktan sonra "emin misin? Eğer iyi hissetmiyorsan gitmem" dedi. Gitsene işte ne ısrar ediyorsun Boran, git işte işimi bozuyorsun.

Ona sarıldıktan sonra başımı göğsüne yasladım ve "iyim, iyim sorun yok." dedim. Oda bana sarıldıktan sonra kafasını kafamın üstüne bıraktı ve "peki sen bilirsin" dedi.

Sonrasında hemen banyoya gitti. Ben ona kıyafet çıkarmak için dolaba doğru ilerledim ve siyah bir pantolon, siyah bir kazak çıkardım. Ceketini de kendisi seçerdi artık.

Elimdeki kıyafetleri yatağın üzerine bıraktım ve gümüş saatini de kıyafetlerin yanına koydum.

Boran banyodan çıktığında ben gireceğim için kendime kıyafet çıkarmaya başladım. Koyu bir renkte olan mavi eşofman takımı çıkardıktan sonra renkli çoraplarımı ve iç çamaşırı çıkardım.

Ben kocama çamaşır çıkarmayı unutmuştum. Onun elbiselerinin olduğu tarafa gittim ve iç çamaşırı çıkarıp kıyafetlerinin olduğu yere doğru fırlattım.

Boy aynasının önüne geçtim ve kendime bakmaya başladım. Karnım yavaştan belli olmaya başlamıştı. Ama pek fark edilmiyordu çünkü çok yemek yemeye başlamıştım.

Ellerim ile karnımı okşamaya devam ederken banyonun kapısının açılmasıyla, kapıya doğru döndüm ve ellerimi karnımdan indirdim.

Tam bir şey söyleyecekken karnımdaki hareket ile susmuştum. Sanırım bebeklerim hareket etmişti. Ve bu ikinci kez olmuştu. İkisi de Boran'ın yanında olmuştu.

Boran'ın sesiyle kendime gelip Boran'a baktım. Pantolonunu giyiyordu. Yanına gidip sırtını öptükten sonra "ben banyoya gidiyorum," dedim. Kocamın sırtını çok seviyordum, yani öpmeyi.

MAHRAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin