Evett, aklımdaki fikirler tükenirken her seferinde okuyucuların yb istediği için final yapmak istemiyorum çünkü fic'i sevmişsiniz, devam edelim!
Beni bodruma indirdiğinde bodrumu incelemeye başladım. Bomboş bir oda , bir masa ve bir sandalye , minik bir pencere , örümcek ağları. Bu kadar iğrenç bir yerin çürük yumurta gibi kokmasını bekliyordum ama pekte bir kokusu yoktu. Sonrasında beni sertçe iteleyerek sandalyeye oturttu.
Jisung;
Ne işim var burada?Seungmin;
Burası senin karakoluna benzemez komiser. Burada benim konusmam ile başlatılır, benim konuşmam ile biter.Derin bir iç çektim, ağzımı dahi açmamıştım ki yanımdaki çocuk sert bir tokat yapıştırmıştı.
-Ihğ! Sikeyim.
-şhh, bu daha başlangıç Jis, daha başlangıç..
Derin bir iç çektim ve bekledim, yalnızca yanağım sızlıyordu. Sonrasında Seung yavaşça bana yaklaşarak 'Lee Minho benim, onu benden alamazsın. Çok denersin ,oldu sanarsın ama yapamazsın!' diyerek bağırıyordu. Ardından pencere kırılma sesi ile o tarafa baktım. İçeri giren Lee Minho'ydu. Onu az buz tanıyarak diyorum ki. Kesinlikle tek gelmişti, çünkü o sinirlenince bu kadar aptal oluyordu. Sonrasında camın oradaki adam Minho'yu ensesinden sertçe tutup diğer kişinin ellerini baglamasina yardimci oldu.
Artık tek degildim , yanımda Minho'da vardı. Seungmin denilen kopegin tek odak noktası oydu. Arada Minho'ya eğilip yüzünü okşuyor geri kalan zamanda sohbet ediyordu.
Seung;
Ah Minhos, seni özleyeli çok oldu.Minho ise ona pek yüz vermiyordu , Seung yanağını oksamaya çalışırken yanağını öbür kenara çekiyordu. Bu durum umrumda değildi, Seung isterse Minhoyu dövsün ama beni rahat bıraksin. Biraz düşününce üzülmüştüm, gereksiz yereydi ama hala içimde Minho'ya karşı kıpır kıpır duygular barındırıyordum. Umarım kurtulurdum çünkü cidden karmaşık duygulardı. Minho'yu seviyordum ama bana karşı acımasız duyguları vardı ve gereksiz takıntılıydı. Daha çok yanak okşama olayı bittiğine göre Seungmin konuşmaya başladı.
Seungmin;
Şimdi beyler. Konumuza gelelim! Öncelikle Minho.Minho;
Ne var?Ardından tam yanındaki kişi elini kaldırıp bir tokat atacagi sıra Seung 'Chris! Yapma.' dedi. Ve Chris usulca elini indirdi. Seungmin'i şaşkınlıkla seyrediyordum hep. Çünkü lunapark günü çok cana yakın davranmisti halbuki..
Seung;
Minhom artık bana aitsin ha?Minho;
Siksen olmam.Seung;
Peki ya... Jisung'a acı çektirsem? Benim olur muydun?Minho;
Seung! Yapma!Ardından Seungmin elinde bir bileklik aldı ve boğazıma taktı. İlk başta hiç bir problem yokken elindeki kumandayla yavaşça elektrik çarpıyordu.
Ellerimle sandalyeyi itekleyerek gözüm doluyordu yavaşça.
Minho;
Seungmin dur! Tamam lütfen dur! Ne istersen yaparim! Yeter ki dur!Ardından Seungmin elindeki kumandayla elektriği sıfıra indirdi ve yavaşça Minho'ya yaklaştı. Saçlarını okşarken konuşmayı ihmal etmiyordu.
Seungmin;
Hah.. biliyordum Minho'sum. Biliyordum! Seninle çok eğleneceğiz aşkım çok!Arkidislar ben Bi bk yedim;D .
Ben geçen bölüm lunaparka Seung ile geldiklerini unuttum ve şimdi de sanki oymusta aniden degisi vermiş gibi yaptım. Daha doğrusu sanki arkadaşlarda seung Jis'i kıskanarak Minho'yu elde ediyordu ;P böyle oldu ;) ve eğer silersen HEPSINI silmek zorunda kalicaktim o yüzden grk yok bence?

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Düşman mı kalacağız?
Roman pour AdolescentsIg: stray.king143 hafif smutlu<3 Han 6 yıllık bir başkomser, Lino ise 6 yıllık bir suçlu. kimse beklemezdi Han ve Lee'nin arasındaki geçmişi. Han hatırlamak istemiyordu fakat Lee aynı düşüncede sayılmazdı..