Mavi saçlı çocuk Taejin/Vjin (Tamamlandı)

Kokun her yerde

Şey 👉👈 bolca yorum bırakır mısınız 🥺🥺🥺

İyi okumalar 💕

Seokjin yirmi altısına kadar istediği gibi bir hayat sürmüştü. Dünyaya bir kere geliyorsa, istediği çoğu şeyi yapmak istemişti. Lisede derslerden kaçıp konserlere katılması, arkadaşlarıyla birlikte tatile gitmesi her şeyi büyük bir mutlulukla yapmıştı. Tabi bunun dönüşleri biraz ağır olsa da pişman olmamıştı. Üniversitede okulu bırakması da bu yüzdendir ya. Kendini oraya ait hissetmemişti. Daha da önemlisi kendini bir mühendis olarak hayal etmemişti. Bir memur gibi yaşamayı asla istemiyordu.  Belli etmese de özgür bir tipti. Şu an sadece düzgün yaşıyordu. Belki de yaşıyla birlikte gelen olgunlukla durulmayı bilmişti.
Üniversitenin ilk yılında katıldığı kulüp sayesinde oldukça eğlenceli geçen geceleri olmuştu. Çıkan her etkinliğe gitmişti. Jimin ve Hoseokla birlikte iyi eğlenmişti. Şimdi ise zaman o kadar hızlı geçiyordu ki kendi geçimini sağlayıp çalışıyordu. Ileride ne yapacaktı acaba? Bir aile kuracak mıydı? Yoksa Sehun'un dediği gibi dibine kadar gay bir yaşam mı sürecekti? Bu onu güldürdü. Saçları beyazlayana kadar bekar olursa annesi tarafından güzelce uyarılırdı büyük ihtimalle. Bunları düşünmeyi kesip kalktı yatağından. Çoktan akşam olmuştu bile. Işe gitmeyecekti. Bir günlük iznini kullanıyordu. Bunu da bugün evde kendine zaman ayırmıştı. Çöpünü dışarı çıkarmak için evinden çıktığında kedi için yemek almayı da unutmadı. Terliklerini giyerek dışarı çıktı. Çöp çok uzakta değildi. Oraya gitti ve her çöpü kutusuna koydu. Geri dönmek üzereyken kedi yanına geldi. Gülümsedi.

"Dışarı çıkmamı bekliyorsun değil mi? Yemeğini getirdim.  Hadi gel." Kedi onu heyecanla takip ederek evinin önüne geldi. Mamasını önüne koydu.

"Güzelce ye. " Kedinin kafasını okşayıp kalktı. Evine girmek için gidiyordu ki ileride, sokak lambasının altında oturan birisini gördü. Kaşlarını çatarak baktı. Bu Taehyung'tu. Ne yapıyordu peki? Seokjin merakına yenik düştü ve onun yanına doğru giderken buldu kendini. Yavaş adımlarla telefonuyla ilgilenen çocuğun yanına gitti. Mavi saçları alnından aşağı dökülüyordu. Oturduğu yerde küçücük duruyordu.
Sokak lambasının ışığı, gölgesini oluşturdu. Gölgesi, mavi saçlı çocuğun ayak uçlarına düştü. Taehyung gölgeye bakarak yavaşça kafasını kaldırdı. Seokjini gördüğünde gülümsedi ve ayağa kalktı.

"Oh, selam Seokjin."

"Tek başına ne yapıyorsun burada?" Birisini mi bekliyordu? Dudaklarını büzdü Taehyung.

"Hayır. Anahtarımı almayı unuttum. Bu yüzden Yoongi'yi bekliyorum."

"Anladım." Seokjin onu süzdü. Okuldan mı geliyordu acaba?

"Ne zaman gelecek?" Saatine baktı Taehyung.

"Yarım saate burada olur."  Burada mı bekleyecekti yani? Hava karardıkça soğuk oluyordu.

"Benimle gel."

"Ne?" Dedi Taehyung anlamayarak.

"Evime gel. Dışarısı soğuk ve biraz daha yerde oturursan karnın ağrıyacak."

"Rahatsız olabilirsin. Gelmesem daha iyi."

"Rahatsız olsam sormazdım Taehyung. Geliyor musun?" Mavi saçlı ilk defa adını söylemesine şaşırdı ve ne diyeceğini bilemedi. Israr ediyorsa da gidecekti.

"Tamam, gelirim o zaman." Dedi kısık sesle. Yan yana yürümeye başladılar.

"Kediye yemek mi verdin?" Diye sordu Tae kediyi görünce.

"Hmhm." Seokjin kafasını salladı. 

"Adı ne onun?"

"Adı yok." Kaşlarını kaldırdı Taehyung.