5. BÖLÜM: YOKSA BENİ KISKANIYORMUSUNUZ

16 5 0
                                    

Hemen ceketimi alıp çıktım açelya'yı bulmam lazımdı eve gitmiş olabilirdi dışarı çıkıp arabama bindim açelya'nın evine doğru gidiyorum 5 dakika sonra evin önünde durdum arabadan aşağı inip kilitledim kapıya tıklamıştım ama açmamıştı yine bir iki defa daha tıkladığımda aç açmamış de büyük ihtimalle abisini görmeye gitmiş olmalıydı arabaya binip sürmeye başladım belki etrafta onu görürüm umuduyla onu aramaya başladım ve en sonunda onu görmüştüm bir kafede oturuyordu ve yanında başka biri vardı hem de erkekti araba park edip hızlıca arabadan indim.

*********************
Bu bay kibirli gerçekten kibiriydi beni herkesin içinde rezil etmişti. "Açelya" ses arkamdan gelmişti arkama baktığımda can'dı liseden beri tanışıyorduk ve ondan hoşlanıyordum ama duygularımı hiç ifade edememiştim. 'Aaa Can merhaba" "merhaba görüşmeyeli nasılsın" "iyiyim Sen" hala çok yakışıklıydı hem de çok "Ben de iyiyim böyle ayaküstü konuşmayalım gel kafede oturalım" "olur" dedim çok heyecanlıydım kafeye geçip oturmaya yer bulduk sonra garsonu çağırıp siparişimizi söyledik acaba sevgilisi var mıydı merak edip sordum "ee can kendinden bahsetsene hiç sevgilin var mı evlendin mi "hayır peki senin sevgilin var mı." "Hayır yok" dedim Ne güzel sevgisi de yoktu sonra Can "peki hoşlandığın biri var mı?" demişti yine yok dedim hadi o aklımdaki soruyu sorsun lütfen sevgilim ol de lütfen "Açelya sana bir şey söylemek istiyorum" "tabii söyleyebilirsin" "evet hadi "ben senden daha önceden hoşlanıyordum yani kısaca demek istediğim benimle çıkar mısın?" gözlerim büyümüştü heyecanlandım tam cevap verirken "tabiki de hayır" diye ses duymuştum. Sesin geldiği yöne baktım bay kibirliydi artık şaşırmıyordum çünkü adam her an karşıma çıkıyordu yanıma gelmişti sandalye çekip yanıma oturdu. "Araz bey burada ne işiniz var" "kahve içmeye geldim Ne olur şaşırdın mı?" "Artık şaşırmıyorum dakika başı yanımda olduğunuz için hem ne hakla benim özel hayatıma karışırsınız" "karıştığım filan yok benim sadece şirketimde sevgili olayı istemiyorum." "Şirket derken hani siz beni kovdunuz ya herkezin içinde." "Tamam yaptığım yanlıştı ama sende bana önceden söylemeliydin." "Size nasıl söyleyebilirdim ki bende öğrendiğimde siz toplantıya başlamıştınız." Can araya girerek "Açelya siz neyden bahsediyorsunuz hem bu adam kim ve sorduğum soruya cevap vericek misin?" Garson kahvelerimizi ve tatlımızı getirmişti araz bey " ben Açelyanın sorusunun cevabını vermiştim hayır dedim hem bizim konumuz hemde benim kim olduğumu seni ilgilendirmez anlaşıldı mı." "Anlamadım beyefendi siz Açelyanın sevgilisisi misiniz neden karışıyorsunuz." Araz bey elimi tutarak "sevgilim belki de karım o yüzden burdan defolup gitmessen kemiklerini teker teker kırarım şimdi anlaşıldımı." Can bana bakarak "hani sevgilin yoktu." "Can" dedim. Masadan kalkıp gitmişti. Araz bey ise canın kahvesini almış içiyordu "öf kahvede çok şekerli bunu nasıl içiyor." Elimi elinden çekip "Siz şaka mısınız." "Yo gerçeğim." Artık gerçekten sinirden gülmeye başlamıştım "Hadi şirkete gidiyoruz" "ben hiç bireye gitmiyorum." "Anlamadım" "anlamadıysanız bir daha söylüyorum ben hiç bir yereye git-mi-yo-rum." "O kadar büyük konuşma." "Ben büyük konuşmuyorum benden özür dileyene kadar asla ama asla burdan bir yere gitmiyorum." "Senden özür dilemeden bile şirkete dönersin." "Nasıl olacakmış söylesene." Bana yaklaşmıştı beni tutup sırtına attı ne bu herif ne yapıyordu "araz bey beni aşağı indirin." "Ne dedim sana büyük konuşma." "Siz tam bir kibirlisiniz bay kibirli!" "Sende tam baş belasısın." Gün geçtikçe bu herife sinir oluyordum "araz bey beni indirin" çırpınıyordum "hayır indirmiyeceğim ben seni ilk insan gibi uyardım." Çırpınmaya bırakmıştım bu herif pes edicek gibi durmuyordu hem beni taşırken kolları agrimiyo muydu." Biraz yürüdükten sonra durdu arabanın kapısını açtı "sakın çırpınma kafanı vurursun." Beni koltuğa oturtturmuştu sanki ben oturamıyordum oda arabaya binmişti. Şirkete varmış olmalıydık ki durmuştu aşağı inmişti sonra benim kapıma doğru ilerledi ve açtı "hadi aşağı in" kollarımı birbirine bağlayıp kaşlarımı çattın sonra ona bakarak omuzlarımı aşağı yukarı yaptım galiba komik duruyordum çünkü gülmüştü, gülüşü çok güzeldi "çocuk gibi duruyorsun aşağı in" "hayır inmicem sadece benden özür dileyin bu kadar zor olmamalı." "Çocuk gibi davranıyorsun" beni aşağı indirmek için kolumu tutmuştu ama ben buna izin vermedim onun kolunu ısırmıştım " Aaa ! Kolum manyak karııı!" Arabadan aşağı inip kaçıyordum ki benim kolumdan tutup yine sırtına attı "ya yeter artık beni bir salın." "Bunun hesabını vereceksin bana baş belası." "Asıl siz bir baş belasınız." Çırpınıyordum yumruklarımı onun sırtına vuruyordum ama işlemiyordu şirketten içeri girmiştik herkez bize bakıyordu ve bakmakta hakkılardı hemen safeti gördüm "safet lütfen bana yardım et." "Açelya malesef yardım edemem." "Ya siz niye öyle bakıyorsunuz bana yardım etsenize herkez hala bön bön bakıyordu araz bey "artık çeneni kapa başımı ağrittin." Asansörün önünde durmuştuk biraz bekledikten sonra asansöre bindik "araz bey omzunuz ağrımadı mı." "Hayır." "Tamam artık beni bırakın kaçıcağım yer kalmadı." "Emin misin." "Eminim" beni aşağı indirmişti "sonunda ya." "Acaba sana ne oluyor seni taşıyan ben" "taşımasaydınız." "Sen inat etmeseydin taşımak zorunda kalmazdım." Asansör açılmıştı araz beyin odasına doğru ilerlemeye başladık sonra içeri girip oturduk araz bey "o herif kimdi." "Hangi herif." "Sence hangisi olabilir kafedekini bahsediyorum." "Hee can liseden arkadaşım." " Ya belli oluyor çok samimiydiniz." Ona kısık gözlerle bakmaya başladım "ne" "araz bey" "neee!" Sinirlenmişti "acaba siz beni kıskanıyor olabilir misiniz" "haha güleyimde boşa gitmesin ben, seni kıskanıcam alemsin." " O zaman neden böyle davranıyorsunuz." "Nasıl davranıyorum" "Böyle işte" "gevezeleme de git bana geçenki yılın dosyalarını getir" "ama araz bey" "hadi" "öf tamam." "Bu adam beni delirtecekti. Araz beyin Odasından çıkıp dosyaların olduğu odaya girdim burası neden bu kadar karmaşıktı ve toz dumandı. İstediğim dosyayı bulmak için gezeledim tam yarım saatimi aldı ve işte dosyayı bulmuştum ama bir sorun vardı dosyalar en üst raftaydı bu adam bunu bilerek yapıyordu hemen sandalye gibi bir şey aramaya başladım ve evet sandalye bulmuştum hemen alıp rafın önüne koydum üstüne çıktım boyum yetmiyordu hemen biraz kitap alıp sandalyenin üstüne koydum bu sefer denedim az bir şey kalmıştı ayak parmaklarımın üzerinde yükseldim evet dosyaya dokunup alıyordum ki sandalye ayağımın altında kayıp gitmişti

BAŞIMIN BELASISIN Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin