sonsuza dek mutlu

78 13 15
                                    

Üç ay sonra...

Seokjin üstündeki ağırlık ile yavaşça yatağında yan döndü. Gözlerini hafifçe açtığında gördüğü mavi saçlarla gülümsedi ve sevgilisinin nefes alış verişini duydu. Kafasını onun boyun girintisine doğru yaklaştırdı.

"Taehyung-ah" dedi boğuk sesiyle. Sadece bir "hmm" sesi duydu.

"Kalk hadi. Bak yeontan gelmiş."

"Jin bırakta rahat uyuyayım." Diye mızmızlandı.

"Kış ayısı gibi uyuyorsun." Dedi Seokjin. Tae gözlerini açtı.

"Bu bir iltifat mıydı?"

"Elbette. Tatlısın, ayıcıkları sevdiğini biliyorum."

Gülümsedi Tae. Sonra Jin onu yanağından ısırdı.

"Ve ekmek gibi yanakların da var."

"Sanırım acıktın sen? Sevgilim ne istiyormuş? Ne yapsın kocası ona?" Tae utandı. Jin ayakları üstünde olan yeontanı kaldırdı ve aşağı itti.

"Yeontan odadan çık. Şimdi babaların biraz yaramaz olacak." Köpek sanki bu olaydan bıkmış gibi kuyruğunu  sallayarak çıktı odadan. Jin Taehyungun üstüne çıktı. Gülümseyerek öptü onu.

"Yüzümü yıkamadım!"

"Dur ben halledeyim." Diyerek öptü yanaklarından, dudaklarından.

"Ya Seokjin!"

"Hadi söyle. Ne hazırlayayım yemeğe?"

"Bilmem. Ne yapsan yiyorum. Baksana göbeğim bile çıkıyor."

"Oh, oh iyi. Çıksın da seni beğenmesinler."

"Ya!"

"Şaka yaptım. Hadi kalk." Jin ondan önce kalkıp mutfağa gitti. Şimdi sevgilisi için en iyi yemeği yapacaktı.

Taehyung huzurluydu. Sevgilisi omzuna yaslanmış, kucağında köpeği ve en sevdiği filmi izliyordu. Şanslıydı, biliyordu. Kaç kişinin hayaliydi ki bu? Yanında güvendiğin hayat arkadaşın, kucağında sana bağlılık duyan tatlı hayvanı ve sakin bir akşam...şanslıydı gerçekten. Bir eli yeontanın üzerinde iken diğer eliyle Seokjinin saçlarını okşuyordu. Filme dalmıştı. Daha önce izlemişti Taehyung. Sadece Seokjinin de izlemesi için açmıştı, bilmeliydi bu filmi. Belki bir gün ya da birazdan saatlerce film hakkında konuşuyor olmak isterdi. Belki dersler çıkarırdı, beğendiği sözleri gözlerine bakarak söylerdi. Eh, Seokjin romantik adamdı. Taehyung'ta severdi şiir gibi adamları. Tabii başkaları ne düşünür az çok bilirdi. Seven de olur gülen de olurdu. Saçının teline bittiği adam gözlerine bakarak en sevdiği repliği söylese gözlerinden kalpler çıkardı. Çünkü güzel bir his verirdi o sözler, Taehyung hayran olurdu. Seokjinin ağzından çıkan her söz kafasında yer edinirdi.

"Tae?" Diye sordu Jin.

"Hmm?" Dedi filmi izlerken.

"Ya Oliver olursam?"

"Nasıl?" Dedi birden hiddetle.

"Ya seni bırakıp gidersem?"

"Nereye? Izin verir miyim sanıyorsun? Asla! Beni hayatına alan sensin be! "  Taehyung sinirlendiğini hissetti. Jin ise gülüyordu.

"Gülme Seokjin. Kalk omzumdan. Bu gece yat burada. Ben Yeontanla yatakta yatacağım."

"Ya Taehyung. Sadece şaka yapmıştım. Nereye gideyim hem? Benim evim burası?" Diyerek kalbine bastırdı kafasını.

"Bilmem. Bir yere gitme hevesin var sanki?"

"Yok öyle bir şey. Gitsem de kalbim senle kalırdı zaten. Ben vazgeçer miyim senden?" Tae ona baktı.

Mavi saçlı çocuk Taejin/Vjin (Tamamlandı) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin