23. Bölüm

589 29 35
                                    



( TEMSİLİ)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

( TEMSİLİ)

Bir yol vardı önümüzde ve ben elimi tutan bu adamın teninin sıcaklığında ruhumun yandığını hissediyordum. Tutuşu bu kadar güven verirken, neden gözlerinin ardındaki karanlık beni böylesine korkutuyordu?







Satır arası yorumlarınızı lütfen eksik etmeyinn... :)

Yorumlarınızı okumayı seviyorum.













İnsan, insanın en büyük düşmanıydı. Başkalarının hayatlarına izinsizce, hadsizce saldırıyor, her hakka sahip olduğunu düşünüyordu. Birileri bunu zevkle yaparken, diğerleri ise korku içinde geçiriyordu her saniyesini ve dakikasını. Birisi gülüyordu, diğeri dehşet içinde çaresizlik kuyusunda çırpınıyordu.

Ben hiçbir şey yapmadım diyordu zararsız olan, kimseye zararım dokunmadı.

Neden bana zarar veriyorlar?

Bu soruyu iyi biliyordum. Ne kadar bazı şeyler geçmişte kalmış olsa da , anılar insanın zihnine depolanır ve geçmiş ya da gelecek fark etmeksizin zamanını hiç beklenmedik anda işgal ederdi.

Şu an benim zamanımı işgal edip ruhumdaki yara izlerine dokunduğu gibi.

Geçmişte sorduğum soruların tekrardan beynimin içinde yankılandığı gibi.

Korku neydi? Bunu en iyi iliklerine kadar yaşayan insan bilirdi.

Ben biliyordum, çünkü ben hayatım boyunca o kelimenin ağır hükmü altında yaşamış karanlık bir zindan gibi çaresizliğin sularında boğulmuştum.

Hiç tanımadığım ve zararım dokunmadığı bir adam-erkek olduğunu düşünüyordum - bana zarar vermek istiyordu.

Bana küçük ve kanlı notlar gönderiyor hayatımla tehdit ediyordu.

Hiç tanımadığım bir adamın tehditine maruz kalıyorum.

Neden? Bunun bir yanıtı yoktu.

Korku...

Şimdi o kelime tüm acımasızlığıyla bana hunharca saldırıyordu. Kaçmak istemiyordum bu kez, tüm o kelimenin haşinliğine rağmen savaşmak istiyordum.

Bu zamana kadar bana hep çok güçlüsün demişlerdi, sen çok güçlüsün, neler atlattın. Halbuki hayır, ben güçlü değildim, ben o kelimenin boyundarlığı altında kalmış zayıf bir ruhtan ibarettim. Ben hiçbir zaman güçlü olamamıştım, korkularımın altında ezilmiş, o korkuların hain saldırısına sevdiklerimi kurban etmiştim. Güç kelimesi hiçbir zaman benim benliğimde var olmamıştı fakat zayıf kelimesini çok iyi bilirdim çünkü o sözcük beni alaşağı etmiş, beni içine hapsetmiş ve dışarıya çıkmama izin vermişti ben zayıflık ile büyümüş ve gücün hep arkasına saklanmış, köşesinden başımı uzatıp yalnız saklanmakla yetinmiştim. Ben hiçbir zaman savaşma cesareti göstereremiştim. Bunun bedelini ise ailemi büyük zarara uğratarak ödemiştim.

Karanlığın Gölgesindeki 'Ay' Parçası (DEVAM EDİYOR)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin