Bölüm 15

4 1 0
                                    

EJDERHA DiYARI

HALiS

Ben, Laz, Alduin, Kim Styla ve diğer 18 kişiyle bu diyara geldik. Bu savaşın büyük olacağını hepsi biliyor. Ölebileceklerini de. Yine de yanımda savaşacaklar. Bana neden bu kadar güvendiklerini biliyorum. Korku, acı onlara öğretti. Baştaki kişiye itaat etmeyi acı çeke çeke öğrendik. Ben her ne kadar Alduin sayesinde bu duygulardan sıyrılmış olsam da diğerleri hala korkuyorlar. Benim verdiğim emir tanrının emriyle aynı değerde görülüyor. Arkamı döndüm ve:

Halis-"Hepiniz, çevreyi araştırın. Bir Bine'yi veya Ponarmin Shoum'u görürseniz bana gelin." dedim ve hepsi bir ağızdan

-"EMREDERSiNiZ" deyip dağıldılar. Tam Laz da gitmeye hazırlanıyordu ki:

Halis-"Laz, sen bekle. Sana özel bir görev vereceğim. Rıfat'ı bul. Bulduğunda ona zarar gelmeden bana getir."

Laz-"Ya gelmek istemezse?"

Halis-"Bayılt ve getir. O gelecekte stratejik olarak işe yarayacak biri."

Laz-"Emredersiniz." dedi ve o da yola çıktı.

Kim-"Ben de gidiyorum. Sen geliyor musun?"

Halis-"Ben burada haber bekleyeceğim. Sen nereye gidiyorsun?"

Kim-"Uzun süredir buraya gelmemiştim. Özlemişim, biraz hasret gidereceğim." dedi ve hızlı bir şekilde koşmaya başladı. Artık hızlı koşuşunu görebiliyorum. Eskiden olsa kayboldu derdim. Alduin'e dönmeden:

Halis-"Burada büyük bir savaş çıkacak, belki seni bile bu savaşta kullanacağım. Yine de katılmak istiyor musun?"

Alduin-"Hissediyorsun, içimdeki huzursuzluğu. Kalbinin karardığı her an yanındaydım."

Halis-"Kalbim mi karardı? Yani kötü biri mi oldum?"

Alduin-"Kalbinin kararması daha çok körlük olarak yorumluyorum. Kalbin artık ışığı görmüyor. Bir tek babanı öldürmek istiyorsun. Bunu diyarları kurtarmak için mi, yoksa kendine güçsüz olmadığını kanıtlamak için mi yapıyorsun? Kalbin buna karar vermeli."

Halis-"Ben güç peşinde değilim Alduin... "

Alduin-"Öylesin. Aklın bunu idrak etmiyor ama kalbin güç istiyor. Emrinde imdanların olması sana güçlü olmanın verdiği hissi kalbin çoktan kabullendi. Onun için daha büyük bir güç istiyor. Daha büyük güce de ulaşmanın tek yolu karşında hiçbir rakibinin kalmaması. Senin en büyük rakibin de bana göre Rıfat." Rıfat demesini beklemiyordum. Bir Bine der diye düşündüm. Kalbim güç istiyor demek.

Halis-"O zaman kalbimi nasıl susturabilirim? Ben bir tek babamı öldürmek istiyorum. Ponarmin Shoum'u alt etmek istiyorum. Herkesi koruyacak güce ulaşmak istiyorum. Bir daha sevdiklerimin ölmesini istemiyorum."

Alduin-"Kalbini susturma. Onu besle ve ona tüm gücü ver. Saf düşüncen karanlığı zamanla yenecektir. Senin saf tarafına inandığım için yanındayım." Sessiz kaldım. Daha fazla konuşmama gerek yok. Buraya geldiğimden beridir içimde biriken azıcık heyecan da yokolmuştu. Artık hazırım.

15 DAKiKA SONRA

Gönderdiklerimden biri geldi:

-"Bahsettiğiniz kişileri buldum. Ponarmin Shoum, Rıfat(B) ve Yun havadan düştüler." Havadan mı düştüler? Hem Yun ikisine karşı mı savaşacak? Rıfat için gelmedi mi yoksa? Hayır, onun için geldi. Yalnızca Rıfat'ın orada olduğunu düşünüyordu ama onlarla karşılaştı. Ponarmin'in de gelmesi bir tesadüf müydü? Çok düşük ihtimal. Aklıma bir ihtimal daha geliyor ama neredeyse imkansız. Rıfat ile Ponarmin işbirliği yapıyor olabilir mi? imkanı yok. Annemizi öldürdü, bizi felakete sürüklediler. Rıfat zekidir, böyle bir aptallık yapıp onlarla birlik olmaz.

Halis-"Beni oraya götür." dedi ve önden o arkasından da ben koşmaya başladım. Alduin de arkamızdan uçuyordu.

Ben gelene kadar Yun ve Rıfat(B) dövüşmeye başlamışlar. Ponarmin kenardan onları izliyor. Rıfat sadece tabanca kullanıyor ve mesafesini koruyor. Yun limit aş henüz kullanmamış. Rıfat(B)'ı hafife mi alıyor? Ponarmin yanıma geldi. Geldiğini fark ettim ama içgüdüm saldırı uyarısı vermediği için karşılık vermedim.

Kara-"Sen de buradasın demek. Son gördüğümden bu yana daha güçlü duruyorsun."

Halis-"Yanıma geldiğine göre ölmekten korkmuyorsun."

Kara-"Ölüm benim için uzaktı ve hep öyle kalacak. Sana karşı bir kinim veya öfkem yok. ittifak teklif ediyor... "

Halis-"Limit aş!" dedim ve sert bir tekme attım, henüz havadayken hızımı ve gücümü kullanarak binlerce darbe indirdim. En son kaskını çıkardım ve limit aşı bozdum. O da yere düştü. O kadar vurmama rağmen zırhında hiç delik yok. Sinir bozucu. Sadece ezikler var. Kaskını elime aldım ve:

Halis-"Tam da düşündüğüm gibi. Kaskından buram buram enerji fışkıyor. Boşluktan ne olur ne olmaz diye getirdiğin enerji olmalı. Şu an kaç yılın eksildi? 2? 3?" Ayağa kalktı. Öfkeliydi, hem de çok öfkeli. içgüdüm bana deli gibi alarm veriyor. Ayağa hışımla kalktı. Yüzü Bir Bine'nin yüzünde benziyordu. Kim anlatmıştı. Onun yüzü nefret ettiği kişinin yüzüne bürünüyor.

Kara-"ARTIK OYUN YOK. ARTIK AF YOK!" dedi ve saldırmaya başladı.

Halis-"Limit aş." tekrar limitimi aştım. Normalde onu küçük görecektim ama Kim Styla bana rakibimi hafife almamayı öğretti. Hem Ponarmin zamanında beni aşağılamıştı. Ama ben onu aşağılamayacağım. Saldırıları eskisi gibi hızlı hissettirmiyor. Hatta bayağı yavaş. Onu yenebilirim. Onu öldürebilirim. Saldırısından sağa çekildim ve elimle kafasını tuttum. Kafasını yere çarptım. Paramparça oldu. içgüdüm alarm verdi ve hemen geri çekildim. Beni ayağımdan yakalamayı planlıyordu. Siyah siyah enerji parçaları birleşti ve tekrar kafasını oluşturdu.

Kara-"LANET OLASI iNSAAAAN!" Hızı mı arttı? Artık hareketleri rastgele değil. Sola baskılı atak yapıyor. Solak mı yoksa? Hayır. Başka bir planı mı var? Bilmiyorum. Ama hareketleri keskin ve birine bile yakalanırsam sonum ölüm olur. Gözlerimi kapatmalıyım, ama hiç limit aş ve içgüdüyü beraber gerçek bir savaşta kullanmamıştım. Burada denemeli miyim? Anladım. Atakları beni kenara sıkıştırıyor. Farketmeden ormana doğru götürüyormuş beni. Dikkatli düşün. Bu durumdan kurtulmamın 2 yolu var. ilki gözümü kapatıp içgüdü ile beraber farklı bir çıkış yolu aramak, ikincisi ise savunma pozisyonundan çıkıp saldırıya geçmek. Limit aş durumundayken bile savunmadayım. Beni hafife mi alıyor? Yoksa gerçekten tüm gücünü mü kullanıyor? Eğer hafife alıyorsa vay halime. Risk almadan zafere ulaşamam. Gözlerimi kapatacağım. Gözlerimi kapatıp odaklanacakken Alduin Ponarmin ve benim arama girdi.

Alduin-"Rıfat şimdi odaklan!" dedi ve uçtu. Bana zaman kazandırmak için araya girdi. Ponarmin karşılık vermeden de uçtu. Çok hızlı bir şekilde yaptı bunu. içgüdüyü en iyi kullananlardan biri o ne de olsa. Gözlerimi kapattım ve odaklandım. Evet, görebiliyorum. Onu nasıl yeneceğimi görebiliyorum. Zırhının ezik noktalarını görmezden gelip tamir etmedi. Ama parçalayacak noktayı görebiliyorum. Eğer zırhını parçalarsam onun için ölüm anlamına gelecek. Tam saldırmaya hazırlanırken yer sallandı. Dengemi kaybettim. Bu da neydi? Deprem mi oluyor? Yıldıza bir şey mi oldu? Ponarmin sinirliydi ama birden sakinleşti, hatta ondan heyecan hissediyorum.

Kara-"Rıfat(B). Gidelim."

Rıfat(B)-"Biraz zor durumdayım, limit aş kullanmaya başladı ve tabancalarım yetersiz kalıyor. Portal açacak kadar vaktim yok."

Kara-"Zafer bu kadar yakınken... " Aniden kenara çekildi. Kocaman bir balta yanından geçti ve birkaç ağacı yıktı. Daha sonra yere saplandı. Bu... Babam...

b-"Ejderha diyarı ne zamandan beri bu kadar kalabalık oldu? Her yer karga kaynıyor. icaplarına bakmasam kim bilir neler yaparlardı." Omzunda 17 imdan da var. Biri de benim yanımdaydı onu da bayıltmış. Hepsini kenara koydu.

EJDERHA VS ANKAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin