Bir günde iki bölüm yayınlamam iyi mi kötü mü? Bilemem ama oy atan iki üç kişi için değer🌸
Bazı insanlar anne baba olmak istemez. Genelde bu insanlar zeki olurlar. Bir çocuğun sorumluluğunu alamayacaklarını bilirler.
Fakat Duru' nun biolojik annesi için durum farklıydı. O anne olmayı istemişti. Hemde çok istemişti. Çocuğunun babası olmasını istediği adam ona tecavüz edene kadar.
Evlendikleri günün akşamı Cavidan bir birlikteliğe hazır değildi korkuyordu. Eşi Hakan ise sabırsızdı. Kendisine hak olarak gördüğü bir şey yaptı. Karısı isemediğini söylesede onunla birlikte oldu.
Cavidan o gece hamile kalmadı ama sonrasında devam eden izinli tecavüz sonucu Duru' ya hamile kaldığını öğrendi.
Olayların farkında bile olmayan Hakan karısının psikolojik olarak iyi olmadığını fark edemedi bile. Hakan bu bebeği kız ya da erkek olsun farketmeksizin istiyordu.
Aynı zamanda işinide büyütmek istiyordu. Bu yüzden bebeği düşürüp öldürmeye çalışan karısını ancak 6 aylık olan çocuklarını kürtaj yaptırıp başarılı olamayınca yaptıklarını fark etti.
Sonrasında bebek ölü doğsun diye içki ve sigara içmeye başlayıp yetersiz beslenmesinin önüne kimse geçemedi.
Bu sırada çalıştığı şirketin CEO' su olan Hakan' nın tek aldığı önlem eve içki ve sigara almayı bırakmak oldu.
9 ay 10 gün sonra kendi bebekleri yerine kucağına verilen sağlıklı bebekle sorunlar bir süre geri plana atıldı. Hakan kızına Tomris adını koydu.
Tarihin önemli Türk kadınlarından olan Tomris Hatun gibi güçlü olsun diye.
İlk bir sene sessiz sakin sorunsuz geçti. Büyümeye başlayan Tomris ile sorunlarda baş gösterdi. Tomris iki yaşında; kumral saçlı, kehribar gözlü, süt beyazı; enerjik, hayat dolu bir bebekti. Kşmseye benzemiyordu.
Farklı oluşu ne Hakan' ın ne de Cavida' nın aklına gelmişti. Sorun Haka' nın annesinin torununu severken 'şaka' olarak "bu çocuk ailedeki kimseye benzemiyor. Başkasının çocuğu mu kız yoksa?"demesiyle patlak verdi.
Her ne kadar şaka olsada zaten pamuk ipliğinin üzerinde cambazlık yapan evliliklerinde şiddetin başlamasına neden oldu.
Tomris bazı şeyleri kendi yapabilecek yaşa geldiğinde evde şiddet ve arada unutulan küçük Tomris ile orası evden çok cehenneme dönmüştü.
Hakan da artık Tomris' i sevmiyordu. Kızı olmadığını düşünüyordu ama test yaptırmaya cesareti yoktu.
**********
Onur Bey ve Beste Hanım aralarındaki sorunu halletsinler diye Tomris ve Duru ile oturma odasında oturup konuşmaya çalışıyorlardı.
Biraz sohbetin ardından konu olan olaya geldi.
"Dün yaşananlar için bir birinizden özür dilemelisiniz. İkinizde hatalısınız." dediğinde
Duru atılarak "Ben özür falan dilemem." dedi.
Tomris daha fazla dayanamayacak durumdaydı.
"Doğru niye özürdileyesinki? Yalan söylemeyi bırakıp annenle babana gerçekleri anlatmaya nedersin şımarık velet." dedi. İşlerin sarpa sarmaya başladığını fark eden Beste Hanım müdahale etmeye çalışsada Tomris tarafında susturuldu.
"Hadi anlat gerçeği. Ben
Tomris' in günlüğünü çalıp okumaya çalıştım, yakalanınca günlüğünü alıp giden Tomris' in arkasından- durdu bu söz kendi söylüyor olsa bile canını fena yakıyordu.- 'insan artığı.' dedim. Tomris bu söze sinirlenip az daha beni dövüyordu. Desene." dediğinde. Olaydan bir haber olan Onur Bey ve Beste hanımın dili tutulmuştu adeta.Bir süre sessizliğin ardından Onur Bey konuştu. "Duru doğru mu bu?" diyebildi sadece. Kızlarının böyle bir şey yapacaklarına inanamamıştı.
"Tabi unuttuğum bir şey var. Sende Öz annen gibi yaptığı haltın arkasında duramayan iki yüzlü, korkağın tekisin." diyerek oturduğu koltuktan kalktı Tomris.
"Hastaneden çıkıp böyle saçmalıklarla uğraşamam yorgunum dinlenicem." diyerek arkasına bakmadan gitti.
Bir anlık sinirle kapıyı eliyle açmaya çalışınca yediği hurmalarca tırmalandı. Dirseyle kapıyı açıp odaya girdi.
Yatağa uzandı ve ellerini iki yana açıp bir süre sakinleşmeyi bekledi.
Kafasını sola çevirince bakışmaya başladığı peluş oyuncakla yerinden doğruldu. Selen' in hediye ettiği peluş oyuncak buram buram Selen' in en çok kullandığı parfüm kokuyordu.
Tomris, Selen' in ondan hoşlandığını anlamıştı. Gerçi anlamaması için salak olması gerekirdi.
**********
Elime aldığim peluşla derin bir nefes verdim. Kim okul dışında görüşmediği ve aralarında çok sohbeti olmayan arkadaşına bol parfümlü oyuncak hediye ederdi ki?Ya ben çok düşünüyorum ya da Selen gerçekten saf kalpli bir kızdı.
Başımı başka tarafa çevirip oyuncağı yatağın üstünde bir yere gelişi güzel bıraktım. Bakış açıma giren içine göçmüş duvarla derin bir nefes verdim. Aptal gibi gidip duvara sabitli aynaya vurmuştum.
Hastaneden çıkmadan önce son kontrollerimi yapan doktor şanslı olduğumu söylemişti. Bir kaç derin kesikle atlatmışım. Elim kırılsa ya da çatlasaydı sakat bile kalabilirdim. Ki bu kick boks kariyeri yapmak istiyen biri için tam bir felaket olurdu.
Ayaklarımı yataktan aşağı sallandırıp kollarımı iki yana açtıp tavanı seyretmeye başladım.
Oy ve Yorum yapmanız YB yazmak için beni motive eder.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ah! Benim yaralı kalbim.
Teen Fiction"Hastanede bir karışıklık olmuş. Doğduğun gün ordaki bebeklerden sorumu bir hemşire sen ve bir başka bebeği yanlışlıkla karıştırmış. Hasta yatağında hastaneyi arayıp her şeyi itiraf etti." dediğinde dualarımın kabul olduğuna sevinemedim bile. Bir i...