15

489 56 29
                                    

Hoseok gözlerini araladığında etrafta bitmek bilmeyen gürültüyle karşılaşmıştı. Sağ kolunun üzerinde uyuyakalmıştı ve uyuşmuştu. Kafasını binbir zahmetle kaldırırken yüzünü buruşturmuştu. Uyuduğu kolunu hissetmiyordu fakat avucunun içinde bir şey olduğunu anlamıştı.

Neler olduğunu hatırlamak için gözlerini bir müddet masaya sabitleyip düşündü. Yoongi ile oturup konuşacaklardı fakat Yoongi bir süreliğine yanından ayrılmış ve o sırada da sipariş ettikleri kahve gelmişti. Kendisi birkaç yudum aldıktan sonra önce gözlerinin buğulandığını daha sonra onu kapanmaya zorladığını hatırlıyordu.

Sonra da Yoongi gelmişti. Onun karşısında direnmişti fakat bu çok da uzun sürmemişti. Hoseok daha fazla dayanamayıp gözlerini kapatmıştı.

Şimdi ise hala buradaydı. Hala aynı mekanda ve masadaydı. Peki ya Yoongi neredeydi? Onu burada bırakıp gitmiş miydi yani? Ne garip adamdı!

Hoseok avucunun içine sıkıştırılan kağıtta neler olduğunu öğrenmek için açtı.

Bazı şeyler hiç değişmez. Senin bana karşı olan hislerin gibi...

Sinirlenmek istemiyordu ama onu zorluyorlardı sanki.

***

Hoseok
MAL MISIN AMK

BUNUN ICIN Mİ BENİ BURAYA ÇAGIRDİN

DELI MİSİN BE ADAM

İlk Aşk
Deli olduğumu düşünmüyorum güzelim

Ama bazenleri sana karşı çok sabırlı olduğumu düşünüyorum

Sence de öyle miyim☺️

Hoseok
Sen ne tür bir manyaksın oğlum

Kendine gel lan

İlk Aşk
Sabrım bazenleri taşabilir☺️

Güvenli bir şekilde eve dönmek istiyorsan güzelce bu mekanı terk etmelisin

Hoseok
Beni mi izliyorsun???

İlk Aşk
Etrafa bakmayı kes

Beni göremezsin

Hoseok
Niye sen görünmez adam mısın??

İlk Aşk
Sjejdudujsjsjsnsj

Çok komiksin hayatım

Hoseok
Sen bittin

***

Hoseok hışımla yerinden kalkıp etrafına bakındı. Her yer insan kaynıyordu. Onu nasıl bulabilirdi ki?

Yine de koskoca mekanı aramaya koyulmuştu.

Yoongi ise Hoseok'un kendisini kolayca bulabilmesi için aşağı inip kollarını birbirine bağlayarak duvara yaslanmış bir şekilde onu beklemeye başlamıştı. Gözleriyle Hoseok'u bulmuştu bile. Başlarda amacı onunla eğlenmekti. Hala da öyle denebilirdi ama artık bunu yapmak istemiyordu. Eğlenmek yerine gerçekten de onunla konuşmak istiyordu ama bazı şeyler buna engel oluyordu. Şu an ki durumu gibi.

"İşte buldum seni!" Hoseok onu yakasından tutarak çekiştirirken Yoongi hiçbir tepki vermiyor, sadece onu izliyordu. "Evet, buldun beni." Hoseok kendisini gülerek izleyen Yoongi'ye gerçekten çok sinirlenmişti.

"Neden mal gibi bakıyorsun bana? Beni delirtme Yoongi!" Arkalarında duran adamlar Hoseok'un üzerine gelecekken Yoongi elini kaldırıp onları durdurmuştu. Hoseok da bundan korkup Yoongi'den uzaklaşmaya karar vermişti.

"Neden hala konuşmayıp bana bakıyorsun? Amacın ne senin?" Bu sefer daha sakindi. Yoongi'nin arkasında duran iri yarı adamlar yüzünden gerilmişti. Yoongi istemediği müddetçe kendisine dokunmayacaklarını biliyordu ama Yoongi'ye de güvenemiyordu. "Bilmem. Bir amacım yok sanırım."

Hoseok öfkeyle saçlarını karıştırdı. Zaten bu gürültülü ortam yüzünden kendi sesini bile duyamıyordu. Bir de derdini anlatmaya çalışıyordu.

"Gel benimle." Diyerek Yoongi'yi kendisiyle dışarı çekiştirdi. En azından dışarıda ki gürültü buradan azdı.

Tüm havayı içine çekmek istercesine havayı soludu esmer ve boğazını temizledi. "Bak bu sana eğlence olarak gelebilir ama ben eğlenmiyorum Yoongi. Seni sevdim. Sevgi dalga geçilebilecek bir konu değil. Sevmediğin için anlayamıyor olabilirsin ama yine de bununla dalga geçmemelisin. Başta çok da takmamaya çalıştım ama artık canımı yakıyorsun. Sana olan masum sevgimi görmezden gelip oyuncakmış gibi oynuyorsun." Gözlerine baktı Yoongi'nin. Gözlerin de alay, kin, nefret yoktu. Sadece bakıyordu.

"Şimdi gidiyorum. Lütfen bir daha karşıma çıkma." Son sözünü de söyledikten sonra arkasını dönüp orayı terk etmişti.

.....

"İyi misin?" Dedi telefon da konuştuğu arkadaşına. "İyiyim. Zaten uyandığımda evdeydim." Çoktan pijamalarını giymiş ve koltuğa uzanmıştı bile. Uykusu yoktu. Kaçmıştı.

"Nasıl gelmişsin eve? Biliyor musun?" Dedi Hoseok. "Bilmiyorum. Bir uyandım yatağımdayım. Kim, nasıl getirdi? Bilmiyorum. Hiçbir şey bilmiyorum. Bu gece uyuyamam herhalde."

"Ben de uyuyabileceğimi sanmıyorum." Sıkıntıyla ofladı. Yoongi'yle güzel konuşmuştu değil mi? Yanlış bir şey söylemediğini düşünüyordu. Hem söyledikleri de doğruydu.

Yoongi'yi eskiden seviyordu. Şimdi ise ona karşı bir şey hissetmediğini düşünse de bunun doğru olmadığını herkes biliyordu. Onunla daha fazla muhatap olursa ona tekrar kapılmaktan çok korkuyordu.

Yoongi'yi şu zamana kadar 2 kere görse de bunun devamının gelmesi ihtimali olduğunu düşünerek onunla konuşmuştu. Bu sayede de onu bir daha görmeyecek ve tamamen hayatından çıktığı için daha rahat olabilecekti.

"Seokjin, Jimin arıyor. Ona durumu sen anlatır mısın? Ben yorgun hissediyorum." Dedi. "Tamam, görüşürüz. Kendine dikkat et."

"Sen de." Dedikten sonra kapatıp telefonunu bir kenara bırakmıştı. Televizyonda oynayan reklama göz gezdirdi. Bu saatte de düzgün bir şey yoktu ki. En iyisi uyumaya çalışmaktı. Bunu da başarabileceğini sanmıyordu aslında. Bir o tarafa bir bu tarafa dönüp dururdu.

Oflayarak yatağına ilerledi. Yarım kaldığı diziyi izlemeyi deneyebilirdi belki.

Telefonuna kulaklığını takıp diziyi açtı ve onu izlemeye daldı.















































_____
Uyuyamıyorum ve kriz gecircem bu yüzden size yb atayım dedim jxdbjdjdks

Aslında aklımda çok farklı bir sahne vardı. Onu yazmayı düşünüyordum fakat onu yazarsam dönüşü olmayan bir yola girip sonu istemediğimiz bir şekilde bitebileceğini düşünüp böyle kısa kesmeye karar verdim👉👈

Benim yerime de uyuyun lütfen iyi geceleleeleleleeeeer





First Love |Sope✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin