RiAN DiYARI
RIFAT
O yazan nottan Miras'a bahsettim, babama da bahsetmem lazım, lazım ama izin vermiyor ki bahsedeyim! Ankayı bulduğum yerdeyiz. Babam, ben, ve birkaç izleyici. Kimler acaba? Tabii ki Rya ve Tennis izliyor. Babam sokağa çıkamıyor çünkü o çoğu rian askerlerini katletmiş ve krallığı tehlikeye sokmuş cani biri olarak tanınıyor. Gözüm kapalı.
Rya-"Rıfat, dostum. Babanın Bir Bine olduğunu daha önce söylemeliydin. Baban yeraltında oldukça ünlü biri."
Rıfat-"Sen ciddi misin? Şu an babamın Bir Bine olduğunu biliyorsun diye seni burada öldürmek istiyorum."
Rya-"Hahaha. Şaka yapıyorsun değil mi?"
Anka-"Şaka yapmasını mı isterdin?... Evet, şaka yapıyor."
b-"Odaklan Rıfat." En sonunda gözlerimi geri açtım.
Rıfat-"BU ÇOK SAÇMA! Hiçbir şey düşünmeden nasıl bir şey düşünebilirsin ki? Ancak bir gerizekalı bunu kolayca kullanabilir." Babama laf çarpıtmıştım, evet.
b-"Ben bunu öğrenirken ceza olarak ejderhalar gözlerimi yalıyorlardı." Iyy, bu nasıl fantezi lan.
Rıfat-"Iyy. Ve sen de izin veriyordun? Babamın 'benden sakladığı' başka böyle fantezileri var mı merak ediyorum." Benden sakladığı kısmını üstüne bastıra bastıra söylemiştim. Tennis araya girdi:
Tennis-"Siz onun kusuruna bakmayın, kendisi hep böyledir."
Rıfat-"Söylediğin iyi oldu. Kendisi beni tam tanımadığı için öğrenmesi iyi olur." Evet, yine babama laf çarpıttım. Umurumda değil. Bize onca yıl yalan söyledi. Ejderhaları bizden sakladı ve güya ölmüş dedemin eve gelmesi yüzünden annem öldü. Onu kolay affetmeyeceğim. O da biliyor, o yüzden ses çıkarmıyor. Ejderha diyarında Rüzgar yüzünden bir süre babamı affetme gafletine düştüm. Ama tekrar düşünmeye başlayınca hemen affetmek doğru olmayacak.
b-"Şimdi bu muhabbeti bırakın. Rıfat, tek yapman gereken gözlerini kapatmak ve hiçbir şey düşünmemek. Bu kadar zor olmamalı."
Anka-"Senin dediğini ben de anlayabiliyorum ama bu Rıfat için bayağı zor. Aklının boş durduğu bir an bile görmedim."
b-"Duracak. Durmak zorunda. Her zaman yanında olamam. Ejderha diyarını da korumam lazım. Üstelik dünyada da işlerim var."
Rıfat-"Sen buraya geldiğinde orada zaman durmuyor mu? Niye bu kadar kafana takıyorsun dünyayı?"
b-"Zaman durması bir şey değiştirmez. Eğer yıllarca bir yerde kalırsam bu sefer de dünyada ne yapacağımı unuturum."
Rıfat-"Kağıt kalem diye bir şey icat edildi. Rya dışında herkes kullanabiliyor."
Rya-"Evet öyl... Hey! Bana niye laf soktun ki şimdi?" Duymamazlıktan gelerek:
Rıfat-"Eğer şu saçma alıştırma bittiyse seninle bir şey konuşmam lazım artık."
b-"Alıştırmamız bitmedi ama içgüdüm çok önemli bir şey olduğunu söylüyor."
Rıfat-"Evet, çok önemli. Bunu bir tek Miras biliyor. Bir de senin bilmen lazım." Rya ve Tennis'e bakış attım.
Tennis-"Ne? Niye öyle bakıyorsun?"
Rıfat-"Dışarı mı çıksanız diyorum? Hani, önemli bir konu, sadece Miras biliyor falan." Tennis yanıma geldi ve omzuma yavaşça vurdu
Tennis-"Hadi ama, biz de her şeyi biliyoruz. Baksana, babanın Bir Bine olduğunu biliyorum. Ve hiç kimseye de söylemedim. Bize güvenebilirsin."
Rıfat-"Size güvendiğim için söylememem lazım zaten. Hadi dışarı."
Tennis-"Hiçbir güç beni dışarı çıkaramaz. Bunu dinlemem lazım." Hah... Yine iş bana düştü desene. Soyunmaya başladım.
b-"Ne yapıyorsun?"
Tennis-"Aaaaa! SOYUNMAYI BIRAK!"Eliyle gözünü kapattı.
Rıfat-"Dışarı çıkmazsan her şeyi göreceksin." Arkasını döndü ve:
Tennis-"Şimdi hiçbir şeyi görmem." Buna da bir çözümüm var. Üstümdeki her şeyi çıkardım. Bir tek donum kaldı ve:
Rıfat-"Donumu yavaş yavaş sıyırıyorum. Yavaş yavaş aşağı indiriyor... "
Tennis-"iĞRENÇSiN! TAMAM! ÇIKIYORUM LANET OLASI ÇIKIYORUM!" Tennis soylu olduğu için en fazla lanet olası diyebiliyor. Dışarı doğru koşmaya başladı. Rya hala duruyor. Hah. Baş belasısınız.
Rıfat-"Al şu atariyi ve dışarıda oynayabilirsin. Ama sadece 1 saat." Atariyi uzattı ve hemen elimden aldı.
Rya-"Adamın dibisin!" dedi ve dışarı koştu.
Anka-"Bugün onun 2. saati ama!"
Rıfat-"Odadan çıksın diye verdim. Ne yapsaydım? Başka türlü çıkmıyorlar odadan."
Anka-"Ben de 2 saat oynamak istiyorum!"
Rıfat-"Anladık. Tamam, şu konuşma bitsin 1 saat daha oynarsın."
Anka-"Oley be!" Babam şaşırmıştı. Bu kadar kısa sürede herkesi kontrolüm altına almıştım. Sözümden çıkıp 1 dakika bile fazla oynamıyorlar. Huylu huyundan vazgeçmiyor işte. Yine burayı da istemsizce yavaş yavaş etkim altına alıyorum.
b-"Gerçekten sen benim oğlum musun?"
Rıfat-"Ben senin oğlunum da sen benim babam mısın acaba?" Damarına biraz basmış olabilirim. Abarttığımı kabul ediyorum.
b-"O ne demek lan!" Aslında sinirlendirmesi kolay biri, hoşuma gitmiyor değil.
Rıfat-"Abim gibi duruyorsun da ondan söyledim. Neyse, şimdi konumuz bu değil. Atarinin içinden bir kağıt çıktı. Kağıtta Fla-en'in (Anka) nasıl buraya geldiğini ve bundan sonra ne olacağını yazmış. Ama bu not daha çok sana yazılmış."
b-"Bana mı?"
Rıfat-"Evet, neyse notta yazanları anlatayım, not bayağı uzundu. Fla-en buraya Kim Styla tarafından getirilmiş. Şoran ve grubu ile savaşında Kim Styla hepsini alt etmiş ve son yaşayan ankayı da buraya saklamış. O da Fla-en oluyor."
b-"O zaman o notu Kim Styla mı yazmış bana?"
Rıfat-"Hayır, daha sonra dedem olan Rıfat(B) buraya gelmiş. Bu anka ile senin birleşmeni amaçlamış ve asimile olmuş Kim Styla'yı senin düzeltmeni istemiş."
b-"Asimile Kim Styla mı?"
Rıfat-"Bir zamanlar iyi biriymiş. Hatta o kadar iyi biriymiş ki Imdan diyarında Khean adlı öğrencisine diyarını koruması için eğitmiş. Rodan denen diyar susuzluk çekerken su sağlamış ve daha o notta yazamayacağı binlerce iyilik yapmış. Diyarlar onu kahraman olarak tanıyormuş. Lanete girince herkes unutmuş ve Kim de yozlaşıp o haline gelmiş. Senin onu değiştirebileceğine inanmış."
b-"Ben de onu öldürdüm. Yapmak zorunda olduğum şeylerden biriydi." Zorundaymış! Yemin ediyorum bu adam beni sinir ediyor. Orada duygularını ortaya koyduğu için öldürdü. Bütün ejderhaları kendi diyarlarına geri göndermişti. Ama sonra onu ejderha diyarında görünce öldürmek için portalden geçmeyi kabul etti. Beni salak sanıyor. Ama şimdi bunu 6 saat tartışamam.
Rıfat-"Herneyse. Kara zırhlı kişinin ismi de Ponarmin Shoum'muş. Yani kendisi Grymin Shoum'un oğluymuş. Boşlukta yaşıyormuş ve boşluğa dönmesi lazımmış. Rıfat(B) da o yüzden yardım ediyormuş ona." Babamın sinirlendiğini kaşlarını çatmasından anladım:
b-"Eğer boşluğa dönmek istiyorduysa yardım ederdim, birden evime saldırganca girip Huriye'yi öldürdü. Sizi başka diyarlara gönderdi. Eğer onu gözümde iyi göstermeye falan çalışıyorsa boşa uğraşıyor." Babam gerçekten düz düşünüyor. Zekamı babamdan almadığım için mutluyum.
Rıfat-"Notun sonunda 'Göz duygu köreltir, mantık ise aydınlatır.' yazmış. Onun da bir planı var, ve bu planı seni de kapsıyordu. Sen Kim Styla'yı düzeltecektin sonra da Kim Styla ile planını uygulayacaktı. Ama planı neydi?"
b-"Ne olduğu önemli değil, onu gördüğüm yerde öldüreceğim." Diyorum işte. Düz, ve aptal.
Rıfat-"He, Kim Styla'yı öldürdün, onu da öldür. ilk önce planını dinlemeliyiz. Acele karar vermemeliyiz."
b-"KARIMI ÖLDÜRDÜ. SiZE ACILAR ÇEKTiRDi. ONU NASIL ÖLDÜRMEMEYi DÜŞÜNÜRSÜN?" Bana bağırıyor bir de.
Rıfat-"Acıyı çeken Halis ve bendim, ölen de annem. Senin kin tutmanı gerektirecek bir şey yok." dedim ve bana tokat attı. Canım bayağı yandı. Oysa kendini bayağı tuttuğu belli oluyordu. Orklardan gelen gücü yüzünden bu kadar canım yanmış olmalı.
b-"Ben de sizin yokluğunuzda çok acı çektim Rıfat. Bana laf değdirmene bir şey demiyorum, ama bu şekilde davranmana izin veremem. Ben senin babanım." Sinirlendim, ama kendimi hızlı soğuttum. Sinirlendiğimde düzgün düşünemiyorum çünkü.
Rıfat-"Babam olman önemli değil. Mantıksız bir karar veriyorsan gözümde mantıksız bir insansındır. Benim de annem öldü. Kardeşimin yaralarını gördüm. Ben de en az senin kadar onları öldürmek istiyorum. Ama bana söz ver. Rıfat(B)'ı hemen öldürmeyeceksin. ilk önce planını bilmemiz lazım." Babam hala sinirli gibi.
b-"Elimden geleni yapacağım, ama söz veremem." dedi ve kayboldu. Aptal adam. Uyuz oluyorum ona. Mantığını kullanamayan insanlara uyuz oluyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EJDERHA VS ANKA
FantasíaOKUMA SIRALAMASI ŞU ŞEKİLDEDİR: 1-EJDERHA DİYARI 2-ORK DİYARI 3-RİAN DİYARI 4-DİYARLAR ARASINDA 5-RİAN VE İMDAN 6-EJDERHA VS ANKA